elliüç

6.6K 382 185
                                    

!Dikkat!
Bolca elleşme içerir, rahatsız olanlar bu bölümü drekt geçsin

°

Aslan: Umut

Aslan: Ne yapıyorsun?

Umut: Hayırdır gecenin bir yarısı?

Umut: Rüyana girdim herhalde, özür dilememi mi isteyeceksin?

Aslan: Uyuyamıyorum artık hiç.

Aslan: Çıksana dışarı

Aslan: Konuşalım

Umut: Ne konuda?

Aslan: Yav çık işte çık

Aslan: Aşağıda bekliyorum hadi

°

Pencereye yaklaşıp perdeyi sıyırdım, gerçekten de oradaydı. Ellerini cebine sokmuş bir ileri bir geri sallanıyor ve pencereye, bana bakıyordu. Belimden çekildiğimde iç çektim. Saat birdi ve dışarı çıkmamı istiyordu. Sanırım sarhoştu da.

Başını omzuma koyduğunda belimdeki ellerini çözdüm ve dolaba ilerledim, Aslan çok garip davranıyordu. Belki gerçekte ne hissettiğini, ne düşündüğünü öğrenebilirdim. Ümit'in yanından geçtiğimde bileğimden tutup beni çekti, sendeledim. Aslan'a gitmem lazımdı benim. Yüzümü avuçladığında gülümseyen Ümit'e baktım.

" Umut. Bir şey söylemem lazım. "

Ellerini çekip ayakkabılarımı giyidim, gitmem lazımdı. Kapıyı açıp çıkacaktım ki Ümit yine bileğimden tutup beni durdurdu. Oflayarak ona baktım. Ne söyleyeceğini zaten biliyordum ama istediği şeyi yapmam imkansızdı. Berkay'a ne kadar sinir olsam da böyle bir şeyi yapamazdım.

" Koray, Berkay'ı seviyor Ümit. "

" Öyle demeyecektim ki ben. Ben.."

" Gitmem lazım. Uyu sen beni bekleme. "

Omuz silkerek bileğimi elinden kurtarıp saçlarını dağıttım. Yarınlar torbaya girmemişti, uzun uzadıya konuşacaktık artık bu konuyu. Merdivenleri yavaş yavaş inerken soğukla titredim. Neredeyse bir aydır görüşmemiştik. Son konuşmamızdan bu yana hiç bir şekilde iletişime geçmemiştik ve aniden gecenin bir yarısı konuşalım diyordu. Tam ondan uzaklaştığıma kendimi inandırıyorken sadece gel demesi ile ayağına gitmem kendime olan nefretimi körüklüyordu.

" Ne var Aslan? "

Bana döndüğünde elindeki şişeye takıldı gözlerim, ardından kaldırımdaki boş şişelere. Ona baktığımda gülerek şişeyi bana uzattı. Kaşlarımı çatıp elini ittim. Dengesini kaybettiğinde hızla girdim kolunun altına, sadece elini itmemle düşecek kadar içmişti demek. Ofladım. Bu halde laf alabilir miydim ki ağzından?

" Benden nefret etme amına koyayım. Etme işte! "

Aniden bağırdığında irkildim kolunun altında, başımı ona çevirdiğimde anlını anlıma yaslayıp gözlerini kapattı. Nefesimi tutarak dibimdeki dudaklarına baktım. Alkol kendi kokusuna karışmıştı, hoş gene çok güzel duruyordu dudakları.

Uzak dur ! | Texting• BxB|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin