'10|preparation

2.2K 246 26
                                    

"Vampir Krallığı'ndaki tahta kanlı taht denmesinin bir sebebi var."

İç geçirerek parmak boğumlarımın bittiği yeri çeneme yaslamış ve önüme düşerek görüş açımı kapatan kahve saç tutamlarını önemsememiştim.

"İlk köken kral, tahtı kardeş kavgalarından ve haksız yere kral olmaya çalışan barbarlardan, diğer ırklardan korumak için ilk köken büyü meclisine asla bozulmayacak, en güçlü büyüyü yaptırmış. Taht, kendi kralını kendi seçecekmiş. Böylece halkı yönetemeyecek çürük varisler aradan seçilerek gerçek kral tahta oturabilecekmiş."

Elimdeki kurşun kalemi bastırarak daha hızlı ve sert bir şekilde defterin köşesini boyamaya başladığımda yemekhanede arkamda oturan kişilerin kendi aralarında konuşmalarına şahit olmak istemiyordum. Kalkmak için fazla yorgun ve dirençsizdim, şu aptal konuyu kapatmaları çok iyi olurdu gerçekten.

"Bir yıl önceki Kral Gyoa kalbinden hançerlendiğinde yerine en büyük oğlu tahta geçti. Fakat kraliyetteki fısıltılara göre taht, en büyük kardeşi kabul etmemiş. Asil meclis de en yakın zamanda yeni seçimler için toplanacakmış. Bu yüzden bugün bütün vampirlerin kraliyet ülkesine gitmesi lazım."

"Seoul ve Gangam'da ki azınlık gruplar çoktan yola çıkmış. Krew de yakında gider."

Diğer kız ona hak verircesine konuştuğunda tüm bu bilgi kirliliklerinin ne işe yaradığını merak ediyordum. Sadece..bilgi kirliliğiydi işte. Jimin iyileşmeye başlayınca beni bırakmışlardı, bir ton tehditle. Luma'nın Jungkook ve Lona'ya saldırdığını öğrenince Isabel ve ben tabi kii peşlerinden gitmek istemiştik fakat bunu da bir ton tehditle bastırdıklarında onlardan bir şey çıkmayacağını anlamıştım. Kendi arkadaşlarını korumaya çalışıyorlardı,pek tabi biz de.

Miyeol birkaç gündür olanlardan habersiz olduğu için bizi sürekli soru yağmuruna tutsa da onu da bu işe bulaştırmanın kötü olacağını biliyordum. Kimseyi bulaştırmamalıydım. Her şey kitap yüzünden yani benim yüzümdendi. Neden bu kadar önemsediklerini çözemiyordum alt tarafı İbranice kelimelerden oluşan eski parşömen sayfalarıydı. Kaç senedir okumama rağmen herhangi bir büyü vakası yaşanmamıştı çünkü biz..normaldik. Yine de aradıkları şeyi alana kadar durmayacaklardı. Krew istediği her şeyi bir yolla elde ederdi. Bu saçma istekleri yüzünden arkadaşımı kaybedecek değildim.

Defteri kapatıp, bez çantama atarak çantamı da koluma takmış ve yemekhaneden çıkıp, çıkış ziliyle vakit kaybetmeden okuldan ayrılmıştım. Büyükannem son zamanlarda garip bir şeyler olduğunu sezdiği için beni sürekli kontrol etmek için arıyordu fakat en azından bugün için sıyrılmam lazımdı.

"Hey..büyükannemi arayıp rahatsızlandığını ve sana bakacağımı söyleyebilir misin?"

Miyeol iç çekerek tahmin edebileceğim bir şekilde gözlerini devirmişti.

"Yine neyin peşindesin?"

"Sadece..yap lütfen,Mi." Telefonu kapattıktan sonra dün gece baktığım grup evlerinin olduğu sitenin tarifini açmış ve oraya giden otobüslere de baktıktan sonra çok geçmeden duraktaki 156-B 'ye atlamış, gergin yolculuğun ilk adımlarını atmıştım.

Yarım saatlik yol boyunca düşüneceğim çok şey olmuştu. Bu kitap bu kadar önemliyse meta-insanlar için..bende ne arıyordu? Taehyung'un ısırığından sonra zihnimden kopan bir yapboz parçasının yeniden geldiğini hatırlamıştım. Küçükken de biri bana zarar vermek istemişti, büyükannem beni kurtarmıştı. Beni neyden ve nasıl şeylerden korumaya çalışıyordu? Neden babamla görüşmeme izin vermiyordu?

Lona'nın bana veda ettiğini de anımsıyordum. Ölümün eşiğindeyken yanında Jungkook'un olması fazla garipti. Krew, Jungkook ve Lona'nın birlikte olduğunu öğrenince çılgına dönmüşlerdi resmen.

krewHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin