Eylül: Bırak kolumu!
Onur kolunu bırakmıştı.
Onur: Dediğimi yapmazsan çok pişman olursun Eylül Erdem!
~
Selin hastaneye gitmişti ve bugün yine yeni bir doktor gelecekti. Toplantı odasına herkes gelmişti tabiki Ali ve Eylül'de.
Yeni Doktor: Merhaba ben Uzm.Dr. Kemal Çakmak genel cerrah olarak geldim bu hastaneye.
Her türlü organize işi bittikten sonra Ali konuşmak istemişti yeni Doktorla onu daha iyi tanımak için.
Ali Asaf: Merhaba Ali Asaf Denizoğlu ben.
Elini verir
Kerem: Çok memnun oldum Ali Bey.
Ali Asaf: Bana Ali diyebilirsin.
Kemal: Tamam.
Biraz sohbet etmişlerdi. Sonra Selin, Oğuz , Bahar ve Eylül yanlarına gelmişti.
Selin: Merhaba ben Selin Denizoğlu.
Bahar: Ben Bahar Tunç.
Oğuz: Ben Oğuz Dağçakrak.
Eylül: Bende Eylül Erdem.
Kemal: Çok memnun oldum. Ali Selin senin kardeşin mi?
Ali Asaf: Evet benim kardeşim. Benim ameliyata gitmem gerekiyor. Oğuz sen gireceksin benimle dimi.
Oğuz: Yok benim elim iyi değil Eylül girecek.
Eylül: Ben mi?!
Oğuz: Başka Eylül mü var?
Eylül: İyi tamam.
Ali Asaf: Nedense o elin işine geldimi ağrıyor.
Bahar: Hiçde bile neyse hadi Oğuz biz gidelim.
Eylül: Aman toz kondurma kaç hemen.
Ali Asaf: Neyse bende gidiyorum.
Selin hariç hepsi gitmişti
Selin: İstersen sana hasteneyi gezdirebilirim.
Kemal: Süper olur çok sevinirim.
Selin: O zaman hazır zamanım varken gidelim.
~
Ameliyathanenin önünde:
Eylül pek iyi değildi başı dönüyordu arda ama tabikide kimseye hiç birşey söylemeyecekti biraz hasta gibiydi. Ali bunu farketmişti ama kızgın olduğu için birşey söylemek istememişti.
Ali Asaf: İstemiyorsan Selin'e söylerim o benimle girer ameliyata.
Eylül: Yo benim ameliyatım ben girerim başkasının girmesine gerek yok!
Selim gelmişti
Selim: Kavgaya gerek yok!
Ali Asaf: Abi ben birşey söylemedim ama hanım efendi kavga etmeyi çok seviyor.
Eylül: Ya ben seviyorum dimi.
Ali Asaf: Neyse abi sonra görüşürüz.
Selim: Görüşürüz.
Ali girmişti ameliyathaneye.
Selim: Eylül bir derdin yok dimi? Çünkü hepimiz Aliyi çok sevdiğini biliyoruz.
Eylül: Bir derdim yok Selim abi böyle karar verdim sadece.
Diyip ameliyathaneye girmişti. Bir kaç kavga hariç ameliyat harika geçmişti.
~
Eylül odasına gitmişti Selin odasındaydı.
Selin: Sen bana ne söyleyecektin o adam gelmeden önce.
Eylül: Aliye sımsıkı sarıl benim yerime diyecektim.
Selin kalıp Eylül'e sarıldı
Selin: Söz aynen böyle sarılacam ona.
Eylül: Teşekkür ederim.
Eylülün telefonuna Sedef'den bir mesaj gelmişti ve bir fotoğraf. Tabikide Aliyi öptüğü anın fotoğrafıydı. Mesaj da bu yazıyordu:
Ali unuttu bile seni onun hayatında hiç bir değerin yokmuş.
Selin'e Mesajı göstermişti.
Selin: Ben sana demiştim böyle şeyler olabilir diye takma boşver.
Eylül: Biliyorum, zaten takmıyorum onun söylediğini.
Selin: İyi yaparsın neyse ben gidiyim abim aramasın sonra beni.
Eylül: Tamam hadi görüşürüz.
Kapıdan çıktığında Onur ordaydı. Selin ordan hemen gitmişti Ali Selin'in Eylül'ün odasından çıktığını görmüştü.
Ali Asaf: Hayırdır Selin?
Selin: Anlamadım.
