Karşılıklı çekilen silahlar Rize'nin sessiz dağlarında, gürültüye sebep oldu.
Bir tarafta Karadeniz gibi hırçın ve inatçı Kara ailesi, diğer tarafta ise Rıha gibi köklü ve yıkılmaz Güneri aşireti.
Bu iki aileyi karşı karşıya getiren ise Doğu'yu yü...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Genç kadın başını dosyalardan kaldırmadan alttan bir bakış attı duvardaki saate. Mesainin bitmesine on beş dakika kalmıştı. Bu iyi bir haberdi ama aklı eve gitmekte değil Fırat'ın ne zaman geleceğini düşünmekteydi!
Dün 'beni reddedemeyeceksin' dediğinden beri heyecanla yarının olmasını ve Fırat'ın ne yapacağını bekliyordu. Yarın olmuştu, gün bitmek üzereydi ama Fırat Efendi'den hâlâ haber yoktu. Üstelik sabah da toplantısı olduğu için erken çıkmıştı evden.
Sıkıntıyla nefes aldı Ayşem. Çok büyük beklentiye girmişti resmen! Adam bir laf edip gidiyordu ve devamını getirmiyordu. Elindeki kalemi masanın üstündeki kutuya bırakıp ayaklandı. Fırat gelmemiş olabilirdi ama onun eve gitmesi gerekiyordu.
Kabanının giymiş yakasını düzeltirken kapı tıklatıldı. 'Gir' komutuyla birlikte kapı aralandı ve sekreter kız başını uzattı.
"Savcım, bir misafiriniz var."
Saate baktı yeniden. Beş dakika vardı mesainin bitmesine. "Tamam, gelsin." dedi. Kapı sonuna kadar açıldığında yüzünde ufak gülümsemesiyle kocası adım attı odaya.
Ayşem kaşlarını kaldırdı şaşkınlıkla. Sabahtan beri bu adamı düşünüyordu ve daha yeni mi gelmişti? Bu inek yüzünden adam akıllı odaklanamamıştı işine!
"Niye geldin?" dedi umursamaz görünmeye çalışarak. Eh gözü yollarda kalmıştı ama bunu Fırat'ın bilmesine pek gerek yoktu.
Fırat girdiği role ayak uydurdu. "Ne ara sizli bizli olduk Ayşem Hanım? Ha yanlış anlamayın gayet hoşuma gitti."
Fırat'ı dinlerken atkısını boynuna doladı Ayşem. Oyun vakti gelmişti anlaşılan. "Sizi birine benzettim Fırat Bey, kusura bakmayın."
Kaşları çatıldı adamın. Öyle birilerine benzetilecek bir adam da değildi. "Kime benzettiniz?"
Asam bir iki saniye karısının sırtına baktıktan sonra derin bir aldı. Bu kadın sonunda sabır taşına çevirecekti Fırat'ı. İçinden tekrarladığı sabır sabır sözcükleriyle sinirden kızarmaya başlayan suratının normale döndüğünü hissetti.
Allah'ım deneyelim derken hata mı ettim acaba? Bu deliyle bir ömür nasıl geçecek?
"Kocaya hakaret suçu yok mu lan bu yasalarda? İlk işim seni şikayet etmek olacak!"
Ayşem, kocasına döndüğünde gördüğü kızaran suratla gülmemek için zorladı kendini. Soğuktan burnu kızardığı yetmiyormuş gibi birde sinirden kızarmıştı. ''Olsa bile senin için geçerli değil!'' dedi ciddiyetle.
