Parfümün kme ait olduğu beynime bıçak gibi saplandı. Gözlerimi açtım.Mert bütün masumluğuyla dibimdeydi.
Fakat pozisyonumuz hiçte masum gözükmüyordu.Kollarını üstümden çektim.Bu sefer bacaklarını üstüme attı.
Bacaklarınıda çektikten sonra bütün kırmızılığımla kızların çadırına gittim. Bu sefer uyanıktılar.
Kıpkırmızı yüzümle karşılaşınca merakla ne olduğunu anlatmamı bekliyorlardı.
" Uyandığımda Mertle sarmaş dolaştık."
" Bu mükemmel." dedi üçü birden.
" Saçmalamayın."deyip kendimi dışarı attım.
Ormanda nereye gideceğimi bilmeden ilerledim. Sabah Mertin bana sarılmasi aklımı kurcalıyordu.
Dün gece birbirimize çok uzaktık ama birbirimize sarılırken uyandım.
Bütün ihtişamıyla koca şelaleyi görmemle düşüncelerim dağıldı.
Adeta büyülenmiştim.Şelalenin serin suyuyla yüzümü yıkadım.Bu muhteşem yeri herkese göstermek için gerisin geri gittim.
Kamp yerine gelince Kutaygil başıma toplandı.
" Nerdesin Çağla? Meraktan geberdik." dedi Burak.
" Geldim işte .Neyse şimdi herkesi topla sizi muhteşem bir yere götürücem.
Kutay ağzını açmıştıki bakışımla susturdum.Çağatay megafonla bağırmaya başladı.
" Güzel kızlar ve onları kapmak isteyen erkekler şimdi herkes toplansın." dedi.
Bunu birkaç kere tekrar etti.Bu kadar saçma bir uyandırış şekli olamazdı.
Birkaç dakika sonra herkes şibilli gözlerle çadırlarından çıktı.
Çağatayın megafonundan yiyeceklerini almalarını söyledim. Yanımıza uykulu Mert geldi.
" Ne oluyor burda." dedi.
Sesi uykuluyken süper seksiydi.Sabah olanlar aklıma gelince kızararak yanlarından ayrıldım.
Kızlar Atalayla birlikteydi.Herkes hazırlanınca kızlarla birlikte grubun önüne geçtim.
Uzun bir süre yürüdük.Biran kaybolduk sansamda oyulmuş ağacı görmemle şelaleye ulaşmak için az bir yolumuzun kaldığını anladım.
Benim liderliğimde şelaleye ulaşınca herkesin gözleri şaşkınlıkla açıldı.Çağatay suya atladı.Çağatayın arkasından herkes bir bir suya atladı.
Açken nasıl eğlenmeyi düşünebiliyorlardı anlamıyorum.Mert suya girmedi o da benim gibi düşünüyordu galiba.
Kendime en bol malzemelisinden sandviç yaptım.Aç olduklarını farkedicek oldularki sudan çıkıp yiyeceklerine saldırdılar.
Hayatı diyet olan Çiğdem bile ağzına yiyecekleri tıkıyordu.
Yemekler yenip karınlar doyduktan sonra Çağtayın öncülüğünde suya atlandı.
Suyu pek sevmesemde kızların zoruna suya girdim.Birbirimize su atarken Mert kaslarının bütün çekiciliğiyle suya girdi.
Akan salyalarımı silerek su atmaya devam ettim . Bütün kızlar ona bakardı şimdi.Ne diye çıkarıyorsa t-shirt'ünü.
Çok sinirlenmiştim ve deli dibi kıskanıyordum.Sudan çıkmak için kıyıya yüzerken biri ayaklarımdan çekti.
Suya girdim.Panik olduğum için ne kadar yüzme bilsemde yüzeye çıkamadım.
Yüzeye çıkma umuduyla debelendim.Tam vazgeçecekken biri belimden tuttu ve yüzeye çıkardı.
Ne kadar yüzeye çıksamda gözlerimi açamıyordum ve çırpınmaya devam ettim.
"Tamam çırpınmayı kes artık."
Sesle birlikte gözlerimi açtım.Mertti.Mert beni kurtarmıştı, kurtarmıştı Mert beni, beni kurtarmıştı Mert.
Mertin kolları arasında kıyıya yüzerken saçmalamayı kestim.Kıyıya gelince beni kucağına aldı ve sudan çıktı.
Kumun üstüne yatırdı.
" Aaaaaah!"diye bağırdım.
Üstüme doğru eğildi.Allahım sana geliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Otobüs Aşkı
Teen Fictionİnsan tanımadığı birine aşık olabilir mi? Hemde delicesine.Peki ailevi sorunlarıyla başa çıkabilir mi? Sorunlu bir abi ve baskıcı bir anne baba. Çağla aşkına kavuşabilecek mi yoksa uzaktan mı izlemek zorunda kalıcak?Şartlar onları birbirine yaklaştı...