Bölüm 12

50 2 0
                                    

Aracı kullanan asker hemen aracı durdurdu. Bozkurt timi de araçtan indi. O sırada pusuda bekleyen teröristler ateşe başladılar. Bozkurt timi de misliyle karşılık veriyordu.  Teröristler hem sayı hemde mühimmat yönünden fazlaydılar.  Bozkurt timinin ise mühimmatı git gide azalıyordu. Çatışma devam ederken  teröristlerden biri füze fırlattı.  Murat Yüzbaşı bunu farkedip '' Füzee ! '' diye bağırdı.  Elerini başlarına siper edip yere yattılar.  Bu sıra da da füze patladı.  Murat Yüzbaşı :

Herkes iyi mi ?

İyiyiz.

Ama 1 kişiden ses gelmedi. Çağrı Yüzbaşı  yerde hareketsiz yatıyordu. Kulağından da kan geliyordu. Timib sıhhiyecisi Tufan Başçavuş Çağrı Yüzbaşı'nın yanına koştu.  Gerekli ilk yardımı yaptı.  Çatışma tüm hızıyla devam ediyordu. Tufan Başçavuş bir yandan ateş ediyor , bir yandan da Çağrı Yüzbaşı'yı  uyandırmaya çalışıyordu. Birkaç dakika sonunda Tufan Başçavuş'un çabaları sonuç verdi. Çağrı Yüzbaşı gözlerini araladı.

Tufan Başçvuş :

Komutanım iyi misiniz ?

Nee ? Ne diyorsun Tufan ? Bağır biraz.

Tufan Başçavuş be sefer bağırarak :

İyi misiniz komutanım ?  İyi misiniz ?

Haa. İyiyim de bizim kulak gitti galiba ya.

Geçecek komutanım merak etmeyin. Füzeden dolayı geçici bir işitme   azlığı yaşıyorsunuz. 

Çağrı Yüzbaşı Tufan Başçavuş'u başıyla onaylayıp yerden silahını aldı. Ateş etmeye başladı.

Veysel Albay  Oktay Paşa'ya durumu bildirip destek istemek için  Ali Teğmen'den  telsizi istedi.

Oktay Paşa :

Ne durumdasınız Veysel ?

İyi değiliz komutanım. Mühimmatımız çok az. Ne kadar dayanabiliriz bilmiyorum. Destek kuvvet lazım komutanım.

Hay Allah. Sınır dışındasınız destek göndermem çok zor. Ama sizi o çakal yuvasında bırakmayacağım. Ben kurtlarımı çakallara teslim etmeyeceğim albayım. Bedeli ne olursa olsun. Ben kurtlarımı çakallara teslim etmeyeceğim !

Emredersiniz komutanım.

Oktay Paşa  destek kuvvet göndermek için izin almaya çalışıyordu. Ama bu mümkün olmuyordu.  Sınır dışına helikopter uçuramayacaklarını  söylüyorlardı.  Özel kuvvetlerin en seçkin timi orada , çakallar sofrasındaydı.  Ondan oturup hiçbir şey yapmadan beklemesini istiyorlardı. Ama hayır o bunu yapamazdı. Bedeli ne olursa olsun kurtlarını oradan alacaktı. Hemen bir tim çıkardı.  Tim helikoptere bindi ve Bozkurt'un olduğu bölgeye doğru yola çıktı.  Oktay Paşa da operasyonu takip etmek için harekat merkezine geçti. Oktay Paşa'nın postası Ömer kapıyı çalıp içeri girdi. Elinde açık kahverengi büyükçe bir zarf vardı. Oktay Paşa'ya uzatarak :

Komutanım bu size.

Tamam oğlum çıkabilirsin.

Zarfı açtı. Bu gönderdiği 2. time ait göreve kendi istekleriyle gittiklerini ve tüm mesuliyetin kendilerinin olduğuna dair dilekçelerdi. Oktay Paşa'nın gözleri doldu. Askerleriyle hep gurur duyardı.  Ama şimdi  daha çok gurur duymuştu. Onlar ateşin ortasına giderken bile komutanlarını düşünmüşlerdi.


Bozkurt timinin mühimmatları tükenmişti. Elerinde bir tek çakıları kalmıştı.  Veysel Albay söze başladı :

Bozkurt timi. Çocuklar. Belki de bu sizinle son konuşmamız , son anlarımız. Sizin komutanınız olmaktan hep gurur duydum.  Sizinle şu dağda omuz omuza çarpışmayı hiçbir eğlenceye değişmem. İyiki sizin gibi damların , sizin gibi kadınların komutanı olmuşum. Sizinle olmak da şerefti ölmek de şeref. Hakkınızı helal edin. 

Helal olsun komutanım !

Teröristler saldırmak için sabahı bekliyorlardı. Sabaha uyku bastıracaktı. Mühimmat da yoktu zaten Bozkurt  timinde. Onları böyle alt edebileceklerini düşünüyorlardı. Ama yanılıyorlardı.  Bozkurt timi her şeydenönce bir Türk'tü. Türkler canını verir de vatanını vermez.  Birine esir olmaz , vatanlarına feda olurlar. Bilirsiniz ki tarihte kurtlar Türklerin simgesi olmuştur. Kurtlar evcilleştirilemeyen tek hayvan türüdür.  Hiç kimsenin emri altına girmezler. Bu yüzden Türkler hep kurtlara benzetilmiştir. Kurtlar hiçbir zaman köpek olmadılar. Olmayacaklardır.

Silah sesleri duyulmaya başladı. Teröristler bir bir yere düşüyorlardı. İşte kurtlar sürünün diğer kurtlarını çakallardan kurtarmaya gelmişti. Teröristlerin hepsini öldürmüşler ,  bir tek Hogir'i sağ  ele geçirmişlerdi.  Bozkurt timinin yanına geldiler. Timin başında Umut Yüzbaşı vardı. Veysel Albay Umut Yüzbaşı'ya gülümseyerek dönüp :

Yüzbaşım siz nereden çıktınız ?  Siz hep demez misiniz komutanım ? Biz her yerden çıkarız.

Haklısın yüzbaşım. Biz her yerden çıkarız.


FEDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin