Mihera'dan
...Beni sevmiyordu.
Onu öpüyordum, bana dokunuyordu, evime geliyordu, beraber uyuyorduk.
Beni seviyor gibi davranıyordu. Ama sadece öyle davrandığını emindim, çünkü onu okuyamıyordum.
Çalan telefonumu umursamadan dersten çıktım ve kantine doğru yürümeye başladım. İki gündür beni aramamıştı ve derse gelmiyordu. Artık umudumu yitirmek üzereydim, aramızın düzelmesi için yapacak tek bir girişimim kalmamıştı.
Çünkü aramız zaten olabilecek en iyi halindeydi. Üstelik zamanım da azalıyordu.
Jae'yle konu üzerinde uzunca konuşmuş ve Elyora'ya gidip, konuyu topluluğa bildirmesi gerektiği konusunda anlaşmıştık. Bense beklemedeydim. Sadece bana verilmiş olan bu şansı kaybedeceğimi düşünmeye başlamıştım.
Kantinden içeri girdim ve bana dönen bakışları göz ardı ederek, su almak için dolaba yöneldim. Tam o sırada adımın seslenildiğini duyarak kafamı kaldırmıştım.
Jimin bana sesleniyordu ve Jungkook masadaki kızlarla gülüşerek konuşuyordu.
Kızlarla benim görebileceğim bir ortamdaydı ve derse girip beni görmek yerine burada onlarla olmayı tercih etmişti demek ki.
İçimdeki yükselen duyguları geri plana atmaya çalıştım ve sinirden titreyen ellerimi birbirine kenetledim. Onlara yürümeye başladığımda bile Jungkook'un dikkatini çekememiştim.
Masanın yanına gelip onlara baktığımda nihayet beni gördü ve yüzündeki gülümseme önce genişledi, sonra eskisinden de solgun bir şekil aldı.
Beni gördüğüne sevinmişti ama bunu saklamaya çalışıyor gibiydi.
"Merhaba."
"Otursana, kantinde biraz havamız olur." Jimin'in beni övmesiyle hafifçe gülümsedim ve Jungkook'un yanındaki boş sandalyeye yerleştim. Az önce gülüşerek konuştuğu kız ise tam karşısında oturuyordu.
"Bizim kızlarla tanış Mihera, eminim iyi anlaşırsınız." Tae konuşup, yanındaki kızın yanağına öpücük bıraktı. Sevgilisi olduğunu çok net anlamıştım ve bu bana tatlı gözükmüştü.
"Ben Hana."
"Merhaba, ben de Soo Min."
Kızlara gülümsedim ve en içten şekilde kendimi tanıttım. Her şey normal gözüküyordu ve kızlar gerçekten çok tatlıydı. "Hangi bölümdesin Mihera?"
Adının Soo Min olduğunu öğrendiğim kız bana yöneldiğinde kısaca "Mimarlık" demiştim. Onların aksine ben çok samimi davranmıyordum.
"Jungkookla aynı sınıftasınız o zaman?" Kafamı salladım ve göz ucuyla Jungkook'a baktım. Asla bana bakmıyordu, sanki bir yabancıymışım gibi bana surat yapıyor olması can sıkıcı olmaya başlamıştı.
"Yalnız şu an kantindeki tüm erkekler bizim yerimizde olmak istiyor. Baksanıza." Jimin insanlara baktığında pek ilgilenemedim, aklım sadece Jungkook'ta takılıydı.
Sohbet onların arasında koyulaşırken, bana sorulan sorulara cevap veriyordum ve onlar bir şey demezse asla konuşmuyordum. Üstelik sinirlerim aşırı derecede bozulmuştu çünkü Hana denen kız düpedüz Soo Min'i Jungkook'a ayarlamaya çalışıyor gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elyora | JJK ✓
Fanfiction"Hiç kolay olmayacak." Erkek olan iç çekerek konuştuğunda, kız en yakın arkadaşının sesindeki hüzün içinde boğulduğunu hissetti. Kolay olmayacaktı ama bir kere kaderleri yazılmıştı. Birleşen yolları ayıramazlardı, kaderin düğümlerini çözmeye onlar...