Merhaba arkadaşlar :)
Bildiğiniz gibi Verda bitti. O yüzden yeni bir hikaye yayınladım. Adı YANLIŞ NUMARA..
Texting tarzı yine :)
Bir bakın derim seveceğinizi düşünüyorum..Neyse daha fazla uzatmadan burada bitiriyorum. Keyifli okumalar :)
"Yaren, Semihle konuşman lazım." Gözlerini kısıp yüzüme baktı.
"Hayır. Konuşmak istemiyorum." Sabrım taşmak üzereydi. Yaklaşık iki saattir ikna etmeye çalışıyordum.
"Bilmediğin şeyler var!"
"Bilmemi istese anlatırdı."
"Onu direk suçladın. Dinlemedin." Kafasıyla onaylayıp bakışlarını ellerine indirdi.
"Korktum."
"Nasıl yani?" dediğimde kaşlarım havaya kalkmıştı.
"Ben bir kaç sene önce bir şeyler hissettim. Bana karşı hisleri olduğuna dair." Dudaklarımı birbirine bastırıp dikkatle yüzüne bakarken konuşmaya devam etti.
"Yine aynı şeyler olur diye korktum."
"Peki sen?" dediğimde ellerindeki bakışlarını yüzüme çıkardı.
"Ben bilmiyorum. En çok onun yanında rahatım, en çok o güldürüyor, en çok o ilgileniyor ve.." dedikten sonra bir süre sustu.
"Ve?"
"Lan!" Dedikten sonra ayağa kalktı. Dikkatle onu incelerken "En yakın arkadaşım dediğim kişiden mi hoşlanıyorum?" dedi. Gülmeye başlarken bana baktı. Kafamı hızlıca aşağı yukarı sallarken, kendini koltuğa bıraktı.
"Olmaz canım! Olamaz!"
"Olmuş bile."
Yaren kafasını sağa sola sallayıp evin kapısını açıp çıktı. Ben bir şey yapmadan onlar hallediyordu. Keyifle koltuğa yayılırken, aklıma gelen şeyle panikleyip ayağa fırladım. Doruklara yemeğe gidecektim. Koşarak odama doğru giderken annem "Koşma Beste!" diye bağırıyordu.
Odama girip hızla üstümü değiştikten sonra aynı hızla odamdan çıktım. Mutfağa girip üstümdeki elbiseyi göstermek için etrafında dönerken annem dikkatle inceliyordu.
"Tamam bu olur." Kafamla onaylayıp çantamı koluma taktım.
"Tek mi gideceksin?" Kafamı olumsuz anlamda salladım.
"Hayır Doruk alacak."
"O zaman git yüzüne bir şeyler sür." Annem gülerken makyaj yapmayı unuttuğum aklıma gelmişti. Dudaklarımı birbirine bastırıp çantamı yavaşça yere bıraktıktan sonra odama yöneldim.
Rimel ve parlatıcı sürdükten sonra annemin yanına geri döndüğümde kafasıyla onaylamıştı.
"Babam nerede?" dediğimde kapı çalmıştı. Kapıya doğru giderken annem "Arkadaşlarıyla görüşmeye gitti." demişti.
Kapıya vardığımda, açtım. Doruk gülümseyerek bana bakarken yüzüme bir gülümseme yayıldı.
"Çok güzel olmuşsun."
"Teşekkür ederim." İşaret parmağımı havaya kaldırıp bir dakika beklemesini işaret ettiğimde kafasıyla onayladı. Köşede duran montumu giydikten sonra spor ayakkabılarımı giymeye başladım. Annem elinde çantamla geldiğinde bakışlarımı ona çevirdim.
"Unuttuğun için geri dönersin." Yüzümü ekşitirken bakışlarını Doruk'a çevirdi.
"Nasılsın oğlum?"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAYKO LİSE
Teen FictionBeste; Derste dedikodu yapan geometri öğretmeninin, Öğrencilere sürekli laf sokan Kasap Ahmet'in, Bahçeye çıkıp öğrencilere çaktırmadığını sanarak gülleri ağzına atan müdür yardımcısının, Edebiyat öğretmeni olup bitkilere takık olduğu için öğrencil...