42.Bölüm ''Dünürüz değil mi?''

1.4K 71 21
                                    




Merhaba, ben geldim nasılsınız? Bayram sonrası keyifler yerinde mi?

Yeni bölüm geldi, aslında çok daha erken yazıp paylaşmayı düşünmüştüm ama olmadı. Biliyorsunuz wattpad hesabımla alakalı sorun yaşıyorum daha önce hikayelerim silinmişti sonradan geri geldi falan şimdide hiçbir şekilde mobilden uygulamayı kullanamıyorum ve bu benim için çok büyük bir sorun oldu.

Durumu bilen konuştuğum okuyucularım var ben mesela şöyle yazıyorum anlık bir anda bir istek ilham geliyor bu bazen gece yarısı oluyor bazen sabahın çok erken saati oluyor bazen bir kalabalık ortam oluyor ve telefondan uygulamaya girip hemen o an yazıp kaydetmek benim için büyük kolaylıktı. Bunun yanı sıra telefondan yazmaya çok alıştım başka yere başka yerden yazarken zorlanıyorum sıkılıyorum.

Hal böyle olunca mobilden giremedim ve açıkçası ikide bir bilgisayarı açıp yazamadım çünkü her an her saat bu mümkün olmadı üşendim içimden gelmedi. :) Kısacası wattpad bu sıralar benden ne istiyor anlamadım :) yetkililere de mail attım umarım sorun çözülür.

Keyifli okumalar dilerim yazım hatası olmuşsa kusuruma bakmayın, birde yorumlara dönemiyorum ama bilin ki hepsini okuyorum çok teşekkür ederim iyi ki varsınız. :)

Görseler değerli @Destinesiaaa 'dan tekrar teşekkür ederim canım.

Bu bölümü Azra ve Altuğ'un büyük hayranı olan değerli okuyucum @ozge-yanik91 sana söz verdiğim gibi ithaf ediyorum. :)

***

ALTUĞ & AZRA

***

"Şu halime bak anne mahvoldu saçlarım.

"Annecim yeter ama kaç saattir üzüyorsun kendini olan oldu yapacak bir şey yok tekrar uzayacak tatlım."

Azra üzgün bakışlarıyla girişteki boy aynasından kendisine bugün kaçıncı bin oldu bilinmez bakıp dudaklarını büzdü.

"Altuğ'da hiç beğenmeyecek hayır niye güzelim saçlarımla oynuyorum anlamıyorum ki. Oynadım niye kuaföre gitmiyorum nereden geldi bu cesaret bana bilmiyorum."

Azra söylenirken mutfaktan kendisine yapılan sandviçi yardımcısından alıp ısırarak çıkan Azat duyduğu konuşmalara gözlerini devirdi. Evde iki kadın olunca özellikle de o iki kadın kıymetlisi olunca kadın sohbetlerini çok duymuş ama hala alışamamıştı sıkılıyordu.

"O hergele için mi saçlarını uzatıyordun sen? Hani ben seviyorum diye boyunda çöl oynama yapmıyordun."

Babasının alıngan bir o kadar kinayeli konuşmasına aldırmadı Azra şuan morali bozuktu. Evet uzun gür koyu renk saçlarını hem babası hem de Altuğ çok seviyordu ve şuan güzel uzun saçlarından eser yoktu. Nasıl böyle bir hata yapmıştı hiç anlamıyordu.

"Olur mu babacım senin içinde uzatıyordum."

"O 'de' eki fazla oldu sanki. Senin için uzatıyorum babacım demeliydin. "

"Öyle de..."

"Hala ek getiriyorsun cümlelerine."

Azat bir kez daha gözlerini devirip karısının yanına oturdu Azra dolgun dudakları arasından sıkkın bir nefes bıraktı.

"Azat rahat bırak kızımızı zaten saçlarından dolayı morali bozuk."

"Ne dedim şimdi Begüm. Zaten ana kız iyice otoritemi sarsar oldunuz. Ah ah o eski Azat olacaktı şimdi böyle mi olurdu."

Begüm kocasına gözlerini kısarak tehditkar bir bakışla baktı Azat yıllara meydan okuyan yakışıklı yüzünü buruşturdu.

"Şaka yapıyorum güzelim hemen gardını alma."

AŞKIN ATEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin