Nefes,neye uğradığını şaşırmıştı. Ne demekti şimdi 'İn arabadan!' ???
Tam aralarındaki sorunu çözmek için bir adım atmışlardı ki,şimdi de Tahir mi bitirmek istiyordu her şeyi?
İşte bu genç kadın için kırıcı olurdu,çünkü bunu aşarlarsa yıkılmayacaklarını düşünüyordu.Tahir'in aklındaki plan ise bambaşkaydı. Bu kadar sır,saklanma,kovalama yeterdi. Artık kartların açık oynanma vaktiydi. Naciye Hanım,sevdâlarına saygı göstermek zorundaydı. Bunu sağlayacaktı evvela.
Sonra bir de Meryem meselesi. Bu kız kendini ne sanıyordu? İftiranın kara lekesini alnına sürmeye ne hadle kalkışırdı? Onu da pişman edecekti yalanına. Onun da vakti gelecekti.Ama öğrendikleri.... Epey sarsmıştı Tahir'i. Babası zamanında ne çok üzülmüştü kim bilir? Annesine de kızamıyordu sonuçta sevdayı,uğruna her şeyi göze almayı iyi biliyordu ama ya babası? Onu düşündükçe kahroluyordu işte.
Hem,bunun bedelini neden Nefes ve Tahir ödesindi ki? Onlar sadece sevmişti. Yanlış bir şey yapmamışlardı. Tamam,zamanında Naciye Hanım'ın kalbi çok kırılmış,gururu incinmişti belliydi. Ama olayın üstünden seneler geçmişti ve bu Tahir'in sevdasını bırakmasına asla sebep olamazdı. Aksine daha sıkı sarılacaktı Nefes'ine.
Nefes,ürkekçe arabadan indiğinde Tahir bıyık altından güldü ve arabayı hafifçe ilerletti. Kızın yüzü görülmeye değerdi. Tahir,gerçekten gidecek sanmıştı. Neyse ki adam ona kıyamadı ve biraz sonra el frenini çekip atladı arabadan. Sonra da bir güzel iğneledi Nefes'i.
'Senin aksine ben sevduğumi bırakup da bir yere gitmem Nefes Hanum.'
İçine su serpildi Nefes'in. Gitmezdi tabi ya,bırakmazdı onu. Bundan sonra Nefes de onu bırakmayacaktı. Ayrı kaldığı sürede sevdiceğine üşüşen kurttan da intikamını alacaktı. Meryem'in yaptığı resmen dost kazığıydı. Hem Nefes ona ne kötülük etmişti ki? Dost bilmişti,ama belli ki Meryem bunu hiç hak etmemişti. Gözleri belli belirsiz doldu. Ama onun için üzülmeye bile değmezdi. Kaşlarını çatıp başını iki yana salladı. Onu daha fazla düşünmeyecekti.
Çekinse de Tahir'in eline doğru minik bir hamle yaptı. Tahir,Nefes'e hâlâ çok kızgın olsa da kızın parmaklarını,parmaklarına hapsetti. Nefes'in evine doğru yürüdüler.
Kapıya vardıklarında Tahir kısık sesle konuşmaya başladı.
'Çok zor olacak. Belki bugün her şey daha kötüye gidebilir. Ne olursa olsun sen benim gözümden sakınduğumsun. Kurban olduğumsun. Şu elini elimden çekme,her şeye birlikte göğüs gerelim. Olur mu sevgilim?'
Nefes,gözleri dolu dolu yutkundu. Ne büyük bir aptallık etmişti şimdi daha iyi görebiliyordu. Şimdi sevdâsına sahip çıkma sırası ondaydı. Mâzi geçit vermezse,temelini kazacaktı. Yine de yıkılmayacaktı.
Hafifçe gülümsedi genç kadın. Duyduğu 'Sevgilim.' hitabına takılı kalmıştı. Ömrünün sonuna kadar tek bir kelime duyacak olsa bunu seçerdi işte. Tahir'in sesinden,yüreğinin kuytusundan çıkan bu sözü.
Başını öne eğdi.
