Yazar: EXObubz
Çevirmen: Elsa
Sehun, o sabah ona hiç bir şey söylememişti. Baekhyun her an ondan gelecek bir tepkiyi bekliyordu ancak Sehun hala soğuk ve donuk halindeydi. Sınıfa girdiğinde donuk yüzü ile kimseye bakmadan yerine geçmişti. Her gün yaptığı şeyleri yapıyordu ve gayet normaldi.
Baekhyun biraz hayal kırıklığına uğramıştı. Ufacık bir tepki ya da ona benzer bir şeyler bekliyordu. Lanet olsun ki yüzünde ufacık bile bir kıpırdanma yoktu.
Sehun hiç bir şey söylemediği için Baekhyun'un yapabileceği tek şey beklemekti. Belki hala yazdıklarını okumamıştı... Baekhyun düşündü. Yani, bir adamın bir başka adama aşkını itiraf etmesi normal değildi. Kesinlikle sıradan değildi.
O günden sonra Baekhyun kendi dolabının önünde bazı kitaplarını alıp bazı kitaplarını koyuyordu. Dolabını kapattığında Chanyeol'un ona bakarak ondan tarafı yürüdüğünü gördü. Chanyeol ile göz teması kurduğunda sanki Chanyeol'un fikri değişmiş gibi görünüyordu. Baekhyun'a doğru yürürken yönünü değiştirip sol kanata geçmişti.
Lanet olası .. Chanyeol hangi cehenneme gittiğini tam olarak bilmiyordu. Son dakikada kurduğu planlar buhar olmuş ve yönünü değiştirmişti. Planı çocuğu aşağılayarak yazdığı mektupla alay etmekti. Byun Baekhyun'un masum gözlerine bakmak tüm planı alt üst etmişti.
Chanyeol söylenerek mektubu çıkarıp yeniden okudu. Dank etmişti.. Aptal mektubu kime yazdığını anlamıştı. Chayeol mektubu yeniden cebine koyup kapıya yaslandı. Lanetlenmiş miydi, neden Sehun'du? Chanyeol düşündü ..
Baekhyun'u gelip giderken bir kaç kez görmüştü. Kolidorda başını görmekte onu görmek anlamına gelirdi değil mi? Chanyeol eli ile saçlarını karıştırdı. Ne yazık ki kabul etmek zorunda kaldı, Baekhyun'u bugün ilk kez doğru düzgün görmüştü. Sehun .. Şanslı piç ..
Chanyeol, zil çaldıktan sonra bile düşünmek için orada kaldı. Baekhyun çok ilgisini çekmişti ama ne yapacağı hakkında en ufak fikri yoktu. Çokcuk Sehun'a aşıktı! Bir an için Chanyeol nedenini merak etti. Baekhyun, Sehun'un hoşlanacağı tipte birisi değildi. Ama bu pekte önemli değildi. Baekhyun o küçük velete aşık olsa bile, Chanyeol diğer arkadaşlarının varlıklarına asla el sürmezdi.
*************
Baekhyun için okul Sehun'dan hiç bir cevap almadan sona ermişti, ne bir evet ne bir hayır kesilikle cevap yoktu. İçini çekerek dolabını açtı ve dolabından bir şey düştü. En azından orada olmasını beklemediği bir şey.
Baekhyun elindeki kitapları dolabın içine itip aceleyle düşen kağıdı almak için eğildi. Beceriksizce kağıdı açtı.
Selam Byun Baekhyun. Mektubunu aldım ve bir şeyler söylemediğim için üzgünüm. Hatta biraz şaşırdım ...
Baekhyun heyecanla içini çekti. En azından Sehun'un sadece şaşırdığını ve ondan nefret etmediğini biliyordu.
Her neyse, bu cuma evimde bir parti veriyorum. Gelmek ister misin? Seni istiyorum. Belki birbirimize okul dışında daha fazla yakınlaşabiliriz. Peki, görüşürüz .. Gelmeni umuyorum.
- Oh Sehun.
Ardından Sehun'un adresini gördü. Baekhyun aptal gibi gülmemek için kendini çok zor tutuyordu. Sehun tam anlamıyla onu red etmemişti. Bu gerçek Baekhyun'a iyi hissettirmişti. Eve gitmeden önce ödevlerini yapacağı kitapları dolaptan aldı ve kağıdı dikkatlice katlayıp kitaplarıyla beraber çantasına koydu.
___________
- Saatler önce öğle yemeği sırasında-
Chanyeol kaleminin başını ve poposunu masaya belli ritimle vuruyordu. Sonunda kızları oturdukları masaya davet etmek rahatsız edici bir hal almıştı - kucaklarına oturmalarını söylemek daha doğru gelmişti.
"Lanet olsun! Chanyeol! O lanet şeyi vurmayı kes!" Sehun tersledi. Sonra telefonu ile oynayarak yaklaştı. "Ne halt yiyorsun? Kompozisyon mu yazıyorsun? Bunu yapmak için iğneklerden birini tutabilirdin. Yüce İsa! Şu saçmalıkların ne zaman sona erecek?!"
