Sezen Aksu - Acıtmışım Canını Sevdikçe
Isınmıştık birlikte
Bu soğuk dünyada
Yıkıntılar arasında31
Kendimi hiçbir zaman tam olarak bir yere aitmiş gibi hissedemedim.
Bunun en büyük sebebi belki de annemdi. Annemle çok sık tartışırdık. Çok sık beni önemsemediğini düşünür, böyle hissederdim. Bu hayatımda bir eksiklik aynı zamanda kızgınlıktı. Bana kendimi yetersiz hissettiren ve bununla beraber annemden gün geçtikçe daha fazla uzaklaşmamı sağlayan bir durum vardı ortada. Aramızdaki ilişki iletişimden o kadar yoksundu ki bazen tek yaptığımız birbirimize bağırmak olurdu. Belki de bu yüzden, annemin beni pek de sevmediğini, istemediğini, başkalarına bana olan düşkünlüğünden çok daha büyük hislerle yaklaştığını düşündüm. Öyle olmayabilirdi belki ama ben her zaman öyleymiş gibi hissettim. Bu yüzden tüm lise hayatım boyunca aynı evin içinde birbirimizi yedik. Kavgasız geçen tek bir günümüz bile olmadı.
İşte bu yüzden, finallerimin bitişinin ertesi günü, artık tamamen eve dönmüşken ve annemle normal bir ebeveyn evlat gibi sakin ve bazı anlarda beklenmedik bir şekilde birbirimizle şakalaşarak yemek yaparken kendimi oldukça garip hissediyordum. Ve kendimi garip hissettiğim için kendi kendime kızıyordum. Bu normal olandı. Belki de o zamana dek ona çok yüklenmiştim. Durduk yere kavga çıkardığım binlerce an olmuştu. Şimdi her şeyi düzeltme vaktimdi, ikimizin de her şeyi düzeltme vaktiydi ve annem elinden gelen her şeyi yaparken ben garip hissetmemeliydim. Mutlu olmalı ve o anın tadını çıkartmalıydım.
Mutlu değildim. Ne o an orada, ne o evden dışarıda, ne tek başıma kaldığım yurt odamda, sınıfta, yolda yürürken, markette sıra beklerken, yemek yerken, çok güzel bir film izlerken, dünyanın en güzel şarkısını dinlerken, uyurken ya da uyanırken hiçbir zaman mutlu değildim. Kalbim paramparça olmayı bir an bile bırakmıyordu ve artık anlam veremiyordum, nereye kadar kırılabilirdi anlamıyordum, en küçük parçaya ne kadar kalmıştı bilmiyordum tek bildiğim artık dayanamadığımdı. Mutlu değildim ve acı çekiyordum. Asıl kötü olan ise etrafımdaki herkes bunun farkındaydı. Artık saklayabilecek gücü bile bulamıyordum kendime.
"Çorba gerçekten de harika kokuyor." Annem o günlerde her şey normalmiş gibi davranmak için resmen savaş veriyordu. "tadını düşünemiyorum bile, bunu babanının yaptığını herkesten saklayalım, kesinlikle ben yaptım. Şu domatesleri yıkayabilir misin?"
Birlikte yemek yapıyorduk, o sırada sırtı bana dönüktü, yüzünü tencereye çevirmişti. Bana dönmeden eliyle tezgahın üstünde duran domatesleri işaret etti. Göremeyeceğini bile bile kaşlarımı kaldırdım.
"Babam bu durumdan hoşlanmayacak."
"Ama ben hoşlanacağım, baban da bundan fazlasıyla hoşlanır."
Domatesleri yıkamak için hızla tezgahın başına geçtim. Annemse yaptığı tatlıyı dolaba yerleştirmek için tekrar bana doğru döndü ve son iki haftadır her seferinde olduğu gibi gözleri birkaç saniyeliğine üzerime kilitlendi. İstemeden yapsa da bunun olmasıyla gerildiğim acı bir gerçekti. Kendimi daha fazla tutamazdım.
"Alış artık anne."
Annem tekrar yüzünü başka bir tarafa çevirdi.
"Alıştım zaten. Saçların böyle de çok güzel."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beauty Behind Oh Sehun // sekai
FanfictionDedim: Siz sevgili oldunuz? Dedi: Yok, biz birbirimize belamızı sürmüşüz..