İÇ SES

827 67 2
                                    

Meltem projeyi çok beğendiğini ve bir kaç alternatif serpiştirmemiz gerektiğini vurguladı. Sonradan ilave olan herşeyi dosyaya işledik ve sunuma hazır hale getirdik. Bilgisayarı masamın altımdaki kasadan kapattığımda uğultunun kesildiğini ve rahatladığımı hissettim. Odaya cılız bir şekilde ikindi güneşi vuruyordu. Havasız kaldığı için pencereyi açtık. İleriki mahallenin camisinden gelen müezzinin sesini duyuyorduk. Ezan okunuyordu. O eşsiz sada.. Hamd olsun. İçeriye gelen temiz havayı burnumdan derince aldım. Boynuma ufak hareketlerle kısa bir masaj yaptım. Vakit epey geç olmuştu. Toparlanmaya başladık. Çantasından çıkardığı uzun dış eşarbını odamdaki küçük aynada yapan Meltem;
-Mehmet bana evlenme teklifi etti. deyiverdi.
Şaşırmıştım. Hafif silkindim Meltem'e bakarken.
-Gerçekten mii? Ee?
-Senin evden çıktık ya. Sonra okula girer girmez beni
kapıda yakaladı. Onca kızın içinde bana el salladı. Kocaman kampüste herkes bana bakıyor gibi hissettim. Kızlara çaktırmamaya çalıştım ama acayip rezil oldum. Herkes dekanlığa girerken o hala dışarıdaydı. Hızlı adımlarla yanına gittim. Kızların yanında bu şekilde davranmamasını söyledim. Aldırmadı. Ukalaca davrandı. Biliyorsun Mehmet'i. Sonra derse gitmem gerektiğini söyleyip ayrılıyordum. Bir anda kolumdan tutup; "Bir yerlerde kahve içmeliyiz" dedi. Ben de kolumu hızla onun elinden kurtardım. Acayip şekilde yüzüm kızardı. Bir süre yerdeki taşları izledim. Sonra yine hızla sınıfa geçtim. Mehmet o gün sınıfa hiç girmedi. Doğru düzgün ben de odaklanamadım hocanın söylediklerine. Bu çocukta beni rahatsız eden bir şeyler var Nur..
-Anlıyorum. İyi düşünüp karar vermen gerekecek zaten üniversitesiye bir başka aleme çevirdiler. Maalesef senin için demiyorum ama durum ortada..
Meltem düşünceli bir biçimde çantasını tek koluna taktı. İki elini yanlara doğru açarak Bilmiyorum dercesine anlamlı bir bakış atıp odadan çıktı. Hiç bir şey söylemedi. Ama arkadaşımın bu hali beni üzüyordu. Bütün gün koltukta oturup durmaktan ağrıyan belimdeki sızıyı yeni yeni hissetmeye başlamıştım. Son kez camı pencereyi kapatıp absürt görünen herşeyi toparladım ve mesai saatinden beş dakika önce Tansuya dahi uğramadan teşkilatı hızlı adımlarla terkettim.

KUDÜS GELİNİ  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin