Cinayetlerin üstünden uzun zaman geçmesine rağmen polisler arpa boyu kadar ilerleme kaydedememişlerdi,Ama başkomiser İbrahim pek bu işin peşini bırakacağa benzemiyordu. Haftalardır bir ilerleme kaydedememelerine rağmen ısrarla belli aralıklarla bankaya gelip Murat Bey ve Gül Hanım hakkında bilgi topluyordu. Uras için ise günlerdir hiçbir şey değişmemişti Gül Hanım cinayetiyle ilgili hiçbir şey hatırlayamıyor günleri zehir gibi geçiyordu. Gündüzleri bunlarla uğraştığı yetmiyormuş gibi geceleride kabuslarla geçiyordu. Aylardır aynı kabus her gözlerini kapattığında kendini tımarhanede görüyor, oradaki delilerle muhattap oluyor ve kan ter içinde uyanıyordu. Artık uyumaya korkar olmuştu.
- buyrun.
Gelen sekreteri ayşeydi
- Uras Bey, Komiser İbrahim geldi
-Yine mi?
-Evet, toplantı salonuna aldık sizi bekliyor.
-Tamam geliyorum.
Uras bu adamın sorgulamalarında bıkmıştı bir an önce bu adamdan kurtulmak istiyordu deri koltuğundan kalkıp hızlı adımlarla toplantı salonuna geçti İbrahim koltuklardan birine oturmuş, düşünceli bir şekilde Uras'ı bekliyordu.
-Merhaba İbrahim Bey hoşgeldiniz
-Hoşbulduk Uras Bey buyurun lütfen, sizinle bir kaç şey konuşmak istiyorum
-Komiser işinize karışmak gibi olmasın ama artık sizce de bu soruşturmayı bitirmenin zamanı gelmedi mi?
-sizin de dediğiniz gibi işimize karışmayın lütfen oturun.
Ortam bir anda gerilmişti, Uras hata yaptığını hissetti ve ortamı daha fazla germeden komiserin dediğini yaptı. Komiser konuşmaya başladı:
-Bana iki maktülün ortak yönlerini anlatırmısınız.
Haftalardır aynı sorular Uras artık bıkmıştı ama cevap verdi:
-Daha öncede defalarca söylediğim gibi aynı bankada çalışmaları dışında bir ortak yönleri yoktu.
-Peki siz neden ikisinin aynı katil tarafından öldürüldüğünü düşünüyorsunuz?
- Aynı katil mi? Bunu da nereden çıkardınız?
Uras Gül Hanım'ın öldürüldüğü gecenin sabahında gazetede genel kanının bu yönde olduğuna dair bir haber okumuştu ama bunu komiserin ağzından ilk defa duyuyordu. Sırtının soğuk soğuk terlemeye başladığını hissetti - heyecanlandığında böyle olurdu -
- Yok canım bir şey çıkardığımız yok sadece tahminler üzerinde gidiyoruz siz neden heyecanlandınız ki?
Komiser gerçekten Uras'ın üstünemi geliyor Yoksa Uras'ın suçluluk psikolojisimi buna sebep oluyordu, acaba komiser o yüzden mi haftalardır gelip onu sorguluyordu eğer ellerinde bir delil olsa Uras anında kendi sorgu odasında bulacağını biliyordu demek ki ellerinde bir delil yoktu her şey komiserin sezilerinden ibaretti ya da böyle bir şey de yoktu Uras'a böyle geliyordu cevap verdi:
- heyecanlandığım falan yok sadece katili yada "katilleri" bulmaya yaklaşmanız beni sevindirdi o kadar.
Uras küçüklüğünden beri iyi yalan söylemezdi ama sanırım bu söylediği en iyi yalanlardan biriydi komiserin tepkisinden de anlaşıldığı kadarıyla inanmıştı ne de olsa eski mesai arkadaşlarıydı "ölenler" katillerinin bulunmasına sevinmesi kadar doğal birşey olamazdı. Komiser bir anda ayağa kalktı:
-Neyse teşekkür ederim bu günlük bu kadar yeter.
Ne sadece bunu sormak için mi buraya gelmişti, Uras bu adamın yaptıklarına anlam veremiyordu,
elini uzattı
- Rica ederim iyi günler
-iyi günler
Komiserin ardından toplantı odasından Uras da çıktı ve Komiseri geçirdikten sonra odasına "sığınağına"
girdi.