Bölüm 12

160 7 0
                                    

'' Tamam. Tamam, lütfen gidelim. ''

Nefesleri sıklaşmış vücudu kasılmıştı. Elini elimin üstüne koyup bir süre beklemişti. Heyecandan güm güm atan kalbim ile durmuştum.Sonra bir anda elimi bırakmıştı. Bedenini kollarımdan ayırmıştı.O an sanki bir kara deliğe doğru ilerlemiştim. Koca bir boşluğun içinde hissetmiştim kendimi ondan ayrılınca. Bu hisle birlikte sakinleşmiş ve hiç konuşmadan düşünmeye başlamıştım. Sonrasında son sürat otele gelmiştik. Onunla bir daha karşılaşmaktan korksam da kendime açtığım savaşta galip gelip sargı bulup onun odasının yolunu tuttum. Kapısını çaldım. Çok beklemeden kapının açılışı ile heyecanımı ve korkumu bastırmaya çalıştım.

Evet içimde bir korku hissediyordum. Bu korkunun sebebi onu böyle gördükten sonra içimdeki her şeyi ortaya döküp bu ağırlıktan kurtulma isteğimden kaynaklanıyordu. Ona bağırıp çağırıp sorgulamak istiyordum. Şu anda bu halde olmamın sebebi sensin, senin yüzünden ağladım,bunu bildiğin ve vicdan azabı çektiğin için yumrukladın o taşı değil mi diye sormak istiyordum. Ama yapmayacaktım. Bugün aramıza bir çukur daha kazılmıştı. Aramızdaki mesafe git gide artıyordu. Ama artık savaşmayacaktım. Her şeyi oluruna bırakmaya karar vermiştim az önce. Artık bitecekse de bitsin istiyordum aramızdaki bu saçma durum.

Batuhan gelenin ben olduğumdan emin gibi hiç bakmadan tekrar yerine geçti. Camın önündeki koltuğuna oturdu , elinde sigarası ile bana hiç bakmadı. Elini hiç umursamamıştı. Eli hala daha kanlı bir şekilde dururken o sigarasını içine çekmeye devam etti. Sustum. Yüzüne hiç bakmadım sonrasında. İstemedim çünkü.İlk defa böyle bir his içerisindeydim ama artık onu görmek dahi istemiyordum. Mecburi bir beraberliğimiz vardı ve o da bitince aramızda hiçbir şey kalmayacaktı.

Yavaşça yanına yaklaştım ve elini elime aldım. İstemsizce yüzümü buruşturmuştum. Eklem yerleri morarmaya yüz tutmuştu. Keşke içimde bu insana özgü duygular olmasaydı dedim. Şuan burada olmamalıydım. Ama bu sondu. Artık kendime çeki düzen verecektim.

Hızla elini çekince bakışlarımı yüzüne çevirdim. Sinirlerim tepeme çoktan ulaşmıştı. Elindeki sigarayı hırsla çekip masada söndürmüştüm. Kıpkırmızı gözlerini bana çevirince bir iki adım uzaklaşıp bağırmaya başladım.

'' Bırak artık şunu! ''

Oturduğu yerden kalkmış, sinirlendiği zamanlarda yaptığı gibi saçlarını karıştırmaya başlamıştı.

'' Sanane ulan! Sanane! Bırak artık şu acıyan oyunlarını! ''

Elimi farkında olmadan yumruk yapmıştım.

'' Oyun mu? Oyun oynamayı en iyi sen beceriyorsun! ''

Elimi ağzıma götürdüm.

'Sus artık Deniz.'

'' Defolup gidelim artık İstanbul'a. Zeynep bizimle kafa buluyor. ''

Yutkundum.

'' Sen defol git. Ben yolumdan dönmem. ''

Arkamı dönüp hızla odadan çıkmak için yürümeye başladım. Batuhan sinirle kahkaha attı.

'' Yolundan dönmez misin? Sen mi? ''

Arkama dönmeden ben de sinir dolu bir kahkaha savurdum.

'' Herkesi kendin sanma Batuhan! ''

Sonrasında odama geçip kapıyı sertçe kapattım.

Aklım ve kalbim bir savaşa tutuşmuşlardı. Kafam o kadar karışıktı ki. Telefonumu cebimden çıkarttım ve düşünürken bana yardımcı olacak bir şarkı açtım.

YARIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin