BAY 'E' |Texting (FİNAL)

~46~

:)

***

Kucağımdaki güllerle gülümseyerek odama geçtim. Hiç beklemeden Eser'e mesaj yazdım.

Melis: Bu güller çok güzel. Çok teşekkür ederim:)

E: Senden güzel değiller ama;)

Evet telefonumda hâlâ 'E' diye kayıtlıydı. Her şey bir mesajla başlamıştı ve bunun büyüsü bozulmasın istiyordum. Diğerlerinden bir farkımız olsun istiyordum. Ve ben hâlâ Eser'e onu sevdiğimi söylememiştim.

Melis: Neredesin şuan?

E: Kapında.

Hemen kapıya koşup dışarı çıktım. Merdivenleri inip dış kapıyı açtım. İleride onu görmemle gülümsedim. Dengemi bozuyorsun be adam!

Yanına geldiğimde sım sıkı sarıldı bana. Gözlerimi yumup ben de ona sarıldım. Ayrıldığımızda sessizce fısıldadı.

"Çok özledim."

Başka uygun bir zaman bulamaya bilirdim. O yüzden ona şimdi açılmayı deneyecektim. Bedenimi saran iki şey vardı. Eser'in kolları ve heyecan. Derin bir nefes alıp gözlerimi gözlerine, ellerimi ellerine kenetledim. Şaşırsa da sessiz kalmayı tercih etmişti. Sakince yaptıklarıma bakıyordu.

"Eser," dedim kısık bir sesle. "Ben seni seviyorum!" Sırıtarak bir tepki vermesini bekliyordum. Ama o donup kalmıştı. Elimi gözünün önünde salladım.

"Eser?"

Korkmaya başlamıştım. Onu sarstım. Bir anda yere yığılınca çığlık attım.

"Eser!"

Ah be Melis! Pat diye söylenir mi kızım?! Harbi marbi gitti ya dalyan gibi çocuk!

Saçmaladığımı düşünüp Eser'i sarsmaya devam ettim. Bir anda gözlerini açınca yine çığlık atıp uzaklaştım ondan. Öcü gibi amacı ne be bunun?!

"Manyak ödümü koparttın!"

Ayağa fırlayıp bana yaklaşmaya başladı. Gözlerimi kocaman açıp geri geri gitmeye başladım.

"Güzelim bu bir rüya değil dimi?" Gözleri parıl parıl parlıyordu. Sanki ona dünyaları vermişim gibi bana minnetle bakıyordu. Cıkladım.

"Rüya değil."

Birden üzerime doğru koşmaya başlayınca kaçmaya başladım.

"Gelme be manyak!"

"Melis inanmıyorum sen beni seviyorsun!"

"Lan gelmee!"

***

S.D.