SAYKO LİSE

SL-8

Fotoğraf Begüm

Gece-Derbeder

Arkadaşlar öncelikle bir şeyler söylemek istiyorum. Umarım bunları okursunuz..

Okunma sayılarına ve beğeni sayıları bakıyorum dağlar kadar fark var. Okuduktan sonra beğene basmak bu kadar zor olmamalı lütfen emeğine saygı duyup beğenin.

Yorum yapan belirli arkadaşlar var zaten onları öpüyorum :*

Daha fazla uzatmadan susuyorum. Keyifli okumalar :)

Sabah zor uyanıp kendimi okula atmıştım. Derse son dakika yetiştiğim için bizimkiler benden önce okuldaydı.

Sırama oturduğumda zil çalmıştı. Semih gülümseyerek bana bakarken "Yoruldum Semih sonra." dedim.

Kapıdan giren fizik hocasıyla ayağa kalktık.

"Saygısızlar ayakta kalsın, diğerleri oturabilir." dediğinde bütün sınıf birbirine baktı ve herkes yerine oturdu.

Hoca çantasını masaya bıraktıktan sonra bakışlarını bize çevirip "Ders başlamadan söyleyeyim. Boş konuşanlar tahta kurusu beyinlilerdir." dedi.

Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıp tahtaya baktım. Hoca eline kitabı alıp bir şeyler anlatmaya başlayınca defterimi açıp not almaya başladım.

Dikkatli bir şekilde not almaya devam ederken penceren içeriye giren bir şey bütün sınıfın dikkatini çekti.

Hoca da fark edince eğilip atılan şeye baktı. Eline alıp havaya kaldırınca sabun olduğunu gördü. Şaşkınlıkla hocaya bakarken hoca usulca pencereye yaklaşıp bahçeye bağırmaya başladı.

"Kim attı lan bu sabunu içeri?"

Bakışlarım bahçeye dönerken öğrencilerin kaçıştığını gördüm.

"Angut beyinliler sizi. Bütün bahçeyi disipline vereceğim. Görürsünüz." dedi ve sinirle kafasını içeri çekip sabunu çöpe attı.

Zil çaldığında aynı sinirle sınıftan çıktı. Hoca sınıftan çıkar çıkmaz sınıfta bir kahkaha tufanı oluşmuştu.

"Lan sabun atma işi efsane değil mi?"

"Bizim aklımıza nasıl gelmedi acaba?"

Sınıfta herkes aralarında konuşurken gülerek onlara bakıyordum. Buraya baya alışmıştım. Umarım bu seneyi burada geçirirdim.

Semih ayağa kalkınca ona ayak uydurup ayağa kalktım. Kapıdan Yaren'i de alıp bahçeye çıktığımızda banklardan birine oturmuştuk.

Etrafa bakarken Begümle konuşan Doruk'u görünce rahatsızca yerimde kıpırdandım.

Begüm elini kolunu sallayarak konuşurken, Doruk sakince onu dinliyordu.

Daha fazla bakmak istemediğim için bakışlarımı başka yöne çevirdim. Müdür yardımcılarından birini gördüm. Etrafı kolaçan ediyordu.

Dikkatle bakmaya başladım. Köşede gülün yanına yaklaştı ve elini güle attı. Tekrar etrafa baktıktan sonra koparıp ağzına attı. Ağzım şaşkınlıkla açılırken kahkaha atıp "Hocam ne yaptınız?" dedim.