Veliaht (Özel Bölümler)

Melriç Forever

 ''Hikâyemizin geri kalanı çok basit hemen anlatayım: ellerini hiç bırakmayacağım, her zorluğun üstesinden beraber geleceğiz, sen bana o meşhur tuzlu kahveyi yapacaksın ve ben höpürdeterek içeceğim, tuzlu kahve normalde lezzetli olmasa da keyif alarak içeceğim. Neden mi? Çünkü o gün sana resmi olarak kavuşmamın ilk uğurlu günü olacak. Birlikteliğimizi simgeleyen yüzükler takacağız, hiç çıkartmamak üzere. Sonrası da su gibi geçecek zaten. Hayatım boyunca yanımda olacaksın, bize benzeyen çocuklarımız olacak ve hatırlamakta bile zorlandığımız çok sayıda güzel anılar toplayacağız.'' / Bunu bir yerden okuyunca Veliaht 3'ü anımsattı.

''Ey güzel kadın! Ne yaptın bana böyle? Yollarına ömrümü serecek kadar çok seviyorum seni. Sana duyduğum bu aşk her şeyin üzerinde. Mesela her kötü kahramanı yenecek gücü hissediyorum kendimde. Sen hikâyedeki güzel prenses, bende sana deli divana olan senin için tüm kaleleri yerle bir edecek olan adamım. Bir dileğinle her şeyi ayağına sererim.'' /Bu da Meriç'in içindeki düşüncesi. Melis'e...''

*****

''Yıldızlar denize düştü. Peki ya yıldızların denize düşüş hikayesini  dinlemeye ne dersiniz?'' 

Bu kitabı Melriç'e adıyorum...Bir de bunun yaratıcısına...Filiz Puluç'a.... 

İyi ki varsınız Melriç!

Melis Rüya Beyoğlu'ndan

''Melis kalk kız geç kalacaksın!''

Annemin günlük rutini  ile beynim yavaş yavaş uyanıyordu. Odamın kapısının sertçe açılması ile yorganımı başıma kadar çektim çünkü annemin terliğine maruz kalmak istemiyordum. Üzerime öküz gibi bir ağırlık yerleşirken suratımı buruşturdum. ''Yağız malı sen misin ?'' dedim bıkkın bir ses tonuyla. Yorganımı başımdan çekip üzerime oturmuş olan bir adet Yağızanaryus'la karşılaştım. ''Hadi geç kalacağız.'' dedi sırıtarak. ''Yağız sen ne yedin de bu kadar oldun ayı?'' dedim ve onu  üstümden ittim. Yere düşünce kahkaha attım. Oh olsundu! Aklıma gelen şeyle ekledim. ''Yağız mal mısın ? Farkındaysan artık liseli ergen değiliz. Üniversiteye gidiyoruz ve... ve biz aynı üniversiteye gitmiyoruz,''dedim surat asarak. Ben Meriç ve Ceyda aynı üniversitedeyiz ama 4M-gerçi şu an 3M oluyor- ve Yağız Meriç'in babasının üniversitesinde. ''Üzülme. Hem okullar yakın mesafedeymiş. Merak etme ben yine seni delirtirim,'' dedi ve geldi bana kocaman sarıldı. ''Yağız bırak! Yağız ah, mal nefes a-alamıyorum.'' Sonunda bırakmıştı.''Eee kim götürecek seni okula?'' dedi Yağız benden uzaklaşarak. Sırıttım ve ''Ponçik yarim tabi ki .'' dedim. Yağız dediğim karşısında küçük bir kahkaha attı ve devam etti. ''Meriç duymasın keser vallahi ikimizi de.'' dedi. Dil çıkardım ve ''Seni keser ama bana kıyamaz Daffy Duck.'' dedim. Yalandı. Kasaptı o, ikimizi de keserdi.

Odanın kapısı açılınca  oraya döndüm ve gözlerimi pörtlettim. ''Yok daha Batman! Ev yol geçen hanına döndü. Birazdan Meriç şuradan çıkarsa şaşırmam. Herhalde annem tüm üniversite öğrencilerini toplayıp kahvaltı verecek.Neyse ben sizi yalnız bırakıyım. Öpüşürsünüz rahat rahat. Dikkat edin de çok ses çıkarmayın. Annem içeride rezil olursunuz vallahi. Annemin terliğinde Hulk gücü var mübarek '' dedim ve odadan hızlıca çıktım. Ceyda'nın kızarmış suratını ve Yağız'ın sırıtışını az çok tahmin edebiliyordum. ''Yaşasın Batman!'' dedim ve kötü kadın gülüşü attım. ''Melis , ah bu Dylan'ın yeni çıkan posteri değil mi? Ay dur alıyım.'' dedi Ceyda içeriden bağırarak. Güya benden intikam alacak domates surat! Dehşete  düşmüş bir şekilde koştum ve odanın önünde durdum. ''Yağız da izin verecek zaten onu almana.'' dedim ve mutfağa gittim.''Günaydın anniş,''dedim ve arkadan sarılarak yanağına sulu bir öpücük bıraktım. ''Günaydın deli kız! Hem şu çifte kumruları bırak da rahatlasınlar azıcık,''dedi.''Anniş sen nereden biliyorsun bunların sevgili olduklarını,'' dedim.''Yağız'a ne zaman konu gelse Ceyda'nın gözleri parlıyor. Hem ben nasıl seni  Meriç'i sevdiğini çözdüysem bu da o hesap ,''dedi. Annemin koluna yavaşça vurdum. Utanmıştım. ''Geliyor terlik Melis,'' dedi annem ve terliğini ayağından çıkardı. Hızlı bir atakla mutfaktan çıktım ama o terlik illa ki götüme çarpacak! Acıyla hafifçe inledim. ''Ya ben senin kızınım ya! Üvey evlatsam söyleyin nedir bu çektiğim çile,'' dedim abartarak. Yağız ve Ceyda sırıtarak geldi. ''Oh olsun,'' dedi Ceyda. ''Anne ya  öpüşen Yağız ve Ceyda ama terliği yiyen ben oluyorum,'' dedim yüksek sesle ve sırıttım. Yağız ve Ceyda'nın morarmış yüzünü gördüm ve bir terlik daha yedim. ''Kız uğraşma şunlarla.'' dedi annem. Sonra da Yağız ve Ceyda'ya dönerek sordu şüpheyle.