4.3

15.3K 714 247
                                    

Medyadaki Yağmur.

HeidiNamaza- Bugün benim miniğimin doğum günü, bu bölüm ona hediyem olsun. Doğum gününün mutlu olsun kuzum 💜

•43•

"Aşkım soğuk bir şeyler mi yoksa sıcak bir şey mi içersin?" diye sordu Yağmur mutfaktan doğru. Çok mantıklı bir sevgilim vardı. Dışardan daha yeni gelmiştim ve tabiri caizse götüm donmuştu. "Sıcak." diye bağırdım. Götümü ısıtmam gerekti sonuçta.

TV ünitesinin yanındaki filmlerden güzel bir film bulup DVD'ye yerleştirdim. Film başlarken Yağmur geldi. "Hangi filmi izliyoruz?" diye sordu. CD kutusunu gösterdim. "Hmm güzel tercih," dedi. Buraya gelme amacım film izlemek falan değildi tek bir amacım vardı oda Yağmur hakkında her şeyi öğrenmekti. Yağmur benim hakkımda bir çok şeyi bilirken ben onunla alakalı hiçbir şey bilmiyordum. Yağmur başını dizlerime koyup kucağına da mısır kasesini kucağına koydu.

Gözlerim televizyonda da olsa aklım orda değildi. Film başlayalı yirmi dakika falan olmuştu elime kumandayı alıp durdurdum. Yağmur patlamış mısırı dudaklarına götürürken durdu ve bana baktı. "Neden durdurdun  en heyecanlı yerinde?" diye sordu.

"Konuşmamız gerekiyor Yağmur," kaşının teki yukarı kalkarken "Ne konuşucaz ki?" diye sordu.

"Senin hakkında ki her şeyi konuşucaz." dedim.

"Neyi merak ediyorsun?"

"Aileni merak ediyorum." dediğimde yüzü ifadesi birden değişti ve somurtkan bir Yağmur ifadesini almıştı.

"A-ailem mi?" sesi kısıkken sonlara doğru dahada kısılmış anlaşılmayacak raddeye gelmişti.

"Evet." Amacım onu zorlamak falan değildi, ama bir şey bilmiyorken aile konusunu açınca üzülmesini istemiyordum. "Seni bu kadar üzen ne bilmek istiyorum Yağmur." dedim elimi omzuna atıp ovalayarak.

"Kurtuluşum yok değil mi?" dedi kesik bir gülümseme ile. Aynı şekilde bende gülümseyerek başımı salladım. "Pekâla  anlatıcam ama sözümü kesmeden beni dinlemeni istiyorum." bir şey söylemeden yine başımı salladım.  "Benim küçüklüğüm diğer çocuklar gibi eğlenerek falan geçmedi.    Annem olucak o kadın beni 4 yaşımda kurstan kursa sürüklerdi. Özel öğretmenler falan tutardı hatta ilk okula başlamadan okumayı öğrenmiştim. İlk okulda da hızlandırmıştım. Hiç arkadaşım  olmadı ortaokula kadar. Babam hiç bir şey demezdi bu kadar yoğun çalıştırmasına annemin. Gerçi onunda işine geliyordu pek fazla beni sevmezdi. Gözüne fazla gözükmezdim çalışmaktan. Maddi durumumuz iyidi  babam her hafta sonu iş arkadaşlarını eve davet eder abimle beni odama  hapsederdi. Abim benden 4 yaş büyüktü. Ailede en çok onu severdim. Arkadaşlarım olmadığı için abim arkadaşları ile ayrıldıktan  sonra eve gelince bir de benimle oynar gülümsememi sağlardı.

