Merhaba nasılsınız beni soracak olursanız çok iyiyim çünkü nazar değmesin bu hafta bölümler arka arkaya geldi. :)
Bu bölüm yine çok uzun oldu ve içime çok sindi. Başlamadan bir bilgi vereyim.
Bölümde Buğra ve Neslihan sonra Selçuk Narin ve en sonda Ada&Serhat var. Üç çift yazdım
Çok merak ettiğiniz bu çiftlerden de bir giriş bölümü gibi yazmış oldum devamı hikaye sonlarına doğru daha önce söylediğim gibi gelecek. Kaç bölüm gelir inanın hiç bilmiyorum sadece onları yazmasam içimde kalırdı bu kitapta onlardan da izler olsun istedim.
Bunun dışında ben merak etmiyorum diyenler sayfayı kaydırıp Ada ve Serhat'ı sadece okuyabilirisiniz kolaylık olsun diye onların kısmına mor kalp bıraktım💜💜💜
Umarım bölümü beğenirsiniz yorumlarınızı bu kez çok daha merak ediyorum. Bu arada eskisi gibi her yoruma cevap veremiyorum kusura bakmayın vaktim oldukça bölüm yazmaya odaklandığım için size cevap yazamıyorum ama hepsini okuyorum teşekkür ederim. (Sonra yazar değişti eskiden cevap yazardı demeyin yazarın bu sene vakti gerçekten çok kısıtlı 😂❤️😁)
Keyifli okumalar dilerim sevgiler.🌺❤️
***
BUĞRA & NESLİHANBuğra etrafına sıkılmış gözlerle baktı arkadaşları bir şeyler anlatıyordu ama dinlemiyordu şuan onları. Bacağındaki el arada sırada pantolonu üstünden baldırını okşayıp gözlerinin içine cilveyle baksada bundan etkilenmediği gibi rahatız olup arada o elin sahibine sert bakışlarıyla uyararak bakıp elini çekiyordu arkadaşlarına belli etmeden.
Mardin'deydi... Hep merak ettiği şehirdeydi iki gündür ve tarih kokan bu şehre aşık olmuştu. Sanki buralarda bir şey ona aitmiş hissiyle dolmuştu. Seviyordu ülkesini ve her bir karış toprağını.
Buğra yaşının aksine olgun genç bir adamdı. Babasından öğrenmişti vatan bayrak millet aşkını ve annesi pekiştirmişti bu güzel duyguları. Altuğ gibi siyasete ilgisi vardı "siyasal bilimler okusam mı" demiş ama sonra vazgeçmişti. Altuğ'la en çok anlaştıkları yönlerden biride buydu.
İlk gün arkadaşlarıyla otele yerleşse de bu sabah kuzeni Emre abisinin dostu olan Mardin'li Selçuk abisiyle görüşmüştü ve ona "abi her yerde otelde kalıyoruz zaten bana buranın havasını soluyacak bir ev ayarlar mısın?" Demişti Selçuk'ta güzel şirin bir köy evi ayarlamıştı ona bugün orada kalacaktı. Arkadaşları bir kaç gün daha gezip gidecekti ama Buğra biraz daha Mardin'de kalacak sonra Antep'e uğrayıp dedesiyle babaannesini görüp İstabul'a dönecekti.
Bu sıralar biraz sıkılandı bunalmıştı. Fazla uçlarda yaşıyorlardı arkadaşlarıyla hayatı ve sıkılıyordu bu durumun parçası olmaktan bazen. Zorla değildi ama bazen o düzenden çıkamıyordu insan akışta ilerliyordu ya Buğra'da tam bunu yapıyordu ve sıkılmaya başlamıştı.
Tamam eğlenmeyi Buğra'da seviyordu ama çoğu zaman olgun yanıda ağır basıyordu. Okulunda, çevresinde herkesin maddi durumu çok iyiydi ve lüks arabalar markalı ürünler yurtdışı seyahatlerinin hakim olduğu sohbetler artık sıkıyordu boş geliyordu.
Biraz sadelik istiyordu sanki hayatında. Ailesinde böyle yetişmişti babasıda annesi de mütevazi olmayı öğretmiş işlemişlerdi
Abartı yaşamlar her şeyi hemen yapmaları sıkıyordu. Bazen grup içerisine kendisi katılmadığında da arkadaşları günlerce laf ediyorlardı. Yüzeyseldi arkadaşlıklar bu ortamda. İyi dostlarıda vardı tabi ama onlar liseden arkadaşlarıydı ve çoğu yurtdışında okumaya gitmişti onlar geldikçe hemen toplanıyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN ATEŞİ
RomanceAşkın Bedeli'nde sevilen çocukların büyümüş halleriyle dolu dolu yeni bir hikaye. Aşkın Bedeli'ni okumadan da bağımsız olarak hikayeyi okuyabilirsiniz çünkü onların hikayesi başka olacak. Eymen, Miray, Altuğ ve Azra'nın yürek burkan aşklarını, dost...