The Letter [Tamamlandı]

Bölüm 52 - Pekin'den Seul'e

—3 yıl sonra—

Zaman giderek yaklaşıyordu ve az sonra insanlar teker teker gelmeye başlayacaktı. Malzemeler kontrol edildi, her koltuğa ücretsiz malzemeler konuldu. Üst giriş kontrol edildi ve arabaların geliş çizgisi gözlendi. Uçağın sıcaklığı yirmi dereceye getirildi ve yiyecekleri taze tutmak adına fırınlar kontrol edildi.

Baekhyun bu sırada bir ayna çıkarıp görüntüsüne baktı. Gözlerinin kenarını bir peçete yardımıyla yavaşça sildi. Kendinden memnun kalana kadar da dudakları ile uğraştı.

Kendisi ile birlikte çalışan arkadaşlarının yanına doğru ilerledi. Herkes durması gereken yeri biliyordu ama baş uçuş asistanı olarak her şey Baekhyun'un omuzlarındaydı.

Manyetik panoyu aldı ve işleri yoluna koymaya başladı. "Luna, uçağın ortasındaki ikinci bölümde Krystal ile birlikte olacaksın. Arkada Victoria ve Dara olacak. Jessica, Seohyun ve ben önden ve birinci bölüme gideceğiz." Artık ihtiyacının olmadığını farkında olarak panoyu bir kenara bıraktı. "Birinci sınıf bölümüne gelince, ben—ve bölüm 1'e hizmet eden herkes— onlarla ilgilenecek. Bunu yaparken, bölümümüzdeki insanların iyi olduğundan emin olmalısınız."

Jessica sırıttı. "Her uçuşta aynı prosedür."

Baekhyun gülümsedi. "Evet ama her şeye başlamadan önce tedbir almak daha rahat hissetmeme yardımcı oluyor."

"Geleneksel bir adamsın." Dedi Dara sakin ve gülümseyen bir tonda.

Baekhyun gözlerini devirip sırıttı meslektaşına. O sırada uçuş ekipleri birinci sınıf yolcuların geldiğini haber verdi. Baekhyun ellerini birleştirip derin bir nefes aldı. "Pekala, başlıyoruz. Herkes kahvesini içti mi? Pekin'den Seul'e uzun bir uçuş olacak."

Herkes başını salladığında Baekhyun'un içini bir güven kapladı. Jessica yerine geçip ellerini önünde birleştirdi ve yüzüne bir gülümseme yayıldı. Uçağa ilk binen kişi yaşlı bir kadındı ve biraz tasarımcıya benziyordu. Beş yaşında gibi görünen çocuğuyla birlikte geçen kadının ardından birkaç kişi daha geçti. Baekhyun yapmayı unuttuğu bir şeyi hatırladı. Birinci sınıfta çocuk olup olmadığını kontrol etmemişti.

Baekhyun aceleyle Jessica'ya eğildi. "Birinci sınıfta ki çocuk için eğlence paketi koymayı unuttum. Ekstra var değil mi?"

Gülümsemeyi bırakmayan Jessica mırıldandı. "Evet ----hoş geldiniz---- arka tarafta."

Baekhyun başını salladı hızlıca. "Teşekkürler."

"Önemli değil."

Baekhyun koridordan yürüyüp diğerlerini geride bıraktığında Dara bir problem olduğunu anlayıp ona sokuldu. "Ne oldu?"

Baekhyun arada ki mesafeyi iyice kapattığına emin olduğunda mırıldandı. "Birinci sınıfta çocuk var ve aklımdan tamamen çıkmış. Eğlence paketlerine ihtiyacım var---"

Dara biraz öne doğru gitti ve bir kutu çıkardı. Kutunun içinde birçok paket vardı. İçinden bir tane alıp ona verdi.

"Teşekkür ederim Dara."

"Sorun değil!" Baekhyun gerçekten işinde mükemmeldi.

Geri döndükten sonra Baekhyun birinci sınıfların binişini kaçırdığını gördü. Sorun değildi. Yine de her şey iyiydi.

Öne doğru ilerledi ve yaşlı insanların arasından geçerken özellikle ifadesine dikkat etti. O sırada Jessica elini tutup onu durdurdu. "Senin için halledeceğim."