Ben lise bire başladığım zaman abimde üniversiteye hazırlanıyordu. Bir gün abim ile sinama için sözleştik. Sınamaya gittiğimizde abimin yanında bir çocuk vardı sarışın mavi gözlü bir şey. Abime kim olduğunu sorduğumda abim ilk yanındaki çocuğa bakıp daha sonrada bana bakıp 'Sevgilim.' demişti. İlk başta dalga geçiyor falan sandım ama abim yanındaki çocuğun elini tutunca dalga geçmediğini anlamıştım. Şaşkındım. Ama biraz olsun hic abimden tiksinmedim. Çünkü o kadar çok seviyordum ki abimi hiç bir şey ondan nefret etmeme neden olamıyordu. Gülümsedim o an, abim mutlu olsun diye. Abim üniversiteye geçtiği zaman babama yakalandı sevgilisi ile, tabi adam delirdi. Abime o zamanlar dünyayı zindan etmişti babam. Her gün döverdi abimi bir gece abim odama geldi ve bana dediki 'Batu babamlar yattığı zaman evden kaçıcam. Biliyorum gitmemi istemiyorsun ama bunu yapmam gerekiyor. Burada kalırsam her şey daha da kötüye gideceğini biliyorum... Hem sana söz veriyorum 18 yaşına girdiğin an senide yanıma alıcam.' demişti, ama gelemedi almaya."

Gözlerinden akan yaşları görünce bu konuyu açtığıma kendime bin kere sövdüm. Bedenini kendime çekip sıkıca sarıldım. Gözlerim dolmuştu onu bu halde görmekten. Bana sarılırken anlatmaya devam etti.

"Abim evden kaçtıktan bir ay sonra babam onu buldu ve... Abimi öldürdü Emre. Kendi oğlunun gözlerinin yaşına bakmadan öldürdü. Yalvardım, yapma dedim ama dinlemedi. Güvendiğim, sevdiğim tek kişiyi o gün tamamen kaybettim ben. Annem hiç bir şey söylemedi bir gece ağladı sadece ertesi gün hiçbir şey olmamış gibi devam etti. Babam suçu başkasının üzerine yıkarak paçasını kurtardı. Şuan abimin katili elini kolunu sallayarak geziyor ve benim elimden hiç bir şey gelmiyor."

Yumruklarını sıkarken ellerini çözdüm. "İstersen anlatmaya bilirsin." dedim. Başını olumsuzca sallayarak devam etti.

"Bu yıl işte evden ayrıldım bir şey soylemediler onlarında isine gelmişti. 3 yıl boyunca biriktirdiğim para ile burayı satın aldım. Arada bir Anneannem hesabıma para yatıyor annemlerde yatırıyor ama zorda kalmadığım sürece dokunmuyorum onlara."

Onu anlaya biliyordum, çünkü bende abimi bir kaza sonucu kaybetmiştim. Neler çektiğini o an her bir şeyini anlıyordum. Gözümden akan yaşı elimin tersi ile sildim. "Peki ya abinin sevgilisi?" diye sordum.

"En son abimin mezarına gittiğim zaman görmüştüm, yani okullar açılmadan bir kaç hafta önce. Beni gördüğü gibi koşarak sarıldı af diledi benden. Kendini suçluyor hâlâ abimin ölümünden. Onun hiçbir suçu yoktu onlar aşık olmaktan başka birşey yapmadı Emre ama babam olucak şerefsiz onları ayırdı sonsuzadek. O gün Kadir'in yüzüne bakamadım. Çökmüştü. Abim varken tombul birşeydi yanakları tam sıkmalık bir şeydi. Ama o halinden eser yok kemikleri belki de sayılıyordur.

Eğer abim yaşasaydı şuan en büyük destekçimiz o olurdu." yüzünü bana çevirip gözlerimin içine baktı. "Emre... abimden sonra ben bir tek seni sevdim eğer sende gidersen ölürüm ben." dudaklarına yapışıp "Sana söz veriyorum seni bırakmayacağım."

🌚🌚🌚

Ve final. (Dermişim sshsus)

Bir ara yazarken gözümden yaş geldi aq inşallah sizde ağlarsınız.

Neyse fazla uzatmadan kaçim ben seviyorum sizi 💜

-Birkan

Minik Kuşum [Texting]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin