Always You [LS]

Chapter 25 ~ Slave

Harry kapıyı çarptığı gibi yataktaki Louis'nin üstüne tırmanıp bacaklarını ve kollarını iki yanına koyarak onu altına hapsetmişti. "Harry ne ya-" Alfa onun konuşmasına izin vermeden dudaklarına yapışmıştı. Louis onun sert öpücüğüne yine de karşılık verirken Harry alt dudağını sertçe dişlemeye başladığında ellerini Alfanın göğsüne koyup itmişti.

Harry kararmış gözleriyle geri çekildiğinde Louis nefes nefese kaşlarını çatmıştı. "İsa aşkına! Derdin ne senin?" Alfa sinirle gülüp onun üstüne oturdu. "Az önce babamı ve büyükleri beni sürmek yerine senin bir hafta kölen olmama ikna ettin. Ayrıca o siktiğimin nişanlın olacak Alfası seni benim gözümün içine bakarak öpüyor ne zaman öpse! Sakin mi kalmalıydım?!"

Harry sinirle solurken Louis kaşlarını gevşetip göz devirdi. "Harry bir hafta benimle kalacaksın işte. Zayn ve Liam'ın olayına nasıl yardım edebilirdik başka?" Alfanın gözleri hatırladığı şeyle daha başka bir sinirle parlamıştı.

Zayn önceki gün kıpkırmızı, ağlamaktan şişmiş gözleriyle Harry'i görmeye gelmiş ve ikisini tam öpüşmek üzereyken yakalamıştı. Louis'nin uyanık olduğunu ve onların halini görse de ilk yaptığı titrek bir sesle "Liam çok garip davranıyor." demek olmuştu. İkisi de tek kaşlarını kaldırmış bakarken yatağın yanındaki koltuğa hızla ilerleyip oflayarak oturmuştu.

"Liam'la birlikte olduk ve her şey çok güzeldi, defalarca nasıl hissettiğimi sordu. Beni eve kadar bıraktı, her şey gerçekten çok güzeldi. Benden istediğini alıp bıraktığını sanmıyorum." Zayn kaşları çatılı, kendince açıklamaya çalışıp Liam'ı korumaya çalışırken Louis kalbinin düştüğünü düşünmüştü. Öyle bir şey olduysa çok suçlu hissederdi. Ama Liam öyle bir şey yapmazdı ki?

"4 gündür aramalarım direkt meşgule düşüyor. Evine gittiğimde de annesi mahçup bir tavırla o Cheryl denen kadınla dışarı çıktıklarını söyledi." Zayn bir anda ağlamaya başladığında ikisi de olayın ciddiyetini kavramış ve dikleşip tam olarak ne olduğunu sormuşlardı.

Liam kesinlikle bir aile dostu için kızgınlığını birlikte geçirdiği sevgilisiyle konuşmayacak birisi değildi. Buna Louis de Zayn de emindi. Liam'ı parçalara ayırmak isteyen tek Harry'di. "Sorun ne anlamıyorum..." Zayn iç çekip burnunu çektiğinde Louis ve Harry çoktan ayakları yataktan sarkacak şekilde oturmuş, Zayn'in tüm anlattıklarını dikkatle dinlemişlerdi.

Louis Zayn'e hak verip teselli etmiş; Harry ise Alfaların böyle olduğunu, Liam'ın klasik bir yavşak olduğunu ve onu öldüreceğini söylemişti tüm gün. Louis'nin de o günü Harry'i boğazlama isteğiyle geçmişti. En son 'Sen de Alfa değil misin? Hepiniz aynı boksanız sen de mi istediğini sikip bırakan bir yavşaksın?!' diye bağırmıştı. Louis'nin sabrı taşarak bağırması sonucu Harry de oturup mantıklı bir açıklama bulmaya çalışmıştı.

Bugün büyüklerle beraber Zayn ve Liam da geldiğinde ise Liam'da garip bir şeyler olduğuna emin olmuşlardı. Liam Zayn'in suratına bile bakmıyor, baktığındaysa nefretle gözlerini çeviriyordu. Esmer Beta tüm sabah ağlamamak için kendisini sıkmıştı. Louis onun elinin sürekli boynundaki yeni dövmede olduğunu görmüştü. Liam'ın sevgisinin gerçekliğini gösteren o ize tutunmak istiyor gibiydi.

Harry Louis'nin oyunculuk yeteneğine gerçekten saygı duymuştu. Bir ara gerçekten kendisi bile acıdan hareket edemediğine inanıp kötü hissetmişti. Herkesi yardıma ihtiyacı olduğuna ve bir Alfanın bir Omegaya kölelik yapmasının ona onur kırıcı bir ceza olacağına ikna etmişti. Şuan kölesi tarafından zorla öpülmesi hariç plan tamamdı.

"Liam'a ne oldu sence?" Louis umutsuzca omuzlarını kaldırıp dudağını büzdü. "Emin ol bilmiyorum. Ben ne zaman çıkacağım buradan?" Louis'nin annesi ve Harry'nin babası taburcu işlemlerini hallediyordu. Harry tüm hastane masraflarını kendisi üstlenmişti. Louis'yi hastanelik eden kendisiydi. "Annen gelsin çıkarız. Ben halimden memnundum gerçi." Alfa alayla dudak büzdüğünde Louis gözlerini devirip onun dudaklarına hızlı bir öpücük bırakıp üstünden itmişti.