Özlem

5.8K 151 72
                                    

Gözlerim yavaşça açılırken nerede olduğumu kavramaya çalıştım. Evimdeydim. Kendi evimde... Yavaşça gerindim ve yataktan kalktım. Ceyda'nın odasına sinsi bir bakış attım ve sırıttım. Yazık kulakları kanayacaktı. Telefondan gürültülü bir şarkı açtım ve Ceyda'nın odasına daldım. Koşarak yatağa adımladım. Ceyda anında irkildi ve uyandı. Telaşla gözlerini açtı ve etrafını taradı. Beni görünce gözlerini devirdi ve "Sabah sabah ne içiyorsun Melis ya?'' dedi ve vücudunu arkaya doğru atarak tekrar uzandı. "Kalk kahvaltı yapalım," dedim ama Melis'i umursayan yok. Melis kim ki? "Hop, kalksana! Vallahi şu anki halini çekip atarım Yağız'a!" Dedim. Ofladı ve kalktı.

Sırıtarak elimi yüzümü yıkadım ve sofraya oturdum. "Ekmek al," dedi ve karşıma oturdu. "Sen al," dedim umursamadan. "Sofrayı ben hazırladım ve sen hiçbir şeye yardım etmedin," dedi bana gözlerini kısarak bakarken. Homurdanarak ayağa kalktım ve kapıya doğru adımladım. Ayakkabılarımı giydim ve dışarı çıktım. Tam o sırada Barış da evden çıkıyordu. Göz göze gelince  gülümsedik. "Günaydın," dedim. "Günaydın," diye karşılık verdi. "Nereye?'' Diye devam ettirdi. "Markete ve sanırım sen de markete," dedim. 

Başıyla onayladı. "Bize kahvaltıya gelsene," dedim. Bana baktı ve "Zehirlenmeyeyim sonra?" diye sordu. Oynadığı oyunu devam ettirdim ve "Biz, bize gelen her misafirin tabağına bir kaşık fare zehri koymadan bırakmayız," dedim. Küçük çaplı bir kahkaha attı. Merdivenleri indik ve markete adımladık.

"Meriç'le nasıl gidiyor?"

"İyi. Sürekli küsen bir çift değiliz."

"Ne çift ama..."

Markete vardığımızda iki ekmek aldım ve kasaya yöneldim. Milkalar'ın olduğu reyona gözüm çarpınca gözlerim parladı adeta. Bir iki tane aldım. O an nedense aklımda Pepee'nin iki ekmek aldım şarkısı vardı.

'İki ekmek aldım, eve gidiyorum. Biri büyük biri küçük iki ekmek aldım.'

Kıkırdadım. "Deliriyor musun?" Diyen Barış'a "Hıhı, sana," dedim ve göz devirdim. Marketten çıktık ve eve doğru adımladık. "Eee, senin aşk işleri nasıl gidiyor?" Diye sordum. Bana döndü ve "Sanki birine aşığım gibi konuşuyorsun," dedi. "Bir an önce enişte adaylarına bakmam lazım," dedim. Gülümsedi sadece. Binaya girip bizim kata doğru adımladık. Bizim kata gelince kolundan tuttum ve bizim eve doğru sürükledim. "Sen sürüklemeseydin zaten gelecektim Melis," dedi. Kapıyı anahtarımla açtım ve masaya geçtim. Barış da arkamdan geldi ve masaya oturdu.

Kahvaltıdan sonra çok sıkılmıştık. Meriç mesaj atınca telefonuma baktım.

Gönderen; Ponçik Yarim

Bizim evdeki sinema salonunda hep beraber buluşuyoruz. Sizi alırım.


Gönderilen; Ponçik Yarim

Fikrimi sordun mu? Belki işim var.


Şu an ekrana kaşları çatık baktığına kalıbımı basarım.

Gönderen; Ponçik Yarim

Melis duyan da seni baş konsolosluğun kızı sanır. Ayrıca benden başka ne işin olabilir senin? Boşuna nefes tüketme güzelim.


Gönderilen; Ponçik Yarim

Bir kere mesaj attığım için nefes tüketmiyorum.

Veliaht (Özel Bölümler)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin