"Daha iyi mi?" Jaebum, oturduğu yatakta dikleşirken başını salladı.
Birkaç gün önce yaptığı pratikler sırasında bileğinde yine kuvvetli bir acı hissetmiş, bir süre ara vermişti dansına. Açıkçası, bileğindeki saçma bir sorundan dolayı kaybetmek istemiyordu. Bu yüzden doğruca doktoruna ulaşmıştı.
Neyse ki doktor ciddi birşey bulmamıştı durumda. Büyük ihtimalle pratikte kendini zorlamasındandı hissettiği acı. Bu yüzden içi biraz daha rahat çıktı muayenehaneden ve kendini doğruca bir kafeye attı. Biraz kahve içip eve gitmeyi planlıyordu.
Ertesi gün konferans vardı. Her yönden heyecanlı hissediyordu sanırsa. Öncelikle sonunda bir konferansa katılabilmesi, sonrasında ise bu konferansta Shownu'nun olması büyük bir nedendi heyecanlanması için. Kahvesini ve yanına pastasını alıp hızla köşelerde bir yere geçti.
Shownu'yu ilk kez, sakatlığı yüzünden katılamadığı yarışmada görmüştü. Onun dans edişini evde Yugyeomla beraber izlerken gerçekten beğenmiş, sonraki yıllar da onu takip etmişti. Şimdi onunla rakip olmak tabii ki tedirgin ediciydi.
Yugyeom'un deyişiyle evde 'götünü serip' yattığı onca zaman boyunca yapacak birşeyler bulamamış, bu yüzden de Jooheon'un konferanslarını izlemeye başlamıştı. Bir süre sonra Changkyun'un çağırıldığı konferansa denk gelmiş, bir de üstüne orada Shownu'yu görmüştü ve son konferansa katılmaktan başka birşey düşünemez olmuştu.
Shownuyla yakın olmak istiyordu. Ondan ilginç bir şekilde fazlasıyla etkileniyordu ve bunu göstermekten çoğu zaman çekinmiyordu. Aslında, göstermekten çekinmemesinin birçok nedeni vardı.
Konferansın o şehirde olduğunu öğrendiği gün Hoseok'a deli gibi mesajlar atıp kendisini alması için yalvarmıştı. Biletler pahalı olsa da gerçekten çok hızlı tükeniyordu ve Jaebum yetişememişti. Neyse ki Hoseok halletmiş ve onu alabilmişti listeye.
Ardından Jooheon'u tanıma bahanesiyle Hoseokla da tanışmıştı. Kişilikleri benzediğinden midir, oldukça iyi anlaştıklarından Hoseok ona birkaç şey anlatmıştı.
Kihyun Hoseok'un boş boğazlılığını duysa onu bu sefer gerçekten sikerdi.
Neyse ki sonuç olarak, Jaebum Shownu'nun Kihyundan karşılık alamadığını öğrenmişti. Buna epey şaşırmıştı ama o an olay şaşkınlığında değildi. Shownu etkileyiciydi ve Kihyun ondan etkilenebilirdi.
Tabii, Hoseok Kihyun'un Minhyuk'a olan büyük aşkından bahsetmemişti.
Jaebum zeki bir insan olduğunu her zaman savunacak kadar güveniyordu kendine. Shownu'nun da sevgiyi hissetmek istediğini gerizekalı bile olsa anlardı zaten, bu yüzden işinin kolaylaştığını hissetmişti. Tek yapması gereken basit bir şekilde aklında yer edinmekti Shownu'nun.
Önemli olan direk kalbine sahip olmak değil, aklına sahip olmakla başlamaktı.
Bunu çok kolay bir şekilde yapmıştı da. Shownu inkar ederdi ama, ilgi görmeyi sevmişti. Jaebum bu yüzden hiç utanmadan yazıyordu ona. Belki biraz uzun sürecekti ama, bir süre sonra Shownu'nun düşündüğü tek kişi olacağından emindi. Bunu neden bu kadar fazla istediğini bilmiyordu ama, sadece istediği şeye ulaşmalıydı.
Kahvesinden bir yudum aldı. Bu kafeye neden daha önce uğramadığını çözememişti. Hoş ve sakin bir yere benziyordu ve çok fazla insan yoktu. Memnuniyetle gerindi yerinde. Tam bu sırada üzerinde iki göz hissetmişti.
Kaşlarını çatıp sağına döndüğü sırada ona bakan iki kişi de direk önüne dönüverdi. Jaebum ilk başta görmezden gelmekte karar kılmış ve kıkırdayarak kahvesine dönmüştü. Biraz heyecanlanmıştı ama, bunu göstermeyecek kadar iyi bir oyun sergiliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cold like ice •° Jookyun
Fanfiction"Gözlerini kapat ve bu geceye sahip olalım." *Texting