Sehun sadece bir bebek istemişti.
Bebek oldu ama hayatlarında yoktu. Kocam artık başkasının kollarındaydı.
Söylesenize bu olanlardan sadece ben mi suçluyum?
Doktor Sehunu muayene ettiğinde durumu karşı tarafa kırmadan açıklamaya çalışıyordu.
-Sehun bey sizin çocuğunuz olmuyor.
-Bunu zaten biliyordum.
-Üzgünüm ama sizin taşıyıcı anne yolu ile hamile kalma olayıda olamaz çünkü işlev görmüyorlar.
-Nasıl olur hamile işte onca test yapıldı. Benim ve eşimin bebeği raporu görmüyor musunuz.
-Sehun bey imkansız çocuk sizden olamaz.
-Yani Kai ile onun çocuğu mu yani bebek şimdi benim değil mi?
-Sizin yumurtalıklarınız alınmış böyle birşey imkansız. Hamile kalan kişiyi görmem gerekiyor daha detaylı bilgi aktarabilmek için.
Kai bebeği için ilk hediyesini almış eve gelmişti. Soo salonda televizyon izliyordu onun yanına gelmişti. Masaya hediyesini koymuştu.
-Hoşgeldiniz Kai bey.
-Hoşbuldum bunu bebeğimize aldım açsana.
-Ne aldınız bebeğe
-Beşiğin üstüne takılan şey süs sence nasıl.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-Dönence çok güzel iyi ki düşünmüşsünüz. Babalık size çok yakışacak.
Sehun eve çok üzgün gelmişti yol boyunca ağlamıştı. Hemen annesinin odasına gitmişti o çocuk ikisine mi aitti.
-Anne neler oluyor hemen söyle.
-Neyden bahsediyorsun Sehun noldu.
-Soo'nun karnındaki bebek kimin bugün doktora gittim benim asla çocuğum olmazmış. Taşıyıcı anne yolu bile olsada olmazmış.
-Kendine gel Sehun benle böyle konuşamazsın.
Kai annesi ile eşini tartışırken odaya girmişti. Sehun artık herkesi yoruyordu.
-Noluyor burada.
-Birşey yok oğlum Sehunun siniri bozulmuş
-Bebeğin annesi ben değilmişim Kai.
-O ne demek şimdi
-Bebeğimizin annesi başkasıymış.
-Saçmala Sehun o bebek sizin anası sensin babası Kai.
-Sehun nerden açıldı bu konu.
-Bugün doktora gittim hiçbir şekilde anne olamazmışım. O zaman o bebek nasıl oldu herşeyi annen ayarladı.
-Anne bu doğru mu?
-Birlikte gittik sizde oradaydınız bebek sizin.
-Annemi duydun Sehun.
-Doktorda mı yalan söylüyor.
Sehun odasına çekilmişti eğer karşı çıkarsa Kai'yi kaybedebilirdi. Onun olmayan bebeği sevebilir miydi. Duvarlar üstüne üstüne geliyordu dayanamadı tekrar annesinin odasına gitmişti.
-Ben sana inanmıyorum anne bu çocuk benim değil.
-Peki Sehun sen çocuk istemiyor muydun sürekli şimdi niye karşısın.
-Benim çocuğum olsun istiyordum.
-Sen bebeği Kai benden ayrılır çocuğum olmaz diye düşünüp istedin sen sadece kendini düşündün. Ben evliliğinizi kurtardım.
-Böyle şeye nasıl cesaret ettiniz. Sizin hiç mi vicdanınız yok.
-Bu eve erkek torun gerekiyor senden veya başkasından ne farkeder.
-Artık çok geç ben o bebeği istemiyorum. Kai ile konuşup aldırıyoruz.
-Beni dinle Sehun bebek ölürse evliliğini bitiririm eğer yaşarsa Kai ile mutlu hayatın olucak. Soo ise bu şehirden abisi ile gidecek. Sen o çocuğun annesi olacaksın. Karar senindir.
-Konu hakkında Kai'yi kaybetmeye göze alamam. Onu çok ama çok seviyorum.
Kai ise neyin doğru olup olmadığını bilmiyordu. Bebeği çok istiyordu Sehunun olmasa bile baba olmak istiyordu. Sooda hava almaya çıkmıştı patronunu görmüştü.
-Ne düşünüyorsunuz karamsar bir haliniz var.
-Sence benden iyi bir baba olur mu?
-Tabiki siz baba olmayı gerçekten hakediyorsunuz.
Akşam herkes odalarına çekilmişti. Kai artık yatak odasına girmek istemiyordu. Sehun ile sürekli kavga ediyorlardı. İkisi de şuan sessizdi ilk konuşan Sehun olmuştu.
-Kai bugün olanlar için üzgünüm.
-Anlıyorum Sehun artık yoruldun.
-Bu taşıyıcı anne yolu ile bebek olmasaydı beni sever miydin.
-Cevabını biliyorsun tabiki severdim bizim çocuğumuz olmak zorunda değildi.
-İlklere dönseydik yine bu yaşananlara rağmen yine taşıyıcı anne olayını kabul eder miydin.
-Etmezdim çünkü babalık duygusunu bilmiyordum. Şimdi ise iyi ki etmişim diyorum. Sehun çocuğumuz olmasına az kaldı. İkimiz de çok yıprandık ben biraz bahçeye çıkıp hava alayım.
Soo'nun gece gece karnı yine açıkmıştı. Canı menemen çekmişti ve yapmaya çalışıyordu. Herşeyi hazırlayıp sofrayı hazırlamıştı. Kai de merdivenlerde inerken mutfaktan güzel koku geliyordu.
-Afiyet olsun ne yiyorsun.
-Menemen siz de yer misiniz.
-Hiç yemedim tatmak isterim.
-Türkiye de çok meşhurmuş resmini görmüştüm yapınca çok beğendim. Nasıl beğendiniz mi peki.
-Sen yaparsın da beğenmemek mümkün mü şimdi. Yemek konusunda iyisin galiba.
-Evet çok severim yapmasını baya olmuştu yapmayalı.
-O zaman benim sevdiğim yemeği yapar mısın.
-Tabiki zevkle siz yeterki isteyin.
Soo kendisine eşlik eden patronu için mutluydu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