Kris kucağındaki meyvelerle kızı beslemeden önce Sehun'a baktı. "Neden huysuzsun?"
"Uyuşturucuyu fazla kaçırdı sanırım." Kai gülümsedi.
"En azından bırakmaya çalışıyorum!"
"Tamam, tamam. Biliyoruz nasıl bıraktığını." Kris alay etti.
Tüm bu küçük tartışmalar olurken Sehun Chanyeol'u inceleyip önündeki kağıda baktı. Ve o yazmayı bir anlığına bile bırakmazken ne yaptığı hakkında hiç bir fikri yoktu. Daha basitini ve daha iyisini düşündü.
Adresini de yazdıktan sonra kağıdı katlayıp arka cebine koydu. "Tamam artık bana dokunma."
"Tamam." Sehun onayladı.
"Ah! Unutmadan bu cuma evimde parti veriyorum!" Chanyeol bağırdı.
"Neden bu kadar kısa sürede yeni bir parti Yeol?" Kai sordu.
"Önemli mi?" Chanyeoln ona baktı. "Sadece gel. Ve herkesi davet et. Herkesi. Sokaklardaki veya okuldaki tüm insanları. Ne olursa olsun, umurumda değil. Sadece gel."
__________
Cuma. Bugün cumaydı ve Baekhyun düşünceliydi. Gülümseyerek ve aceleyle eve gitti. Parti gece on civarlarında başlayacaktı ancak Baekhyun fazla aceleciydi. Dolabı açıp gardolabına baktı. Hırka, kazak, yakalı gömlek ... Baekhyun yüzünü buruşturdu. Pati için herhangi uygun bir şeyi yok muydu? Partinin teması neydi acaba? Baekhyun biliyordu ki Sehun sadece yan yana olmalarını istemişti. Bu çok deliceydi.
Bir çok renk ayarlaması ve kombine ayarlamasından sonra sonunda Baekhyun vazgeçmişti. Koyu mavi skinny kot pantolon ve basit bir beyaz V yaka bir şeyler giymek zorunda kaldı.
______________________
Kağıtta yazılan adre4si bulana kadar sürmeye devam etmişti. Aman Tanrım .. O zengin miydi? Baekhyun ağzı açık şekilde etrafına bakarken bir adam sürücü koltuğunun camını hafifçe tıklattı. Baekhyun aceleyle penceresini aşağıya indirdi.
"Efendim, artık arabadan inebilirsiniz."
Baekhyun paniklemişti. Bu adam kimdi ve neden arabasından inmesini söylüyordu? Onu atlatmalı mıydı? Hayır! Baekhyun adama baktı. Bir haydut için çok resmi giyinmişti. "T-Tamam ama neden?" Baekhyun konuşmayı başarmıştı.
"Ben valeyim aracınızı park edeceğim."
"Oh!" Baekhyun sonunda anlamıştı ve acele ile arabadan indi. Adam ona bir bilet verdi. Sonra adam arabasını aldı ve evden fazla uzak olmayan bir alana sürdü. Doğru ya, Sehun misafirleri için bir park alanı açmıştı yoksa sokaklar araba istilasına uğrardı. Düşünceli şekilde evin taş geçitine ilerledi.
Evin dışı aldatıcıydı. Çünkü eve giderken her hangi garipsenecek bir şey görmemiş ya da yüksek bir müzik sesi duymamıştı. Ancak kapıyı açtığında yüksek sesli müziğin kulak zarını patlatmadığına şükretti. Sıkıştığını düşündü, yabancıydı ve beceriksiz. Hayır. Kapıyı ittirmekte zorluk yaşayıp yavaşça içeriye kaydı, kapının arkasına baktığında kapının açılışını engelleyen öpüşen bir çiftti. Baekyun kıpkırmızı bir şekilde onlara arkasına döndü.
Bakhyun partide tanıdık kimseyi bulamıyordu! Baekhyun çıldıracak gibi hissediyordu. "Aman Tanrım! Aman Tanrım! Muhtemelen bir yabancının evindeyim! Bu insanları tanımıyorum! Be-be.. Ben .. Git-"
Sehun'u kalabalığın içinde gördüğünde nihayet sakinleşmişti. Baekhyun, Sehun'a ulaşmak için bir yandan insanları ittiriyor bir yandan özür diliyordu ancak yeterince hızlı değildi. Yürüyüşü çamurlu arazide ki kadar zor ve yavaştı. Sehun'a biraz yaklaştığında diğer insanların onun etrafına üşüştüğünü görüp olduğu yerde kaldı.
Baekhyun üzgündü. Birazcık daha hızlı hareket etseydi tüm bunlar başına gelmeyecekti. "İçki almaya gitmeliyim .. Burası havasız." Mutfağa yürüyen Baekhyun Sehun'un içki dışında bir şeyler hazırlattığını umuyordu ama mutfağa girdiğinde dileği gerçek olmamıştı. İnsanlar engel olsa da bardak aramaya koyulmuştu. Ama bir tane bile bulmamıştı. İnsanların çoğu kutu veya şişe bira içiyordu. Baekhyun boş olan bir tabureye oturup tezgahın üzerine başını koydu. "Ah, ben burda ne halt yiyorum?" Baekhyun düşündü. "Buraya ait değilim!" Etrafındaki insanlar onun fısıldadığını duyabiliyordu.
