One Wrong • rosékook

█26█

"Yeri Wendy'i mi öldürdü yani?" dehşete düşmüş bir şekilde Jungkook'a bakarken Jungkook gözlerini devirdi ve ofladı.

"Saçmalama Chaeyoung. Red Velvet ne kadar herkese karşı kötü olsa da birbirlerine çok bağlılar. Yeri, Wendy'i öldürecek son kişi bile değil. En başından da dediğim gibi, peşinde katil falan yok Chaeyoung. Hiçbir katil ardında bu kadar iz bırakmaz. Yeri sana oyun oynamış."

Alt dudağımı ısırarak ona baktım. Bunca zaman benimle uğraşıp neredeyse delirmeme sebep olacak kişi Yeri miydi? Peki, neden? Neden bana bunu yapmıştı? Bu zamana kadar çok kez benimle uğraşmasına rağmen ona bir karşılık vermemiştim. O halde içindeki öfkeyi büyüten neydi? Rekabet mi?

Aptal bir yarışma uğruna mıydı her şey?

Hayır, öyle olsaydı bestemiz çalındıktan sonra benimle uğraşmazdı. Yeri benden nefret ediyordu.

"Yeri benden nefret ediyor." diye mırıldandım istemsizce. Dalgın bakışlarım yere odaklanmışken arkamdan gelen sesle irkildim.

"Evet, senden nefret ediyorum."

Kaşlarımı çatarak arkamı döndüğümde duvara yaslanmış bir şekilde bana bakan Yeri'yi gördüm. İfadesiz bir şekilde bana bakıyordu ve fazlasıyla rahat gözüküyordu.

"Burada ne işin var?" Jungkook sinirle ona doğru ilerlediğinde Yeri birkaç adım geri gitti ve güldü.

"Mutfak kapısını hep açık unutuyorsunuz. Neyse ki o açık kapıdan bir katil değil de ben giriyorum."

"Hasta mısın kızım sen?" dedi Jungkook sesini yükselterek. "Derdin ne senin? Ne istiyorsun Chaeyoung'tan?"

"Bilmiyorum." dedi omuz silkerek. Ardından kolundaki saate kısa bir bakış attı ve gözlerini benimle buluşturdu. "Güneş batmak üzere Chaeyoung. Artık her şeyi anlatmak istiyorum."

Sinirden titreyen ellerimi yumruk yaparak ona baktım. Şu an onu öldürmek istiyordum. Pişkin pişkin sırıtan suratına yumruk geçirmek istiyordum fakat anlatacaklarını da deli gibi merak ediyordum.

"Her şeyi," dedim ateş saçan gözlerimle ona bakarken. "Bana her şeyi anlatacaksın Yeri. Özellikle de Wendy'i."

•

"Iyy, bu ne be? Tuz mu kattın bu kahveye Jungkook?" Yeri yüzünü buruşturarak Jungkook'a baktı. "Farkında mısın bilmiyorum ama ne ben seni istemeye geldim ne de sen nazlı bir gelin adayısın."

"Ne saçmalıyosun sen?" dedi Jungkook tiksinircesine Yeri'ye bakarken. "Boş yapmayı kes ve sadede gel."

"Geleceğim geleceğim." dedi Yeri elindeki fincanı önündeki masaya bırakırken. Ardından bana baktı. "Bunun için üzgün olmak isterdim fakat üzgün hissedemiyorum Chaeyoung. Anlatacaklarımdan sonra muhtemelen kalpsizin teki olduğumu düşüneceksin. Haklısın, ben kalpsiniz tekiyim."

Yeri yutkundu ve gözlerini etrafta gezdirdi. Az önceki enerjik hali tamamen yok olmuştu. Ruh hali öylesine değişikti ki, şaşkınlıkla onu izliyordum. Bu şey gibiydi yağmurdan sonra gökkuşağı çıkması gerekirken gökkuşağından sonra yağmur yağması gibi. Beklenmedik ve garip.

"Wendi aslında öldürülmedi."

"Nasıl yani?" dedi Jungkook şaşkınlıkla. Yanımdaki bedeninin gerildiğini hissediyordum.

"O, intihar etti."

Gözlerim şaşkınlıkla büyürken karşımdaki Yeri'nin ağlamamak için kendini zor tuttuğunu fark etmiştim. Neler oluyordu? Herkes Wendy'nin öldürüldüğünü söylerken aslında Wendy intihar mı etmişti? Neden, neden intihar etmişti?