AŞKIN ATEŞİ

6.Bölüm ''Git lütfen''

Merhaba, iyi akşamlar hayırlı ramazanlar.

Normalde yeni bölüm günümüz pazar günü ama bitirince duramadım paylaşmak istedim. Bu bölüm oldukça uzun oldu. :) Aşkın Bedeli'nden alışık olduğunuz uzun bölümleri okumak istediğinizi ve Aşkın Ateş'inin bölümlerini kısa bulduğunuzu biliyorum ancak en başında demiştim bu hikaye çok uzun kelimeler ve bölümlerden oluşmayacak. :) Yine dayanamadım bu bölümü diğer bölümlere göre iki katı uzunlukta yazdım. Umarım bölümü beğenirsiniz memnun olursunuz. Yorumlarınızı merak ediyorum.

Bölümü bitirir bitirmez paylaştım detaylı yazım kontörlü yapamadım hatam varsa kusura bakmayın ve gördüklerinizi iletirseniz sizi rahatsız eden yerleri düzeltirim. 😊❤️

Keyifli okumlar dilerim.

***

''Kızım... Azra, kızım nerede?''

Begüm hıçkırarak ağlarken bir kolundan yeğeni Emre diğer kolundan can dostu ve aynı zamanda abisinin eşi Yaren sıkıca tutup sakinleştirmeye çalışsa da kızının kaza haberini alan Begüm çıldırmıştı.

Hastaneye yolda gelirken kocasını arayıp göz yaşları içinde ''Azat Azra kaza yapmış, kızımız hastanedeymiş gel çabuk'' demişti ve yüreği yerinden oynayan Azat  abisi sakinleştirmeye çalışmış çokta başarılı olamamıştı.

Onun baba yüreği bir kere yanmıştı ve Azat hayatı boyunca böyle bir acıyı hissettiğini hatırlamıyordu. Abisi ve ortağı aynı zamanda dostu Miray'ın babası Oğuz'la hastane yolunu hemen tutmuştu. Azat defalarca kez yolda hastaneyi aramış ama Azra'nın henüz müdahalesinin bitmediğini öğrenmiş ve adeta bu bilinmezlik delirmişti. Kızı nasıldı neyi vardı. bilmiyordu.

Önce Begüm'ler gelmişti hastaneye ve o hastaneden içeriye giren Begüm yüreği ağzında iyi haber almak için görevliye kızını titreyen çenesinden dolayı soramayınca dirayetli olan Emre araya girip kuzeninin nerede olduğunu sorup öğrendikleri gibi müdahale yapılan yere koşmuşlardı.

Kazanın olduğu yere yakın özel hastaneye kaldırılmıştı Azra. Aynı kazada diğer araçta bulunan genç adamın da tetkikleri yapılıyordu. Adamın kolunda ufak yaralar kaşında yine küçük bir açılma olsa da iç kanama riskine karşı her türlü kontrolü yapılıyordu. Azra gibi onun bilinci kapalı değildi.

Begüm göz yaşları içinde kızından bir haber almak için kapının önünde yeğeni ve Yaren'le beklerken Emre halasının elini bir an olsun bırakmadı. Azra içerideyken yüreği sızlasada sırf halası için dayandı bırakmadı kendini.

''Hala sakin ol bak iyi dediler tetkikleri yapılsın göreceğiz.''

Begüm Emre'nin elini sıkıp dua etti. İlk göz ağrısına bir şey olursa yaşayamazdı. Kızıda oğluda canından candı. Nasıl sakin olurdu anne yüreği. Azra için başından darbe almış demişti bilgi aldıkları doktor. Yavrusunun saçının teline Azra'yla kıyamazdı ki şimdi neyi vardı merak ediyordu

Begüm'de Yaren de perişan halde bir haber almak için beklerlerken Azat koşarak yanlarına geldi ve  Begüm kocasını görmesiyle daha şiddetli ağlamaya başlayıp kocasıyla sıkı sıkı sarılıp birbirlerini hem ağlayıp hem teselli etmeye çalıştılar.

Azat karısının yanında perişan halde otururken bu kezde Azat için endişelenen Begüm kocasına elini tuttu.

''Korkma iyi dedi doktor. Başından darbe almış hem ona bakıyorlar hem de başka bir sorun var mı diye kontrol ediyorlar.''

Azat kesik bir nefes aldı bir koluyla karısını sararken diğer eliyle akan göz yaşlarını sildi. Anne baba olmak böyle bir şeydi işte. Evladına bir şey olacak korkusu kadar beter bir şey yoktu.