"Adam çoktan sarhoş olmuş sanırım! Hm?"
"Birilerinin hoşgörüsü eksik gibi görünüyor!"
Baekhyun yüzünü buruşturarak başını kaldırdı ancak görebildiği tek şey kırmızılıktı. Başını geri yasladı. Bir bardak.. Kırmızı bir bardak ..Dikkatini çekmişti, o bardak daha önce orada değildi. Aldı ve içine baktı. Yeniden dikkat kesildi, kokuyordu. Küçük bir yudum aldı. Sadece suydu. Su olduğunu idrak ettiğinde hızla yudumlamaya başladı..
*******************
Chanyeol, mutfağa geçerken Baekhyun'u gördü. Baekhyun'a yardım etmedi çünkü insanlar yüzünden onu tam anlamı ile göremiyordu. Bu adam .. Chanyeol iç çekti. Seksi bir V yaka tişört giymişti. O bile bunu tahmin etmemişti.. Peki ya pantolonu?!Baekhyun kot pantolon giyer miydi? Sadece sakinlikle bekledi. Ne ... Gözleri ne arıyordu ki?
Baekhyun insanlardan sıkılmış gibi onları izliyordu.Chanyeol onun ne yaptığını görmek için yakınlaştı. Baekhyun bir şeyler arıyor tek tek dolapları açıyordu. Olup biteni anlamadan önce Chanyeol bir saniyeliğine donup kalmıştı. Baekhyun alkol kullanmıyordu. Baekhyun için kötü hissetmişti onun için Chanyeol bardak aramaya başladı. Chanyeol davetlerinin arasında en önem verdiği davetlisi olan Baekhyun için su bulamadıkça deliriyordu.
Chanyeol babasının ofisine koştu. Ofise girdiğinde birbiri ile ilgilenen çiftleri görüp sinirle ailesinin alanından uzak durmaları hakkında onlara bağırdı. Herkes odadan boşalınca Chanyeol bulduğu suyu bardağın içine rahatlama ile boşalttı ve üzerine küçük bir not yazarak kağıdı bardağa yapıştırdı.
*********************
Baekhyun suyunu içtikten sonra parmaklarına dokunan kağıdı hissetti. Bardağı etrafında döndürdü ve kağıda yazılan notu gördü. Yanlışlıkla başkasının bardağını aldığını düşünerek etrafına bakındı. İkna olmuştu bardak kimsenin değildi kızararak notu okudu.
"Baekhyun odam da buluşalım, tamam mı? Orada konuşabiliriz. Üst katta, sağ kanattaki son kapı. Orada görüşürüz."
Baekhyun bu fikrin uygun olduğunu düşündü. Bu gürültücü insanların arasında konuşmak
istelerse de konuşamazlardı zaten. Konuşurken kelimelere ihtiyaçları yoktu ama çok fazla gürültü vardı. Baekhyun bardağı bırakarak merdivenlere yöneldi.
******************
Chanyeol gittiğinden emin olmak için Baekhyun'u izledi. Gittiğinden emin olunca sırıttı ve parti kalabalığına göz yumarak balkona ulaşmak için merdivenlerden atladı. Kalabalığa yukardan bakaerken müziği biraz kısmaları için diğerlerini ikaz etti. "Herkes beni dinlesin! Kral Chanyeol konuşuyor!" Neredeyse herkes susmuştu. "Tahmin edin ne zamanı?!"
"Karartma saati!" Kalabalık bağırdı.
Chanyeol güldü. Onlar biliyordu. Onlar içinse yeterli malzemesi vardı. "Karartma saati şimdi başlasın!" Duvara doğru yürüyüp üzerindeki mekanizma ile oynadı. Temelde tüm evi kontrol eden o ufacık mekanizmaydı. Elektriği, havanlandırmayı, güvenliği ve diğer her şeyi.Chanyeol bir kaç seçeneğe tıkladığında dışarısı simsiyah olmuştu. Işıklar tamamen karardığında etrafta sadece konukların bir kaçının kıyafetinin parlak rengi belli olmuştu. Hafif neaon ışıklar yandığında insanlar birbirini görebiliyordu ancak dans ettiği kişileri tahmin etmek için bu ışık yeterli değildi.
Ancak Chanyeol bu karanlıkta hedefini çok iyi biliyordu ve ona büyük bir ilgisi vardı. Tek hedefi ise Baekhyun'du.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Letter [Tamamlandı]
FanficByun Baekhyun iki yıl boyunca; soğuk duruşuna rağmen aslında kibar ve başkalarını önemseyen biri olduğunu bildiği birine, Oh Sehun'a sessizce hayrandı.. .... "O mektup senin için değildi Chanyeol ." "Mmm, peki, ama benim dolabımdaydı.Ve kendisini ka...