Ali Asaf: Eylül'ün odasında Ne işin vardı?
Eylül: Bir rapor vardı onun için.
Ali Asaf: Birdahaki sefere bana getir.
Selin: Ufff abi!
Diyip aslında ordan gitmek istemişti önüne bakmamıştı ve Kemal tam orda durduğunu görmeyip üstüne yürümüştü. Ali gitmişti.
Selin: Ben çok özür dilerim.
Kemal: Olsun birşey olmaz. Abin mi kızdırdı?
Selin: Yok ya o hep öyle, kavga ediyor gibi dursak da hep kavga ediyoruz anlamına gelmiyor bizde.
Kemal: Biliyor musun ben ve abim de öyleydik o ölene kadar.
Selin: Başın sağolsun çok üzüldüm, ne olmuştu?
Kerem: Vatan sağolsun. Askerdi şehit oldu.
Selin: Çok üzüldüm.
Kerem: Biliyor musun ben o zaman doktor olmaya karar verdim insanları elimden geldiği kadar kurtarabilmek için yani biraz onun gibi aslında.
Selin: Güzel karar vermişsin bu sayede tanışmış olduk.
Kemal: Bencede güzel karar vermişim.
Nedense aralarında güzel bir bağ var dimi? Anlaşıyor gibiler belkide birbirlerini bulmuşlardır kim bilir?
~
Eylül çok yorgundu ve eve gitmişti Bahar ve Esma biraz soğuk davranıyordu Eylül'e çünkü Eylül'ün onlara gerçeği söylemediğini tahmin ediyordular. Aslında tahminleri doğruydu ama Eylül doğruyu asla söyleyemezdi çünkü arkadaşlarının bunu Aliye söyleyeceklerini biliyordu.
Eylül: Bana böyle davranmaya devam mı edeceksiniz?
Esma: Nasıl?
Bahar: Gayet normal davranıyoruz.
Eylül: Soğuk davranıyorsunuz.
Bahar: Yo senin yaptığını yapıyoruz. En yakın arkadaşım dediğim kişilere mesafeli davranıyorum.
Eylül: Tamam özür dilerim. Ben size soğuk veya mesafeli davranmak istemedim siz benim hayatımdaki herşey siniz.
Çok üzgün bakıyordu ve Esma ve Bahar da dayamamıştı ve birbirlerine sarılmışlardı.
Eylül: Söz artık benden önce herşeyimi siz bileceksiniz.
Hepsi gülmüştü
Esma: Senden az sonra öğrensek de yeter.
Eylül: O da olur. 😂
~
Biraz sonra zil çalmıştı ve Onur gelmişti. Kızlar onu sevmediği için hemen odalarına gitmişlerdi. Eylül ve Onur oturma odasında oturuyorlardı.
Eylül: Herşey bitti bide evime mi geldin.
Onur: Ben senin sevgilin değil miyim?
Eylül: Hayır değilsin defol git kızlar birşey anlamasın diye seni içeri aldım ama şimdi defol git.
Onur: Ben sana sadece doğruları kimseye anlatma demiştim ama sen gittin Ali'nin kardeşine herşeyi anlattın. O kızın hayatıyla oynadın her an sana telefon gelebilir, Selin hoca bıçaklandı hastaneye acil gelmeniz gerek diye.
Eylül: Sen yapmadın öyle birşey dimi?
Onur: Ben sana demiştim.
Birden Eylül telefonu çalmıştı arayan Samo olmuştu.
Samo: Hocam çabuk gelin Selin hoca bıçaklandı durumu çok kötü. Ali hocaya haber verildi.
Eylül: Tamam geliyorum.
Telefon görüşmesi biter.
Eylül: Pisliksin sen!
Onur: Kendi hatan bence acele et her an ölebilir.
Eylül hemen hastaneye gitmişti ameliyata hazırlanıp girmişti Ali yukardan onu izliyordu ,çok korkuyordu Ali belliydi ,belkide Eylül'ün bir hatasıyla ölecekti. Demeye kalmadan birden kalp ritmi düşmeye başladı ve ........
~
Nasıl mı öğrendi birdahaki bölümde öğreneceksiniz. Birdahaki bölümde görüşmek üzere👋🏼💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umutsuz❤️
RandomMucizelere inanın.... Elbet bir gün gelir ya.... Hayallerinizin peşinden gidin... Onların aşklarıda nekadar umutsuz gözüksede, onların mucizesi onları birleştirecekti.