❦
"Kusursuzsun." Belinda, elindeki çiçek demetini vermek için ona yaklaşırken güldü.
"Bay Sanders seni görür görmez bayılacak!"
Kıkırdadı.
"Gerçekten güzel olduğuma eminsin, öyle mi?" Belinda demeti gelinin eline tutuşturup masaya oturdu.
"İnan bana, fazla mükemmelsin ve tören kusursuz olacak."
Genç kadın boğazını temizledi.
"Peki ya ağabeyim?"
"Ah, Grace..." Masadaki iki kadehe içki doldurup masadan kalktı. Kadehi genç kadına verdikten sonra leydi, her zamanki güleç yüzüyle gelinin yanıbaşına ilişti.
"Bana güvenmen gerek. William'ın sözünü aldım, kesinlikle ve kesinlikle töreni mahvedecek bir davranışta bulunmayacak..." Ardından ekledi.
"Hem... Matt'le her ne kadar tatsız olaylar yaşasalar bile onlar hala dost. Ciddi bir dargınlıklarının olduğunu sanmam." İçkisini yudumladı.
"Ağabeyimle aranız hiç olmadığı kadar iyi." Genç kadın boğazına kaçan içki yüzünden öksürmeye başlarken, Grace sırıtarak belini sıvazladı.
"Artık annemin de hep istediği bir bebeğin vakti gelmedi mi sizce?"
"William hala çok erken olduğunu düşünüyor. Belki daha sonra..."
"Olsun. Yine de senin mutlu olman beni de mutlu ediyor... Ayrıca hemen yarın Londra'ya gidecek olmanız hiç adil değil!" Kıkırdadı.
Tam içkisini kafasına dikmek üzereyken bardağının biri tarafından tutulduğunu fark etti.
"Siz hanımlar, düğün gecesinden önce bir kaçamak yapma hatasında mı bulundunuz?"
"Hayır... Yani bir kadehten bir şey olmaz-"
Sözlerini tamamlayamadan dudaklarına küçük bir buse bırakıldı Belinda'nın. Utançtan suspus olarak gözlerini yere dikince, William bunu fırsat bilerek kulağına eğildi.
"Bence içki yerine meyve suyu içmeniz daha uygun olur bebeğim... Özellikle de senin."
"T-tamam... O halde ben üçümüze birer bardak meyve suyu..." Leydi koşar adımlarla odadan çıkınca genç adam, küçük bir kahkaha atarak az önce karısının oturduğu köşeye yerleşti.
"Onu utandırdın."
"Çünkü onun çocuksu tavırlarını seviyorum... Fakat," Göz göze geldiler.
"Bu defa baş başa kalmamız için yaptım diyelim."
"Ağabey... Üzgünüm. Matt için seni incitmiş olabilirim ama-"
"Ama onun hakkında pişman olmayacağına eminsin."
Bir süre sessiz kaldıktan sonra genç kadın, ağabeyine samimiyetle sarıldı. Gözyaşlarına hakim olamayarak hıçkırınca, William olgunlukla belini sıvazladı tek kardeşinin.
"Bell, yüzünü görür görmez 'Güzeller güzeli gelini ağlatmışsın!' diyerek beni kovalayacak."
Güldüler.
"Annem nerede?"
"Son zamanlarda evde kalmıyor. Tiyatro, opera..."
"İnsan kızının evleneceği gün de eğlenceye gider mi?" Dargın olduğu ses tonundan belliydi.
"Akşam burada olur, merak etme."
"William..." Sevdiği kadının sesini duyar duymaz yutkunan dük, ona yöneldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yüreğimde Aşk Saklı (TAMAMLANDI)
Ficción histórica#Wattys2018 Son Listesi'nde! Herkes tarafından saygı gören bir asilzadenin kimsenin var olduğundan haberi olmadığı kızı... İlk deneyiminden sonra aşka inancı kalmamış bir dük... Farklı dünyalara ait olan bu ikiliye kader bir aşk oyunu mu oynayacak...