'Olur sevgilim.' diye mırıldandı. Hafifçe kızarmış mıydı? Tahir,gülümsedi. Nefes'in utanmasını bile ne çok özlemişti.Kızın narin çenesini kavrayıp kendine çekti. Nefes,bu temasla hafifçe irkilse de belli etmedi. Tahir,her dokunduğu yeri yakıyor ; Nefes'in içi her dokunduğunda,sanki ona ilk dokunuşuymuş gibi kavruluyordu.
Hafifçe uzanıp alnından öptü. Ve kapıyı sertçe çaldı.Naciye Hanım kapıyı açtığında neye uğradığını şaşırdı. Bas bas bağırmaya başlayacaktı ki Tahir söze girdi:
'Müsade var midur? Bi' lema konuşalum.' Sonra da kadının yan tarafından sıyrılıp eve girdi.Naciye Hanım bir hışım salona ilerledi. Tahir'e haddini bildirecekti. Bu ne cürretti ki kapısına kadar dayanmıştı o kadının çocuğu! Artık sabrı kalmamıştı.
Tahir,ustaca bir hamle ile kadının kolundan nazikçe yanına oturttu. Elini öpüp başının üstüne koydu ve konuşmaya başladı :
'Bak Naciye Teyzem,zamanında olanları değiştirmek artık mümkün değil. Bileyrum çok yaralisun,bu öyle geçecek gibi de değul. Çok da kızgınsın,hakkindur. Ama bize etme da. Benim günahum nedur? Ömrümde ilk kez sevdalandum,sevdalanduk. Onu da alma bizden. Kurban olayum bu söylediklerimi bir düşün,öyle karar ver. Eğer beni kabul edersen,bil ki sen de benim annemsin. Başimun tacisun. Ne olur kıyma bize da.'Nefes,minik bir tebessüm ve dolu gözlerle dinledi tüm bu sözleri. İçinden 'Keşke!' dedi. 'Keşke anneme tesir etse bu sözler.' Ama biliyordu kadının deli damarı uyanmıştı. Bunu yenmek çok zor olacaktı.
Tahir,müsâde isteyip usulca kapıya yürüdü. Nefes de annesini düşünceleriyle başbaşa bırakıp Tahir'in peşine düştü.
Adamın elini sıkı sıkı kavradı ve adımlarını sıklaştırdı.
'Ula nereye? Zaten canım burnumda Nefes,dur bi' dinleneyum kizum da!'
Nefes,kısa bir an göz devirip Tahir'i çekiştirmeye devam etti. Fındık ağacına geldiklerinde kısa bir an soluklandı ve peşi sıra döküverdi içindekileri :
'Ben sevdamun arkasinda durmayı bilememişum. Sen öğrettin Kaleli. Seni korumak için bizden vazgeçmiştum. Benim de sevdâm az büyük değil,burdan anla. Sana bundan sonrasi içun elini bırakmayacağimun sözüni verdum gittu. Sen kovana kadar peşindeyum,rivrivdeyum. Seni çok seviyo—-'
Sözünü bitirmesine engel olan dudaklarına kapanan bir çift ateş parçasıydı. Uzun uzun çekti içine Nefes'ini Tahir. Nasıl da hasret kalmıştı...
Nefes'in eli gayriihtiyari adamın saçlarını buldu. Deli divaneydi işte ; öpüşüne,bakışına,gülüşüne... Nasıl da baldan tatlıydı sevgilisi...
Dudakları ayrıldığında nefes nefese fısıldadı Tahir de : 'Ben de seni seviyorum kurban olduğum.'
Ayyyy sonunda size mutlu bir bölüm getirebildimmm!!!
Ben sizden daha çok rahatladım bilesiniz! 🙈💙🙏🏻
Sizi çok seviyorum,sınava kadar buralarda olamayabilirim ama güzel yorumlarınızı okuyacağım.
Bu bölüm SelinMelisaEsma 'ya. Güzel yorumları ve desteği için teşekkürler. 💙
İyi ki varsınız.
Bir de benim sınavım için dua eder misiniz acaba? 8 gün sonra üniversite sınavım var da. 🙈🌸
Kucak dolusu sevgiler. -melissimou

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmera Fera | NefTah
Fanfiction'Kaldı mı böyle adam ? Gece ışıktır odam. Bu adam benim sevdam. İmera Fera.' 'Köyümün en güzeli, Yüreğimin ateşi, Dağlarımın güneşi, İmera Fera.'