*Bir yıl sonra*
Sevgilim,
Sevgilim dedim ama seninle asla bu konuma gelemedik. Sen hep sevgiliydin benim için, ama sevgilim olamadın.
Sen, sen olduğun için benim hayatımdaydın; bense seni sevdiğim için hayatına girdim. Sen benim için hep vardın, bense senin için sonradan geldim. Şimdiyse ilk giden sensin.
Hatırlıyor musun, sana varlığına alışamadığımı söylemiştim? Hala alışamadım. Şimdi de yoksun. Yokluğuna alışabilmem için önce varlığına alışmam şart mı? Boşversene saçmaladım yine.
Saçlarıma dokunmak hep hoşuna gidiyordu onlardan bir tutam sana yollasam mutlu olur musun, yoksa benden daha çok mu nefret edersin?
Keşke giderken her yere izini bırakmasaydın. Yanlış anlama, sana asla kızmıyorum. Ama sevmekten vazgeçemiyorum lütfen bana darılma.
En başında seni sevmeye hakkım olmadığını söylemiştin. Biliyor musun, haklı olduğunu şimdi anlıyorum.
Sana yıldızların altında, ilk veda edenin kim olacağını sormuştum; sen de böyle bir şeyin olmayacağını söylemiştin. Yine haklıydın aramızda bir veda bile olmadı.
Vedana özlem duymaya hakkım var mı bilmiyorum. Ama bir öpücük değil, bir nefes yeterdi bana. Bir kere kalbinin attığına şahit olsaydım yeterdi. Son defamız olsa yeterdi.
Biz, hiç diğer çiftler gibi kim daha çok seviyor yarışına girmedik. Galiba sebebi cevabını çoktan biliyor olmamızdı. Ama sana bunun için kızmıyorum, sonuçta senin için sonradan gelen bendim.
Her seni seviyorum diye fısıldayışında tüylerim diken diken olurdu. Şu an sıcak nefesini boynumda hisseder gibi oldum. Bunun için bana kızmıyorsundur umarım.
Sana bağlanmamamı söylemiştin ama çok geç kalmıştın ben sana çoktan bağlanmıştım.
Şimdi düşünüyorum da sen bana başından beri her şeyi anlatmışsın. Sadece ben bunu göremeyecek kadar seviyordum seni.
Doğrusu bunların hepsini kabullenmek çok zamanımı aldı.
Bana neden "Hazza" dediğini hiç sormadım. Çünkü büyüsünün gitmesinden korktum. Sebebini asla öğrenmek istemiyorum.
Haksızlık yapmayacağım, hayatımın en güzel zamanlarını yaşattın bana. Bunun için teşekkür ederim ama kırgınım işte. Bana en güzel anıları sen verdin, ama senin bir anıya dönüşmeni istemiyorum. Lütfen sana tutunmama izin ver. Lütfen...
Yoruldum, ilk başta seni bulmak istedim. Bana son kez sarılmanı istedim. Sonra aramaktan vazgeçtim, belli ki beni istemiyordun. Çünkü istesen hiç gitmezdin.
Gökyüzüne bakıyorum. Ve gökyüzü artık bize ait değil. Sen gidince aramızdaki mesafeyi gökyüzüyle doldurmayı denedim ama dayanamadı, o da dağıldı.
Güneş yarın ne yazık ki yeniden doğacak ve ben yine sizin sokaktan geçeceğim. Güneş batınca artık bize ait olmayan yıldızlara bakacağım. Baktığım yıldızı senin de görmeni isteyeceğim. Aynı anda, aynı yıldıza bakmayı dileyeceğim.Olmayacağını bile bile...
Lütfen benden nefret etme. İstersen bir daha adını bile söylemem, şarkılarımızı dinlemem ama lütfen nefret etme.
En başından beri seni sevdiğimi haykırıyordum, sadece bunu dilimle değil gözlerimle yapıyordum.
Ama anladım ki sen haykırışlarımın hiç birini duymamışsın.
Senin için sevgili olamayan...
H.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE GLANCES
Fanfiction"Başından beri seni sevdiğimi haykırıyordum, sadece bunu dilimle değil gözlerimle yapıyordum."