Arkadaşlar çok çok çok çok özür diliyorum. Bi türlü fırsat bulamadım. Umarım bu uzun bölümle beni affedersiniz.
İçimde bir kötü his var. Sanirim o siyah arabayı gördüğümden beri böyleyim. Her türlü olanağı degerlendiriyorum.
Aklima binlerce şey geliyor. Hepsi de korkutuyor beni.
Kim ve neden beni takip ediyorlar?
Tüm ders öğretmeni dinlemeyip başımı sıraya koyup geçirdim. Sadece ve sadece tanımadığım ve bir o kadarda korktuğum kişiler kimdi?
"Nil de simdi bize alkenleri sırasıyla soylesin." diyor öğretmen ve adimi duyunca ilkiniyorum.
Başımı öğretmene doğru kaldirip "Efendim hocam ne dediniz?" diye soruyorum.
"Nil koca ders uyudun ve biliyorum ki şu an dersin kimya olduğ..." derken öğretmeni anlamıyordum. Sesi yankılanıyordu.
Boğuk boğuk sesi. Kulaklarımın içine kadar işliyordu ve başımın ağrısına ağrı katıyor.
Sırtımdan ter aktığını hissediyorum. Yüzümü ise sürekli kolumla siliyorum.
Dersten izin almadan çıkıyorum. İzin almak bile aklımdan gelmiyor.
Sınıftan çıktığım gibi kenarda duran sandalyeye atıyorum kendimi. Dizlerimin üzerine başımı koyuyorum ve salık olan saçlarım ayaklarımın üzerine düştüğünü hissediyorum.
Kapının kapanma sesini duyar gibi oluyorum ve hızlı hızlı atılan ayak seslerini...
Biri cenemi kavrayıp kaldırıyor kim olduğunu anlayamıyorum.
Birden belim biri tarafından kavrayıp kucağına alıyor. Yüzüne dikkatlice baktığımda bu kişinin Aras olduğunu anlıyorum.
Yarı ayık yarı baygın bi yere yatırıldığımı hissediyorum.
Konuşmayacak halde olduğum halde kendimi zorlayarak "Aras yine mi?" diyorum o da derin bir nefes alarak "Geçecek Nil" diyor.
Biliyorum ki ben yapamayacağım, başaramayacağım.
"Nil simdi kurtulabilirsin ya da..." deyip susuyor ve "...sevdiğim kadına istemediğim bir şeyi yapıcam." diyor.
Bu kadar acı çekmek zor, kurtulmaya çalışırken daha çok acıyacak.
Karar veremiyorum. Birden "Kurtar beni Aras." diyorum.
Ne gerekiyorsa yapmaya başlıyor. Daha çok canım yanıyor ama geçecek umuduyla aklımdan cikarmaya calisiyorum acımı.
Atesimin çıktığını hissediyorum. Terlemem kat kat artıyor.
Yeniden beni kucağına alıyor ve arabasının arka koltuğuna yatırıyor. Nerdeyse 5 saniye içinde araba başlıyor çalışmaya.
Hızdan olsa gerek kisa bir sure sonra araba duruyor. "Aras nereye geldik?" diye soruyorum. "Bizim evdeyiz." diyor nedenini bile sormak istemiyorum.
"Üzerin çok ıslak, terlemissin" diyor ve kucaklıyor yine.
Kucakladığı gibi hızlıca kimin açtığını bilemediğim kapıdan giriyoruz.
"Nihayet geldiniz Aras." diyor tatlı bir kız sesinin sahibi.
"Hazır mı banyo?" diye soruyor.
"Evet hazır." diyor kız.
Ne banyosu diye soramıyorum yine. Aras anlar gibi cevaplıyor içimde ki her soruyu. "Nil, Senem benim kız kardeşim. Ateşinin düşmesi için banyo yapmama yardım edecek. Korkma." deyip beni yine kucağında banyo sandığım yere götürüyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Küçük Aşk Masalı
RomanceGerçek aşk nedir? Ona zarar vermemek için ondan uzak ne kadar durabilirsiniz? Uzaktan sevmek aşkların en güzeli demek bu olabilir mi?