Chapter 16 ~ Cat Play?

4.1K 332 517
                                    

"Lou." Alfa yavaşça yastığına sarılmış uyuyan Omeganın yüzünü okşadı. Louis yavaşça yerinde kıpırdanıp yastığına daha sıkı sarıldı. "Louu." Saçlarını karıştırıp uykusunu açmaya çalıştı. Aslında bunu yapmasına gerek yoktu ama okula gitmeden gökyüzüne bakmak ve güneşi görmek istiyordu.

Omega rahatsızca yerinde kıpırdanıp belli belirsiz "Neğ?" diye homurdandı. Harry güzelliğine gülümseyip Omeganın aralık ve uyumaktan pofuduk duran dudaklarına yumuşacık bir öpücük bırakıp tek gözünü açmasına sebep oldu. "Üstünü değiştirmen için kıyafet ve duş alman için şampuanlarını getirdim. Bir de sandviç yaptım yanında duruyor uyanınca yersin. Numaramı da telefonuna kaydettim yazabilirsin bir sorun olursa."

Omega kafasını hafifçe sallayıp gözünü tekrar kapattı. "İyi... dersler." Uykulu olduğu ve ayılmadığı için kelimeleri arasında duraklamıştı. Harry uykulu haline tekrar gülümseyip yanağını öptü. Uyandıktan sonra 20 dakika yüzünü izleyip minik detaylarının bile ne kadar güzel olduğunu düşünmüştü zaten. Sonra da evine gidip duş almış ve Omegasına ihtiyacı olabilecek şeyleri getirmek için onun evine gitmişti.

Açılan üstüne ince örtüyü güzelce örtüp alnını öperken saçlarını kokladıktan sonra geldiği gibi yine pencereden çıktı Alfa. Oda en azından çok yüksek bir katta değildi de tırmanabiliyordu.

Louis birkaç saat sonra uykusunu almış bir şekilde uyandığında gözlerini ovuşturarak esneyip gözlerini kırpıştırarak odaya baktı. Harry hangi cehennemdeydi? Okula gittiğini hatırlayınca kaşlarını gevşetip yanına döndü. Yatağın boyundaki kırık beyaz komodinin üstünde streç filme sarılmış büyük bir sandviç ve kutu süt vardı. Yanında da minik bir not ve telefonu duruyordu.

Uykulu uykulu gülümseyerek notu alıp okudu. "Bebek miyim ben süt ne dediğini duyar gibiyim. Çay getirseydim soğurdu, içemezdin. Kate'in numarası da telefonunda var onu söylemeyi unuttum sabah. Onu da çağırabilirsin. Afiyet olsun. XXX -H" Omega "Aptal." diye söylenip yastığını düzelterek kendini yatağa attı. Hâlâ salak salak gülümsüyordu.

Ellerini istemsizce dudaklarına götürüp sırıtan dudaklarında parmaklarını gezdirdi. Harry onu gerçekten öpmüştü! Hem de defalarca! Tepinerek ağlamamak için zor tutuyordu kendisini. O varken sürekli laf sokmak zorunda hissediyordu ama yalnızken istediği kadar delirebilirdi. "Tanrım geriye kalan 2 gram aklımı koru. Gidiyorum ben."

Harry'i öpmek... nasıl dese bilemiyordu. Çok tatlı bir histi. İç organları gıdıklanarak yer değiştiriyor gibi hissediyordu bir süreliğine. Dudakları yumuşacık ve sıcaktı Alfanın. Ayrıca çok doğru hissettiriyorlardı.

Sırıtarak üstündekini kafasına kadar çekip gece olanları düşündü. Çocuğa sadece bakarak sertleşmişti resmen. Ve defalarca duygulu bir şekilde öpüşmüşlerdi. Louis asla bundan bu kadar keyif alacağını düşünmezdi. Çünkü bilirsiniz, öpüşmek sadece yüzlerce bakterinin birbirinize bulaşmasıydı. Ve Louis kabullenmeye hazır olmasa da daha fazlasını istiyordu.

Gülümsemekten gözleri ışıldıyordu resmen. Gülümseyerek telefonunu alıp bildirim panosunda Harry'den gelmiş 7 mesajı görüp daha da gülümsedi. Adını görmek bile midesinin kasılmasına sebep olmuştu. Ve artık bunun nefretten falan olmadığına gayet emindi.

Harry Styles: Selam Louis. Harry ben. Gerçi numaramı kaydetmiştim.

Omega Alfanın aptallığına hafifçe gülüp kayıtlı ismi değiştirmek için düzenleme tuşuna tıkladı.

Premses: Sandvicin iyice yumuşamasın uyanınca direkt ye.

Okuduğu mesajla daha da sırıtıp telefonu komodine bırakarak sandvicini yarıya kadar açıp ısırdı. Elleri kirlenmesin diye yarıya kadar açmıştı. Bir elinde sandviçi varken diğerine telefonu aldı.

Always You [LS]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin