25.Bölüm (Aşk-ı Memnu Sorunsalı)

1.7K 195 211
                                    

LUCY

Natsu ve diğerlerinin evimde sabahlamasınn üstünden bir kaç gün geçti ve ben hala abimin ağzından o gün yukarıda ne konuştuklarına dair tek kelime bile alamadım.

Abim Natsu'yla onu öldürme istediğini bir kenera bırakıp ne konuşabilirdi ki? Bilmemek çok sinir bozucu bir duyguydu.

"Abii."

"Hayır dedim." Ve yine bir denemem daha başarısız olmuştu. Bana katiyen söylemiyordu.

Abimin işe gitmesi ardından kapıyı kapatmak üzereydim ki evime gelen tanıdık bir yüz gördüm. "Gray?!"

Yüzü asık görünüyordu. "Bir sorun mu var?"

Kafasını kaldırıp sakince "Biraz konuşabilir miyiz?" dediğinde onun için endişenlenmeye başlamıştım. İçeri geçip sessizce koltuğa oturmuştu.

"Kahve ister misin?" Hayır anlamında sadece kafasını salladıktan sonra önüne bakıp elleriyle oynamaya devam etti.

"Sana bir şey söylemek istiyorum.... " Hala elleriyle oynuyordu ve kafasını kaldırmamıştı. "Tabii, ne istersen."

Bir anda kafasını kaldırıp bana "Sence Juvia beni aldatıyor olabilir mi?" diye sorduğunda ciddi kalmam beş saniye falan sürmüştü sanırım.

Ben kendimi tutamayıp kahkaha atarken, onun hala ciddi olduğunu görünce öksürerek kendime gelmeye çalıştım. "Özür dilerim. Evet. Ne diyorduk?"

"Biliyorum kulağa çok komik geliyor, en başta bende öyle düşünmüştüm ama bu sıralar... İyice gözüme batmaya başladı."

"Hadi ama! Juvia'dan bahsediyoruz, hepimiz onun sana ne kadar bağlı olduğunun farkındayız, böyle bir şeyin düşüncesi bile saçma."

"Sıkıntı orda zaten!" Gray'in gergin olduğunu fark edince dinlemek için sustum.

"Düşüncesi bile çok saçma ama davranışları tamamen aksini söylüyor."

Bunu söylerken çok üzgün görünüyordu, espiriye vurmaktan vazgeçmeliydim. "Bu fikre nerden kapıldın?"

"Sürekli telefonda gizli gizli konuşmalar ve mesajlaşmalar yapıyor, dışarı çıkarken ayak üstü kırk yalan söylüyor ve... Benden iyice uzaklaşıyormuş gibi hissediyorum." Bunu söylerken yüzündeki ifade içime oturmuştu resmen. "Kahretsin!" diyerek birden ayağa kalkınca onu sakinleştirmek için yanına gittim.

"Sakin ol. Juvia'nın seni aldatma ihtimali olduğunu düşünmüyorum. Bu konuyu onunla konuştun mu?"

Hayır anlamında kafasını iki yana sallamıştı. "Ben konuşacak cesareti bulman için sana yardım ederim, bekle. Üstümü değiştirip hemen geliyorum."

Cidden! Juvia ve aldatmak mı? Juvia'nın Gray için öl dese öleceğini bilmesem inanabilirdim ama bu şekilde düşününce aklıma yatmıyordu.

Birlikte Juvia'nın evine yaklaşmıştık ama o evden çıkıyor gibiydi. Juvia'yı gördüğümüzde koluna girdiğim Gray'in yüzündeki öfke belirtisi netleşmişti.

"Bana hasta olduğınu ve evden adım dahi atmayacağını söylemişti."

"He? Juvia mı?"

İstenmeyene Aşık Olma Sorunsalı (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin