Bölüm 59 - Lezzetli [M]

1.2K 65 1
                                    

İş zordu ama sadece Sehun çalışmak istemediği için zordu. Elbette emir almadığı üslerden birisi olduğu için minnettardı ama eğlenebileceği ya da oynayabileceği tek şey telefondu.


Saatler uzundu. Sehun genelde akşam saat sekiz ya da dokuz gibi evde olurdu. Ancak o gün farklıydı. Chanyeol saat altı gibi binadan ayrılmış mümkün olan en kısa zamanda dönme sözü vermişti.


Sehun biliyordu. Aptal arkadaşını tanıyordu. Söz vermişti evet ama gecenin geri kalanında geri dönmeyeceğini biliyordu. Bu da masanın üzerinde ki Chanyeol'e ait tüm işlerin ona kalacağı anlamına geliyordu.


Bu daha fazla çalışma saati anlamına geliyordu. Aslında Chanyeol ve Baekhyun'un şu saçma aşk dramaları onu ilgilendirmiyordu. Ancak Chanyeol, patronu, iş arkadaşı, dostu ve Sevgisizlik Ülkesinden dönen kalbi kırık bir savaşçıydı. Tam da bu nedenden gitmesine izin vermişti.

Saat onu gösterdiğinde masanın üstünde ki evraklara baktı ve sadece siktir et diye düşündü. Yarın ve daha sonra ki günler devam edebilir hepsini Chanyeol'e teslim edebilirdi. Bunun üzerine çantasını aldı ve toparlanmaya başladı.

Sehun eve vardığında saat on buçuktu. Sadece iç çamaşırı ile karanlıkta televizyon izleyen bir adet Luhan karşılamıştı onu.

"Hey."

Luhan televizyondan gözlerini çekerek Sehun'a baktı ve sırıttı. "Selam."

Kapıyı kapattıktan sonra hareket eden Sehun, eşyalarını yakındaki bir masanın üstüne koydu ve kravatını gevşetti. "Yemek?"

"Acıktığında kıçını kaldırıp ofiste yemek yemeni kaç defa söylemeliyim?"

Sehun kaşlarını kaldırıp mutfağa ilerledi. "Yemek için iştihamı saklamayı seviyorum."

"Yah!" Luhan bağırdı. "Saat on buçuk ve saatler önce zaten pişirdim cidden soğuk yemek mi yemek istiyorsun?"

Sehun Luhan'a baktı. "Cidden Luhan." şarkı söyler gibi mırıldandı ardından. "Yemeğim nerede?"

Luhan gözlerini devirip televizyona baktı. "Fırın."

Sehun sırıtmıştı bunun üzerine. "Teşekkürler."

"Rica ederim, velet."







Luhan yatağında gözleri televizyona kitlenmiş bir şekilde uzanıyordu. Sehun yemeğini bitirip yatak odasına geçtiğinde Luhan'a televizyona çok bağlısın gibi laflar etmişti. Luhan ise bunun üzerine izlediği programın çok iyi olduğunu söyleyerek kendini savunmuş Sehun'da duşa girmeden önce gözlerini devirmişti.

"Geldiğimde hazır ol." dedi Sehun.

"Çünkü?"

"Bu gece seni alacağım. Kendini tatlı olarak düşün."





Senaryoyu kafasında tekrarlayarak iç geçirdi Luhan. Programı izlerken pozisyonunu değiştirdi ve sırtını yatak başlığına yasladı.

Luhan sinirliydi. Nedenini bilmeden hem de. Sadece şu seks olayı için çok bekliyordu, sürekli bekliyordu. Programına odaklanmaya çalıştı ama duşun sesi daha çok dikkat çekiciydi.

Sonra, o an geldi.


Suyun kapandığını duyduğu anda televizyonu kapattı. Yatakta aşağı kaydı, pozisyonunu değiştirdi ve yorganın altına girip yastıklardan birini karnının altına alarak rol yapmaya başladı.

Luhan, Sehun'un odaya girdiğini biliyordu çünkü ışıkları yakmıştı.

"Uyuyor gibi yapmayı bırak."

Sehun herhangi bir tepki almamıştı.

"Yapmıyorum..."

Sehun sırıtarak yatağa çıktı. "Sana hazırlan demiştim."

Luhan kenara kaydı. "Nasıl olacağını dememiştin nasılsa sikin için karanlıkta bile iyiyim." dedi alaycı bir tonda.

"Komikmiş." dedi gülümseyerek Sehun. "Daha farklı şeyler bekliyordum." bu sırada örtüyü kaldırıyordu.

Luhan gözlerini ona dikti ve nemli, ıslak adama baktığı anda gardını indirmeye başladı. Çıplaktı ve çoktan sertleşmişti.

Luhan gözünü Sehun'un penisinden ayırmaya çalışarak mırıldandı. "Ne bekliyordun?"

Örtülerden kurtulan Sehun, Luhan'ın tişörtüne ulaşmıştı.

"Aslında." dedi Sehun. "Benim için soyunup kendini parmaklıyorken beni beklemeni."

Sehun tişörtten kurtulmuştu. "Her neyse en azından birimiz hazır."

Sehun'un bakışları Luhan'ın aşağıda ki kıpırdanmasından dolayı kaydı. "Çıkar. Boxer."

Sehun'un talebi göz ardı edilmişti ve Luhan çoktan harekete geçmişti. Alay eder gibi parmakları penisin altında ki sert topları sıkıyordu ve aralıklarla sert penisi ağzına alıp emiyor gibi yapıyordu.

Sehun parmaklarını Luhan'ın saçları arasına alıp çektiğinde başını geriye doğru atmış penisini de küçük ağza itmişti. "Ahh--- Luhan--- İç çamaşırın... Kurtul ondan. Şimdi."

Luhan'ın gözleri Sehun'u izliyordu eli ve başı ileri geri hareket ederken. Bir kez daha reddetti talebini ve penisini ağzından çıkarıp diliyle başında ki yarıkla oynamaya başladı usulca.

"Ne söylemeliyim? Lezzetli olduğunu?" Luhan mırıldandı.

Luhan'ın sorularını göz ardı eden Sehun daha çok çekmişti parmakları arasında ki saçı. "Kapa çeneni ve soyun. Yoksa ben yaparım."

Luhan şu an karşısında ki adamın sınırlarını zorluyordu. "Kesinlikle tadın çok iyi."

Sehun, Luhan'ın cinsel cazibesini seviyordu. Bakışlarını ve küçük ağzından çıkan inlemelere bayılıyordu. Ama Sehun sabırsızdı. Luhan'ın şu an çıplak olmasını istiyordu. Sikmek istediği deliği görmek istiyordu. Penisini Luhan'ın içinde istiyordu. Her şeyden öte sevgilisini memnun etmek istiyordu.

İpleri eline alan Sehun, Luhan'ın üzerinde hareket etti ve dediği gibi onu çıplak bıraktı. Luhan, Sehun'un bu istekli haline gülmüştü.

"Bu gece çok zor durumdasın sanırım?"

Sehun, Luhan'ın bedenini yatak kenarına çekti ve bacaklarını yataktan sallandırdı. "Sana nasıl sahip olacağım umurumda değil."

Bacaklarını karnına doğru itti ve Luhan'a baktı. "Cidden? Oysaki ben sert olmanı istiyordum velet."

"Uzun bir gün geçirdim," diye yanıtladı Sehun. "Sadece seni istiyorum. Nasıl olduğu umurumda değil."

The Letter [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin