Hepimiz Aksel'e bakıyorduk. ve ben konuşmaya başladım;
" Nasıl yaptın? Üzerindeki yaralar nerede?!"
sesim titriyordu, korkmuştum. Aksel yüzüme doğru 5 saniye civarında bakıp ellerini saçının arasından geçirdi, sanırım sinirlenmişti. Öykü yüksek bir sesle devam etti:
" NASIL YAPTIN DEDİK SANA?! "
Mert , can ve berke sınıftaydı. Kimse aşağıda değildi. Çünkü ders zamanıydı zil çalmamıştı. Aksel sinirlenmiş bir şekilde elini saçlarının arasından geçirerek cevap verdi:
" Ne tür bir cevap bekliyorsun? "
" Hangisi gerçeği yansıtıyorsa."
Sinirlendiğini belli edecek sertlikte dudaklarını yaladı ve konuşmaya başladı. " Gerçekler her zaman iyi değil. Kurcalama ve git buradan. "
Yutkundum. Aksel de gözlerime bakarak bulunduğumuz yerden ayrıldı. Tabi ben de durmam peşinden gittim.
" Aksel! Dur! "Aksel durdu, sabır çeker gibi gözlerini kapattı ve yüzünü bana döndürdüp:
" Ne istiyorsun! "
" Sadece seninle konuşmak.. "
Tekrardan ilerleme pozisyonunu alıp konuştu.
" Başka birisi olsa olmaz mı! "Aksel bunu söylerken hızla ağaçlıkların derinliklerine ilerliyordu. Ben de ona yetişmek için koşar adımlarla çabalıyordum.
" Hayır. "
Aksel yine durdu ve bana döndü.
" Tamam, söyle! "
" Nasıl yaptığını söyleyecekmisin? "
" Muhtemelen hayır. "
Bunu söyleyip ilerledi İki üç metre kadar. Ben olduğum yerde kalmıştım. Önce durdu, ellerini yumruk edip bana doğru döndü . Hızlı adımlarla bana doğru ilerledi.Kulağıma eğildi ve konuşmaya başladı
" Sana sorularının cevabını verirdim ama vermek istemiyorum. Anlatabildim mi? "
" Ne?!"
Tekrar eski sert ifadesine döndü.
"Hiçbir şey bildiğin yok. "" O zaman aydınlat beni. "
" Hazal, git buradan. "
" Sana, bana anlatmanı söyledim!."
Hışımla bana döndü. "Emin misin? "
Kendimden emin bir şekilde cevap verdim. "Kesinlikle."
Önce duraksadı.
"Sana güvenmeliyim."Bana neden güvenmesindi ki? Tamam biraz dedikoducu olabilirim ama yeri geldiğinde çok ciddileşebilirdim.
" Güvenebilirsin."Güldü. " Zaten güvenimi kırarsan bu senin için hiç iyi olmaz."
Ne demeye çalışmıştı?!
"Hayır senin güvenini boşa çıkarmayacağım ama merak ediyorum, ne yaparsın?"
İrkilmiştim. Ne yapabilirdi ki?
" Ne yapacağımı sen belirleyeceksin Hazal. Kendim için bütün tehditleri harcayabilirim."
Kalp atışım hızlanmıştı. Bende adrenalin etkisi yapıyordu sanki.
" Pe-pekala. Söyle. Kolunda yaralar vardı ve o köpeği yenemezdin, seni parçalardı. İmkansız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AFRODİT
RomanceÖyle güzel bir gülüşü vardı ki.. Ama bu gülüşün altında 'senin sonun benim ' yazıyordu... Gözleri adeta Benden uzaklaş, kaç buradan diyordu. Yapmadı, yapamadı..