Bir Küçük Aşk Masalı

Bölüm 10

Arkadaşlar çalışıyorum bu yüzden eve de bazen geç geliyorum ve yazacak da vaktim pek kalmıyor. Bazen geç bölüm yazabiliyorum sizden bu yüzden özür dilerim.

İyi okumalar...

Nil'in ağzından

Sabah erkenden uyandım. Aslında neredeyse hiç uyumamıştım. Kafam karışıktı. Oğuz... Oğuz neden Selin'le çıkıyor hala aklında Ece mi vardı? Onu kıskandırmak isteyebilirdi. Belki de hala deliler gibi aşıktı. Ben onun en yakin arkadaşı olmama rağmen bunu anlayamadım. Zaten anlamamış olmam normal bu sıralar çok konuşamıyoruz hatta neredeyse çoğu günümüz kavgalı geçiyor. Neden beni bu kadar sıkıyordu ki? Beni korumak isteyebilir ama benim korunmak gibi bir ihtiyacım yok ki. Oğuz beni sürekli benim yaklaştığım kişilerden beni ayırmaya çalışıyor. Sadece onunla takılmamı istiyor. Sebebini çözemediğim binlerce soru var kafamda...

Eren arıyor...

"Günaydın prenses" Ahh hayır Oğuz'un dediği lakapları kullanmamalı. Hatırlatıyor Oğuz'u sevdiğim günleri.

"Günaydın" dedim sinirim bozularak

"Hazır mısın?" dedi esneyerek.

"Değilim. Ama sende degilsin uykucu. Beni aramak yerine neden hazırlanmıyorsunuz bayım?"

"Her sabah duyacağım ilk sese alışıyorum bi'tanem." dedi hoş ses tonuyla.

"Eee hadi beni almaya geleceksin daha ve ben daha hazırlanmadım." dedim utandım ve konuyu değiştirdim

"Peki utangaç Nil. 30 dakikaya hazır ol." deyip yüzüme kapadı.

Bu çocuk neden bu kadar bana bağlı. Aşktan da fazla bi'sey bu. Beni utandırıyor. Bir yandan da mutlu oluyorum.

*****

Allah kahretsin Eren'in gelmesine 10 dakika kaldı. Ben hala saç yapıyorum. Şimdi gelecek.

Oğuz :D arıyor...

"Hazır mısın?" dedi. Nasıl yani Selin'i almayacak mı?

"Yanlış aradın heralde Oğuz. Ben Nil."

"Biliyorum. Seni almaya geleceğim."

"Oğuz... yani şey.. beni Eren almaya gelecek."

"Pardon unutmuşum. Okulda görüşürüz." dedi. Yüzüme neden telefon kapanıyor bugün?

Selin'i almıyor. Beni arıyor. Eren'i unutuyor. Ne oluyor. Kafam yine karışıyor. Yine içinden çıkamayacağım günler beni bekliyor.

*****

"Geldim Eren alt tarafı 10 dakika geciktim. Kapa indim indim."

Ayy allahım ne sabırsız çocuk bu. Yarim saat müddet verirse kimse hazırlanamaz.

'Ahh...Ahh baba' diye bağırdım. Çünkü alt kattaki sandalyeye çarptım.

Aslı "Ayy canım iyi misin?"

Babam "Canın yanıyor mu?" diyerek yanıma çöktü.

Kerem "Ahh be çekirge" deyip kahkaha atmaya başladı.

"Tamam sakin olun iyiyim koşarken görmedim."

Kerem "Koskoca sandalyeyi mi?" deyip pic gülüşü yaptı.