19.Bölüm (Mantığın Kalple Savaşı)

2K 215 336
                                    

NATSU

Söyleyeceği şeyi duymadan önce heyecanımı bastırmaya çalışmıştım. Eğer beni reddederse ne yapardım bilmiyordum.

"Natsu... Sana yalan söyleyecek değilim." dediğinde tüm dikkatimi ona vermiştim.

"Seni sevdiğimi inkar edemem..." gözlerime bakarak bunu söylediğinde gülümsedim.

Gerçekten içten gülümsedim ama onun aynı şekilde gülmüyor oluşu kalbimin tekrar korkuyla kaplanmasına sebep olmuştu.

"Bana yaptığın şeye rağmen seni hala seviyorum ve eminim sevmeyi de o kadar kolay bırakamam."

Bakışlarında eksik bir şey vardı. Gayet net anlaşılıyordu. "Ama?" diye yutkunarak sordum. Boğazım düğümlenmişti ve vücudumdaki bütün yaraların sızısı işte şimdi tüm bedenimi sarmıştı.

"Ama seni affedemem. En azından şimdi. Her şey çok yeni, benim biraz zamana ihtiyacım var. Bu canım pahasına güvendiğim biri tarafından ihanete uğradığım kaçıncı sefer hatırlamıyorum bile ve artık çok sıkıcı olmaya başladı. Günlük rutinimmiş gibi sürekli birileri arkamdan iş çeviriyor ve ben artık buna katlanamıyorum."

Gözlerinden bir damla yaş akınca kendime lanet ettim. Ağlamamak için her zaman kendini dik tutan o kızın benim yüzümden gözyaşları durmak bilmiyordu. Bu cümle her ne  kadar beni reddetse de tonlamasında yumuşak bir şey vardı.

Üstelik seni hiçbir zaman affetmeyeceğim, demiyordu. Seni şu an affedemem, diyerek bana açık kapı bırakıyordu. Haklıydı, her şeyi öğreneli ne kadar oluyordu ki? Daha bunu sindirmesine bile izin vermeden ondan beni affetmesini beklemek bencillik olurdu.

"Peki, ya sonra? Bana olan kızgınlığın ve kırgınlığın geçer mi? Beni affedebilir misin?" bunu sormam onu şaşırtmış gibiydi. Vazgeçeceğimi falan düşünüyor olmalıydı ama asla. Yaptığım hatayı telafi edecektim.

"Sen... Neden hala çabalıyorsun?" inanamayarak "Benim için?" diye ekledi.

Kendini o kadar geri çekmişti ki sanki hiçbir değeri yokmuş gibi bunu soruyordu.

"Çünkü sen uğruna savaşılması gereken birisin, Lucy Heartfilia." gülümsedim. Buruk ama sıcak bir gülümsemeydi, aynı şekilde karşılık vermesini beklemiyorum ama o da bana gülümsemişti.

"Teşekkür ederim, Natsu. Her şey için teşekkür ederim." gözyaşlarını tamamen sildikten sonra ciddileşmeye çalışmıştı.

"Ben, seni affetmek istiyorum. Gerçekten istiyorum ama kalbim o kadar kırık ki seni gördüğüm zaman bile kendimden nefret ediyorum. Nasıl bu kadar aptal olabildim, nasıl bir kişinin daha yalanlarına kanabildim? Hiçbir şeye ve hiç kimseye güvenim kalmadı artık." başımı önüme eğdim, yaptığım hata kızın tüm duygularına atılmış bir ok niteliğindeydi çünkü ve ben bundan utanıyordum. Kendimden utanıyordum.

"Yukino olayından sonra, sonunda sen gibi biriyle karşılaştığım için çok mutlu olmuştum ama şimdi... Beni yanılttığın için çok üzgünüm, hayal kırıklığına uğardım ve bunu bir gecede unutamamam."  bana açıklama yaparken bıraktığım elini tekrar tuttum.

"Kendimi afettirmek için her şeyi yaparım. Benden ne istersen..." o güzel gözlerini bana dikerek gülümsedi, bu gülümsemede hafif bir alaycılık vardı.

"Sanki bir vazo kırmışta yapıştırıcı mı bant mı diye soruyor gibisin? Bu iğrenç his nasıl geçer bende bilmiyorum, bilseydim zaten her şey daha kolay olurdu." onu beni tereddütle izleyen gözlerinden öpmek ve her şeyi düzelteceğim demek istiyordum ama buna cesaretim yoktu.

İstenmeyene Aşık Olma Sorunsalı (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin