Cho Hee: hadi ama Dae. Ne olduğunu anlat bana.
Ağlamaktan kan çanağına dönmüş gözlerimi son kez silmiş ve herşeyi anlatmaya başlamıştım. Sonunda bitirdiğimde Cho Hee hayrete kapılmış ve konuşmaya başlamıştı.
Cho Hee: nasıl yani? Sevgilisi varsa neden sana yakin davranıyor? Ya da neden senin evine geliyor? Anlaşılan seninle oyun oynuyor.
Ben: Cho gerçekten çok yardımcı oluyorsun şuan.
Cho Hee: ah.. üzgünüm. Aman boşversene. Jimin var. O seni kesinlikle seviyor.
Ben: bilmiyorum. Jimin 'in duygularıyla oynamak istemiyorum. O.. çok iyi biri.
Cho Hee: sen de iyi birisin. Üzülmeni istemiyorum Dae. Sen de senin gibilere yönel. (Jimin 'i göstererek) onun gibilere...Camdan Jimin 'e bakmış ve bir süre düşünmüştüm. Daha sonra Yoongi 'ye bakmış ve başka birine baktığını görmüştüm. Kafamı hemen çevirmiş ve ayağa kalkmıştım. Yüzümü yıkamış ve yüzümü hırkamın koluna silip Cho Hee 'ye sarılmıştım.
Ben: haklısın Cho. Öyle yapacağım.
Ders bitmiş zil çalmıştı. Uzun araya girdiğimiz için hızlıca aşağı inmiş ve grubun yanına gitmiştik. Bu sefer Jimin 'in yanına oturmuş ve koluna girmiştim.
Cho Hee: Joon nerede?
Seokjin: müdür yardımcısının yanına gitti. Gelir herhalde.Merakla kafamı kaldırmış ve konuşmaya başlamıştım.
Ben: neden gitti?
Jungkook: bilmiyoruz.Bu konuyla ilgili konuşmaya devam ederken Namjoon gelmiş ve hepimiz merakla ona dönmüştük.
Jimin: ne oldu? Neden gittin?
Namjoon: başka bir okula nakil almam gerekiyor.
Ben: (ayaklanıp) ne? Neden?
Namjoon: taşınıyoruz ve burası çok uzak kalıyor.
Ben: iyi ama zaten son senemiz anne ve baban biraz daha bekleyemez mi?
Taehyung: evet Dae 'ye katılıyorum. Okulun bitmesine çok da bir şey kalmadı.
Hoseok: evet ayrıca daha kampa gideceğiz Joon.Modum iyice düşmüş ve bunu anlayan Namjoon beni kolunun altına almıştı. Teselli eder bir şekilde konuşmuş ve gülümsemişti.
Namjoon: konuşacağım. Gitmemek ve sizi bırakmamak adına söz veriyorum. Gitsem bile sizden bağımı asla koparmayacağıma da yemin ediyorum.
🍃🍃🍃🍃🍃🍃Sonunda ders zili çalmış sınıfa girmiştik. Jimin 'le beraber oturduğumuz için Jimin sınıftan biriyle konuşurken elini tutup onu sıraya doğru çekmiştim. Tamamen Yoongi den uzak durmak içindi. Hoca sınıfa girerken aynı hızda Chin So hoca da içeri girip konuşmaya başlamıştı.
Chin So: arkadaşlar. Kamp için bir başkan ve yardımcıya ihtiyacım var. Onları bir gün önce götüreceğiz. En aklı başında iki kişiyi istiyorum.
Herkes aynı anda elini kaldırırken beni seçmemesi için dua ediyordum. Hoca ilk kişiyi seçmişti bile.
Chin So: Dong Min. Sen başkan ol. Bir tane de yardımcı seç kendine.
Dong Min hocanın yanına giderken sınıfa göz gezdirmiş sonunda göz göze gelmiştik.
Dong Min: Hye Dae 'yi istiyorum. Onunda aklı başında sonuçta değil mi?
Chin So hoca kafasıyla gel işareti yaparken sıkılarak yerimden kalkmıştım. Hocanın yanına vardığımda bizim gruba göz gezdirmiştim. Yoongi her zamanki gibi yine bana bakmamıştı bile. Dong Min, ben ve Chin So hoca dışarı çıkmış ve hocanın odasına gelmiştik. Dong Min 'le bir gün daha fazla aynı ortamda bulunmak resmen ölüm gibi bir şeydi.
Chin So: sizi pazar günü yine sahilin orada bekliyoruz. Bu kağıtları da ailenize gösterirsiniz diye veriyorum. Şimdi dersinize dönebilirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
School |M.Y.G|
Fanfiction"bir papatya düşün, yaprakları her zaman seni seveceğimi gösteren..."