Bölüm 21

8.6K 1.2K 685
                                    



Mihera'nın Anlatımından

Biz kötü olabilir miydik?

Asıl kötü olan bizlerin olması mümkün müydü?

"Jaehyun?"

Kucağımda Mikook'la beraber oturuyordum, bu hayvan aşırı derecede sevimliydi fakat koltuğun kenarını kemirmiş olması beni şoka uğratıyordu.

"Jaehyun mu? Sen bana böyle seslenmezsin."

Bana yeni yeni eklenen insani özellikler yüzünden kafam allak bullaktı ve dün hiç uyuyamamıştım. "Biliyor musun, Jungkook gerçekten çok iyi biri."

Jae oflayarak kafama doğru yastık fırlatmaya yeltenince dudaklarımı aşağıya sarkıttım. Sanırım yine ağlayacaktım ve sürekli olarak burnum akıyordu.

"Mihera, tek bir göz yaşı daha dökersen seni gerçekten terk edeceğim." Beni terk mi edecekti? Terk etmeyeceğini bilsem bile zoruma gittiği için ağlamaya başladım, gerçekten elimde değildi.

"Çıldıracağım, ağlama."
Yanıma gelip kolunu omzuma attı ve saçlarımın arasına minik bir öpücük bıraktı. Böyle yaptığı zaman rahatlıyordum fakat ağlamamı dindirmek için yeterli gelmiyordu.

"Jungkook iyi biri ve onu nasıl öldüreceğimi bilmiyorum."

Jae bu konuya çok sinirleniyordu ama bu sefer fazla tepki göstermeyerek beni şaşırtmıştı. "Duygusallaşıyorsun, bizim olaya böyle bakmamamız gerekiyor. Jungkook güçlerini bilseydi seni gözünü kırpmadan öldürürdü Mihera."

Bunu biliyordum ama yine de ona üzülen tarafım an itibariyle daha ağır basıyordu. "Bana gidip bir tavşan aldı ve dün tacize uğradım sandığı için kafayı yemek üzereydi."

Jae tavşan meselesini biliyordu ama taciz konusunu daha anlatmamıştım. Kafasını kafamın üstünden çekip suratıma baktığında, sinirli göründüğünü rahatça ayırt edebiliyordum.

"Tacize uğradığını mı sandı?" Of, gerçekten kıstığı gözleriyle korkunç görünüyordu.

"Evet, birinin bana zarar verdiğini düşündü ve senin hiçbir şey yapmamış olman onu çileden çıkarttı. Sanırım senden hoşlanmıyor."

Jae'nin gözlerindeki renk biraz koyulaşır gibi olmuş, derince alıp verdiği nefes yüzüme çarpmıştı. "Biri sana dokunacak ve ben hiçbir şey yapmayacağım öyle mi? Belasını bile sikerim."

Göz devirdim ve kafamı tekrar omzuna yasladım. "Ne o? Dünyalılara özenip küfür etmeye mi başladın? Komik."

Kenardaki peçeteyi alıp burnumu sildim ve gözyaşlarımı tutmaya çalıştım. Ji Eun ağlamaktan nefret ettiğini söylediğinde ona acımıştım, şimdi ise başıma gelmişti.

"Bu konuyu kapat, Jungkook'un ne hissettiğini hala bilmiyor musun?"

"Hayır, bana bu kadar iyi davranmasına rağmen kalbinde küçücük bir yerim bile yok. Mutluluğunu içimde hissedemiyorum, sanırım soğuk biri."

Jae kolumu sıvazladı ve burnumu çektiğim için benden biraz uzaklaştı. Harika, çok mu vasat görünüyordum ki?

"Ona sarılmayı dene Mihi, uygun zamanı ayarlayacaksın ve sarıldığın an sana duygularını açmasını bekleyeceksin. Çok kolay, kendini bu kadar kasmana gerek yok. Ayrıca sen hasta olmuşsun ve tam Lisa'yı öpmeye bu kadar yaklaşmışken yakınında olmak istemiyorum."

Vay be, resmen beni koltukta bir başıma bırakıp karşıma geçmişti. Lisa iyi hoştu ama bir ben etmemesi lazımdı, biz çocukluğumuzdan beri beraberdik!

Elyora | JJK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin