altı

13.4K 728 207
                                    


Aslan: Yemeğini ye.

Aslan: Zaten azıcık kilon vardı onlar da gitmiş.

Aslan: Diyor Koray çok saçma ve gereksiz bir endişeyle. Kardeşime kızamıyorum sana çatarım, ye şu hamburgeri.

Umut: Canım çekmiyor.

Umut: Zorla yersem kusabilirim, yerleri kirletmemi mi istiyorsun ?

Umut: Diyor Umut de kalbi yüzünden bile güzel olan kardeşine.

Aslan: Tekrar bayılırsan yemin olsun  sabaha kadar  kilitli tutarım seni. Beni dellendirme.

Aslan: Diyor aşırı saçma bir şekilde tacizcisine karşı iyi olan kardeşim.

Umut: Ona ne ki
Umut yazıyor..

Aslan: Haberci kuş değilim ben !

Umut: Telepatiyle mi konuşalım Aslan ?

Umut: Onunla konuşmama izin vermiyorsun, telefonuna el koydun. Kafeden drekt eve ertesi gün aynı şekilde evden drekt kafeye getiriyorsun, nasıl iletişim kurmamızı istiyorsun pardon ?

Aslan: İletişim kurmanıza gerek yok, haberci kuş olmaya razıyım ben.

Aslan:  YE ŞU HAMBURGERİ !

Umut: Tam yha bakma böyle :(

°°°

Aşırı ağır biçimde çiğnerken içimi görüyormuş gibi bakan adamdan gözlerimi kaçırdım. Olanlardan sonra yüzüne en fazla bir dakika bakabiliyordum, küçük bir ısırık daha alıp aynı yavaşlıkla çiğnemeye başladım. İştahım kapanmıştı bir kere, yemek yemeyi istemiyordu canım. Zaten kafeye yiyip içmek için gelmemiştim.

Göz ucuyla siparişleri alan Koray'a bakıp hemen başımı hamburgere çevirdim, onu el üstünde tutmak yediğim tüm bokları aff ettirmek istiyordum ancak Aslan denen herif çocuğun dibinden bir dakika olsun ayrılmıyordu. Elimdeki hamburger fazla sert bir biçimde ağzıma tam anlamıyla itilirken sandalyede yana kaydım, düşmemek için tutunacak bir şey bulmaya çalıştım. Canımın acısıyla dolan gözlerimle sinirle hamburgeri yedirtmeye çalışan adama baktım, koca bir ısırık aldığımda belimdeki eliyle sandalyeye geri oturmamı sağladı ve ellerini benden çekip saçlarını karıştırdı.

" Nv yapvıyovsun bve ! "

" İnsan olduğunu hatırlatıyorum, kuş değilsin. Dolayısıyla kuş gibi yemek zorunda da değilsin. "

Hamburgerin yarısı, belkide daha fazlası ağzımdaydı. Ne geri çıkartabiliyor ne de hemencecik yutup kurtulabiliyordum, yavaş yavaş çiğnemeye çalışırken Aslan yüzünü eline dayayıp çatılı kaşlarla çabalarımı izlemeye başladı. Çabuk kırışacaktı, habire kaşlarını çatıyordu. Küçük küçük yutarak azaltmaya çalışırken ağzımdakileri uzanıp kaşlarının ortasına baş parmağımla dokundum. Kaşlarını daha da çok çatarak elimi itti.

" Çavuk yavlaşnaksın. "

Kolaya uzanıp pipeti ağzımın hizasına getirdiğinde koca bir yudumu daha yutup pipetten kolayı çekmeye çalıştım. Öyle bir ölüm tehlikesinden sonra boğulmadığım veya ölmediğim için şanslıydım. Küçük ağzıma hamburgerin yarısını sığdırmayı başardığı için Aslan'ı tebrik etmeliydim.

" Çokta s*kimde. "

Gülüp son yudumu da yuttum ve elini tutup ağzıma getirerek koladan birkaç yudum daha aldım, günler sonra yediğim lokmalar boş mideme iyi gelmiş olmalıydı ki boğazımdaki o yakıcı ekşilik hissi gitmişti. Elini çekip karton bardağı bana bıraktı,

" S*kinde olan bir şey var mı ki ? "

Patateslerden iki tane alıp yüzüme getirdiğine bekletmeden ağzıma alıp çiğnemeye başladım, mükemmel cenemde morlukların olmasını istemiyorum. Başımın arkasını tutarak kasanın arkasında sırık gibi bir adama sarılan Koray'ı gösterdi. Gözlerimi kıstım, bir yerlerden tanıdıktı da çıkartamamıştım şu an.

" Oradaki herifi önemsiyorum mesela. "

" Oradaki herif başka bir adama sarılıyor. "

Yüz ifadesi gerilirken tekrar oraya baktı ve gözleri büyüdü, abo boynunda atan damarı görüyorum şu an. Ayağa kaltığında sandalye arkaya doğru düştü, kolamı yudumlarken sandalyeyi kaldırıp arkama yaslandım. Kavgayı sevmezdim, yapmayı yani. İzlemeye gelince asla kaçırmazdım o ayrı.

•••

Uzak dur ! | Texting• BxB|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin