46- Dördüncü Konferans Başı

1.2K 117 129
                                    

   "Bir saat sonra başlıyoruz, nerede kaldı bunlar?" Hoseok etrafında dönüp dururken stresliydi. Salon şimdiden dolmaya başlamıştı ama etrafta makyözlerden eser yoktu. Jooheon da Kyun da aynı kuliste oturmuş, bir makyözün gelmesini ve onlara yardımcı olmasını bekliyordu.
 
    Kihyun'un ayarlayacağı makyöz anca bu kadar olurdu zaten.

    "Tamam sakin olun, aradım geleceğiz diyorlar." Kihyun koltukta oturup yanındaki kuru yemişlerden yerken telefonuyla ilgileniyordu. Bununla beraber Hoseok birden bire yerinden kalkmış, Kihyun'un başına dikilmişti.

    "Hangi adresi verdin sen?"

    "Hassiktir."

    Kihyun, yediği fıstık boğazında kalırken sessizce ayağa kalktı. Hoseok'un kaşları yavaş yavaş çatılırken Kihyun onun ani bir saldırısına karşın Jooheon'un yanına ilerlemişti.

    "Diğer salonun adresini verdin değil mi?" Kihyun yavaşça başını sallarken Hoseok odadan hızla çıktı.

    Bu durumdan rahatsız olan tek kişi Hoseok olmalıydı. Çünkü aynanın karşısındaki Changkyun ve Jooheon birbirini izliyor, Kihyun arkalarında saklanıyordu ve diğerleri nerede, kimse bilmiyordu.

    Tam bu sırada içeri Minhyuk ve Shownu girdi.  Kihyun kendini toparlarken Changkyun ayağa kalkmış ve Minhyuk'un koca çantasını karıştırmaya başlamıştı.

   "Ne arıyorsun sen?" Changkyun zaferle makyaj çantasını çıkardığında Kihyun kıkırdadı.

   "Sen makyaj mı yapıcan kendine?" Onun kıkırdamasına büyük bir ciddiyetle başını sallarken Shownu çantayı elinden almıştı.

    "Saçmalama, en kötü makyajsız çıkarsınız."

    Jooheon onu onaylarken Changkyun oflayarak başını sallamış ve Minhyuk'un yanına oturup başını onun dizine koymuştu.

    Hiçbiri fark edemiyordu ama, hepsi birbirine alışıyordu. Zamanla herkesin ön yargısı yok olmuş, çok yakın arkadaşlar oluvermişlerdi ve bunu tek anlamaya başlayan kişi Jooheondı. Tek bir kelime etmemişti ama bu konuyla ilgili, Hoseok ve Shownu'nun arası hala pek düzgün değildi çünkü.

   Kihyun hala oflamakla meşgul olan Kyun'a bakıp kıkırdadı ve yanına gidip saçlarını karıştırdı. Minhyuk'un onu izlediğinin farkındaydı ama pek de önemsemedi o an çünkü Changkyun'a takılası vardı.

   "Hyungwon resim yapmıyor muydu? O yapsın size makyaj."

    Bunu demesiyle beraber Shownu ve Minhyuk sanki bu cidden mantıklıymış gibi ciddileştiler. Hatta Shownu onaylamaya o kadar yakındı ki, bir ara telefonunu çıkarıp Hyungwon'u aramaya kalktı. Neyse ki Changkyun elinin tersiyle telefonu odanın diğer ucuna göndermişti.

    "Salak salak konuşma Kihyun. Önemli olan görünüşümüz değil yapacağımız şey zaten."

   "Gören de sevişeceksiniz sanar..." Kyun hızla kulaklarını kapatırken Jooheon Kihyun'un götüne hafif bir tekme atmış, Shownu da buna kıkırdamıştı.

   Sadece Minhyuk biraz ciddi kalmıştı bu şakaya. Kihyun'un deneyimli olması bir kez daha aklına takılırken Shownu'ya döndü. Bu onun da ciddileşmesini sağlarken Kihyun yanlış birşey söyleyip söylemediğini düşündü uzun bir süre. Sonra Minhyukla olan konuşmalarını hatırlamış, sessiz kalmayı tercih etmişti.

    Ama Minhyuk cidden dalmış gözüküyordu. Bu yüzden Kihyun bir süre düşündükten sonra onunla konuşma kararı aldı. Dizine dokunup onun ilgisini kendine çekerken samimi bir gülümseme vermişti.

Cold like ice •° JookyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin