SANALDAN REELE #Wattys2019 #TAMAMLANDI.

GÜNLERDEN TEMİZLİK

Çok yorucu bir hafta geçirdim. Gerek okul olsun gerek iş olsun fazlasıyla yoğundu. Bir yandan da kampa gidebilmek için projelerle gece yarılarına kadar uğraştım ancak ne yazık ki bitmediler ve ben sırf bu yüzden kampa gidemeyeceğim. Tabi bu duruma evdekiler seviniyor ama birazcık polyanna olup işe iyi yanından bakarsak, en azından önümde dinlenebileceğim bir hafta sonu var ve bu hafta çok çalışarak haftaya olan işleri bayağı bir hafiflettim. Tam kitabımı alıp da koltuğa yayıldığım sırada yanıma Kerem geldi.

'Damla bugün ayın 22'si'

'Yani?'

'Yani, bunu söylemeyi çok istemesem de temizlik günü.'

Ben dinlenemeyeceğim düşüncesini sindirmeye çalışırken, bunu duyan Osman atladı.

'Hiç havamda değilim.'

'Temizlik yapmanın havası mı olur' diyen Ceylin'e çok biliyorsun bakışı atıp karşımdaki koltuğa yayıldı. Her ayın başında takvimde bazı günleri işaretler, çok mühim bir işimiz yoksa o gün mutlaka tüm evi baştan aşağı temizlerdik. Hiçbirimiz istemesek de hepimiz yarım saat sonra salonda elimizde temizlik malzemeleriyle toplandık. Enes sehpaların üstündeki ıvır zıvırların tozunu alıp siliyor, Osman ve Emir koltukları çekiyor, Ceylin ise altlarını süpürüyordu. Fiko kütüphanedeki kitapları düzeltmekle ve rafları silmekle meşguldü. Ben de Keremle birlikte mutfağı temizliyordum. O sırada içerden Emir'in Osman'ın ve Ceylin'in bağrışları duyuldu.

' Yaa! Çeksene şu koltuğu sağa doğru'

'Salak mısın, sağa çekiyorum ya!'

'Orası sol mal'

'Senin solun benim sağım boş yapma da çek'

'Ceylin hızlı silsene kolum koptu kolum'

'Spora giden ben değilim, sizsiniz. Tutun bir zahmet'

'Bana bak çok konuşma şimdi üstüne bırakıveririm ha koltuğu'

'Lan sakın ezilirim'

'Seri ol Ceylin seri'

Kız haklıydı, ikisi de haftanın üç günü spora gidiyordu ama koltuğu iki dakika havada tutarken arıza çıkarıyorlardı. Onlar tam susmuştu ki bu sefer Enes başladı.

'Damlaa, televizyon ünitesinin raflarını silmesem de direk söküp atsak o kısmı?'

'Olmaz'

'Fazla ıvır zıvır var '

'Almasaydınız'

'Aldırtmasaydın'

'Sabrımı mı sınıyorsun Enes?'

'Asla'

Neyse ki mutfakta işimiz çabuk bitti de Keremle odalarımıza geçtik. Herkes kendi odasından sorumluydu ve eminim ki aramızda en yorulmayacak kişi Keremdi. Bu düzen takıntısı yüzünden odasında her şey yerli yerindeydi. Enesle aynı odayı paylaştıkları için onun da dağıtmasına izin vermiyordu ve bu konu hakkında oldukça titiz davranıyordu. Aldığı eşyayı yerine düzgünce koymadan asla ortalıkta bırakmazdı. Kısacası Osman'ın tam olarak zıttıydı. Benim odam ise dağınıklıkta rekor kırabilirdi. Kitaplarım masamın üzerinde olması gerekirken yatağımda, kıyafetlerim masamda, okuduğum kitaplar ise halıdaydı. Yaklaşık bir saat falan odada kalıp her yeri toparladım ve temizledim. Tam kendimi yatağımın üstüne atacakken Ceylin'in öfke dolu çığlıklarını duymamla kendimi salonda bulmam bir oldu. Saçları sırılsıklam olmuştu. Enes ise karşısında yere yatarcasına gülüyor, Fiko ise işini bitirmiş Enes'e 'işsiz misin?' bakışı atıyordu.