Yetim Üvey Kardeşim//Bangtan Sonyeondan

"Seni dinliyoruz?"

Hyun-Ah 'Dan

Uyandığımda ilk saate bakıp sonra yataktan kalkıp duş aldım elbiselerimi giyip aşağı indim aşağı da o tatlış kadın yine gülümsemişti ben de ona gülümseyip masaya oturdum kadına elimle işaretler yaptım yani Adın ne

Tatlış kadın:"Adım Park Min-Jae Tatlım"

Elimle kalp yapıp gösterdim Bayan Min jae de aynısını yapıp bana gönderdi kalbini nedense onu sevmeye başladım kanım çabuk ısınmıştı yemeklerimizi yemiştik Namjoon çoktan gitmişti bana ne Allah Allah otobüslere binmeye korkuyordum çünkü her an kaza yapacakmışız gibi oluyordum yanımda biri olmaz ise asla arabalara binemezdim asla okula geldiğimde sınıfa girdim Sohyun un yanına gidip oturdum bu arda Namjoon ve bir kaç arkadaşı bizim sınıfta idi

O sırada önümüzdeki sırada bir hareketlenme hissetmemiz ile o tarafa baktık bir çocuk bize bakarak gülüyordu şimdi ağzının üstüne bir tane geçireceğim bak bakayım o zaman güle biliyor musun

X:"Merhaba bayanlar"

Sinirlenmemeli idim yoksa bu çocuk benim elimde kalır idi kafamı yan çevirip çocuğa kötü kötü baktım kulağımdaki cihazı çıkartıp çantama koydum böylelikle bana bulaşmayacak tı ama ne yazık ki çocuğun elini yanağımda hissetmemle sinirlerim tavan yapmıştı elimi kaldırıp elini yanağımdan kaldıracaktım ki biri benden önce davranıp çocuğun elini tutup ters çevirdi bu He Chan dı işte benim kardeşim be çocuğu bıraktığında hızla sınıftan çıkıp gitti bizim hoca hasta oluğu için dersimiz boştu

Çantamdan kağıt kalem çıkartım resim çizmeye başladım resim yeteneğim iyiydi

Basit ti ama güzel olmuştu o kadar çok dalmıştım ki zilin sesini bile duymamıştım bu ders sanırım Beden eğitimi idi eşyalarımı toplayıp çantama koydum cihazımı da alıp kulağıma taktım dolabımdan eşofmanları mı alıp soyunma odasına gittim

Üstümü Giyip soyunma odasından çıktım Sohyun kapıda beni bekliyordu yanına gidip koluna girdim Bahçeye gittiğimizde herkes sıra olmuş bekliyordu bizde gidip sıra olduk haca geldiğinde ikişerli sıra olmamızı söyledi kızlardan ben öndeydim erkeklerden ise Namjoon öndeydi ve koşmaya başladık 1. turu bitirmiştik  2. turda saçlarım terden alnıma yapışmıştı sıcağın altında koşu yapıyorduk  göz ucuyla Namjoona baktım onun da terden alnına yapışmıştı saçları bana baktığında önüme döndüm 3. tur ve en son turdu sonra serbesttik canım Basketbol oynamak istiyordu sonunda bitmişti Sohyun un kolundan tutup hocanın yanına gittik Sohyun a basket potasını gösterdim 

Sohyun:"Hocam Basketbol topu ala bilir miyiz?"

Beden Hocası:"Siz mi oynayacaksınız"

Kafamı salladım  haca bize anahtarları verdi bizde içeriden top çıkartarak Basketbol sahasına gittik Arkadan Taemin in sesini duyduk 

Taemin:"Bizsiz mi oynayacaksınız..Aaa ayıp ama bizsiz oynayacaklar bunlar"

 Arkamızı döndüğümüzde He Chan ve Minmin vardı ayrılmaz Üçlü duruyordu karşımıza ee bir kişi eksikti birisini almamız gerekti etrafıma baktım herkes kendi arkadaşları ile oyun oynuyordu  gözüme Bankta oturan 7 li takıldı oyunu kurallarına göre oynayacaktık yanlarına gidip birisinin kolundan tutuğum gibi Potaya getirdim

Adını bilmediğim Çocuk:"Sana oynayacağım diye bir şey demedim ne hakla beni buraya getiriyorsun"

Sohyun:"Boşa onunla konuşma cevap veremez sana"

Adını bilmediğim Çocuk:"Neden? Dilsiz mi?"

