şarkı: nuages-closer
"Her şeyini kaybedebilirsin."
Güçlü çıkan aynı zamanda bir o kadar da müteffik yanlısı olduğunu belirten sesine karşılık boş bir bakış attım ona.
"Aileni,arkadaşlarını. Seni dönüştürebilirler bile Gemma."
Kalçamı yüksek alışveriş merkezinin terasındaki korkuluğuna yasladım ve kollarımı göğsümde birleştirerek başımı hafifçe yana yatırdım.
"Seni de böyle mi kullandılar? Her şeyini kaybetmekle, dönüştürmekle mi tehdit ettiler?"
Mor irislerine çarpan hırçın dalgaların sesi kulaklarımda uğuldarken sinirlerine sahip çıkmak istercesine yüzüklü parmaklarını sıkıp gevşetti. Gümüş rengi saçları yüksekte olduğumuz için daha çok hissedilen rüzgarla beraber arkaya doğru savrulurken uzayan saç tellerimin de görüşümü kapatacak bir şekilde suratıma çizikler attığını hissettim.
"Büyücü olduğum için beni küçümsüyorsun. Dik kafalılığın umurumda değil sadece sana bir teklif sunuyorum." Ellerini iki yana açıp gülümsemeye çalıştı. Ah tanrım benden nefret ediyordu.
"Her şeyin bitmesini istiyorsan benim için küçük bir şey yapman lazım. Seni şu ana kadar sırrını çözmeye çalıştıkları ve herkesin yakın zamanda peşine düşeceği kitap için istiyorlar. Eğer ilgilerini başka bir yöne çekersem akıllarına bile gelmeyeceksin, güvende olduğundan emin olacağım."
"Lanetli miyim?"
Duraksayıp ne dediğimi anlamaya çalıştığında olduğum yerden hafifçe doğrulmuş ve büyük alışveriş merkezinde genellikle sigara için çıkan insanlarda bakışlarımı gezdirmiştim. Uç noktada olduğumuz için duyulmuyorduk.
"Bu kitap bir tür...lanetli bir şey ve onu sadece benim okuyabildiğimi söyledin, kitabın peşinde olduklarını. Öyleyse benim de peşime düşecekler ve sadece Krew ile değil, fantastik evrenden çıkan yüzlerce çeşit canavarlarla uğraşmak zorunda kalacağım. Bu kitaptan kurtulmanın bir yolu yok mu?"
Sözlerimi sindirdiğinde tereddütle bakışlarını gözlerimde gezdirdi. Kaşlarım daha da çatılırken kaldırdığı ellerini indirip başka bir tarafa bakarak kısık bir sesle söylendi.
"Yok."
"Bir yolu olmalı." Dedim inatla gözlerinin içine bakarak. "Bildiğini anlıyorum. Yok etmemem için bana söylemiyorsun fakat henüz yarılamadığım yaşamımı böyle bir şey için kullanmak istemiyorum."
"Pekala. Bu artık büyük bir sorun olmaya başladı." Dedi ve bana doğru birkaç adım attı.
"Kitabı nasıl yok edebileceğini biliyorum ve şu an bana güvenmekten başka bir şansın yok. Senden istediğim şeyi yapmak zorundasın."
Büyük bir ciddiyetle kelimeleri ardı ardına sıralarken derin bir nefes aldım ve omuzlarımı indirip kaldırdım.
"Ne istiyorsun?"
"Aslında.." dedi samimi olduğuna inandığım bir gülümsemeyle. "Kitabı yok etmek için çıkış biletini."
Anlamadığımı belirten bir şekilde yüzüne baktığımda geniş gülümsemesinden dolayı mor irisleri kaybolacak kadar tek bir çizgi almış, hayatının amacını bulmuşcasına başını gökyüzüne minnettar bir bakış atıp tekrardan bana dönmüştü.
"Taehyung'un evinde olan, kırmızı mühürlü bir zarf. Sadece onun sahip olduğu bir şey."
"Bunu nasıl yapabilirim? Asla alamam.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
krew
Fantasyinsanlar kendilerinden farklı,güçlü olan her şeyden korkarlar. fantastik/fanfiction by; arisaak