He Chan:"Evet Suga Dilsiz..Bana öyle bakma gerçekten konuşamıyor ve duyamıyor"

Suga:"Ow neyse ne ben oynamıyorum hem siz kızsınız ne anlarsınız ki Basketbol oynamaktan"

'Ne mi anlarız ah cidden beni ciddiye almıyorsunuz ya görürsün sen kaybet te aklın başına gelsin biraz'

Minmini kolundan çekip bizim grupta olmasını sağladım

Taemin:"Diyor ki Minhyuk onlarda Sen de bizdesin Suga"

Oyuna başlamıştık şimdilik onlar yeniyordu minmine işaret verdim artık yenilmeyecek tik He Chan anlamış olacak ki

He Chan:"Yandık"

Hızla Suga 'nın elindeki topu alıp Sohyun a fırlattım Sohyun topu sektirerek Minmine Attı Taemin Minhyuk u sıkıştırdığı için Topu bana attı

Minmin:"Hyun-ah!"

Topu tutup sektirerek topu Potaya attım girdiğinde biz 15 olmuştuk onlar ise 16 idi böyle devam eti hiç basket attırmaları na izin vermedik ve sonunda maç bitmiş biz kazanmıştık

Sohyun:"Ne oldu çok hevesliydiniz kazanmaya"

Tavşana benzeyen çocuk:"Yoongi Hyung bir kıza yenildiğine inanamıyorum"

Suga:"Kes sesini velet"

Sohyun:"ne oldu.Yediremedin mi?"

Suga:"bana bak kızım bulaşma bana"

Sohyun:"Ne yaparsın"

Suga:"Bir maç yaptık diye hemen havalara girme elimde kalırsın"

Kafamı aşağı yukarı sallayıp alayla gülümsedim elimle işaretleri yaptım gerçekten artık bu dilsiz oyunundan da sıkılmıştım artık

Taemin:"Sende onun elinde kalmayasın seni oyuna aldık diye kendini bir şey zannetme elimde olsa almazdım kazanamayınca atar yapma dedi"

Namjoon:"Tamam okul içerisindeyiz kavga etmeyin.Şimdi oyunuz bitti ise topu bize verin"

Elimdeki topu ona inat arkama attım sonra okulu ektik çünkü canım ders mers işlemek istemiyordu artık istediğim gibi konuşacaktım

"Size bir şey söylemem gerek"

Sohyun:"Seni dinliyoruz?"

"Benim üvey bir kardeşim var"

Taemin:"Kim?"

"Kim Namjoon"

Sohyun:"Yok artık sendeki şansa bak benim de aç bir üvey kardeşim var evdeki her şeyi yiyip bitiriyor"

"Kim?"

Sohyun:"Kim Seok-Jin Namjoon un grubun da diğer üyelerin adı ne?"

He Chan:"Suga nın  velet dediği çocuk Jeon Jungkook 17 yaşında ailesi varlıklı Küçük boylu olan Park Jimin 18 yaşında Uzun boylu olan Kim Taehyung 18 yaşında şu hep gülümseyen çocuk ta Jung Heseok 19 yaşında  namjoon ise 19 yaşında "

"Peki ya o "

He Chan:"Aslında Jin J-Hope Namjoon ve Suga 20 yaşındalar"

"Nasıl yani"

Minmin:"Ya kızı kandırmayın o dördü 19.5 yaşında"

"Ya seni var ya He Chan gel buraya"

Gülüyorduk eğleniyorduk tekrar bir araya gelmiştik o anda bir gürültü duyduk başımı oraya çevirdiğimde bir araba ve otobüs çarpışmıştı ve arabanın önünden dumanlar çıkıyordu ağlama sesi doldu kulaklarıma gözüme yine o görüntüler gelmişti ..

BURADA KESTİĞİM İÇİN ÜZGÜNÜM İYİ OKUMALAR