18.Bölüm "Turşunu mu kuracak"

750 32 1
                                    




      

Mehaba, yeni bölüm geldi ve bu bölüm çok uzun olduğu için böldüm diğer bölüm de kısa zaman sonra gelecek biraz daha ekleme yapıp paylaşacağım.

Bu bölüm biraz hikayenin olayları düzeltme kısmı oldu. Diğer bölümde nişanımız var ve bir yolcumuz var artık kesin gidecek nişanı bekliyordu kendisi.

Bakalım neler olacak hep birlikte okuyup göreceğiz.

Keyifli okumalar dilerim. Yorum yapmayı ve yıldıza basmayı unutmayın lütfen sevgiler.

***
EBRU & EMRE

Bahçede dış kapıyı gören çimlerin içindeki bank şeklindeki oturma alanında dakikalardır oturmuş Emre'yi bekliyordu Ebru.

Korumalara misafirinin geleceğini onu içeri almalarını söylemişti ama sabah bunun haberinin babasına gideceğinide biliyordu. Babası sorarsa kimin neden geldiğini "bir arkadaşım bir şey bıraktı bana" demeyi düşünüyordu ve babası kurcalarsa diye de sıkıntı içindeydi ama şuan Emre'yi de görmeyi istiyordu.

Üstündeki saten şort askılı pijamasının üstüne uzun diz kapağına gelen ince bir hırka giyip önünü bağlamıştı. Vakit kaybetmemek için üstünü değiştirmemişti ama dakikalardır da burada böylece oturuyordu.

Emre çok kıskanç olmasa da bazen kaşlarını çatıp tatlı bir dille istemediği bir şeyi giydiğinde bunu hemen söylüyordu ve şimdi üstünde bu hırka olmaydı onun "bahçeye böyle mi çıkıyorsun sen? Ordu gibi korumalarınız var Ebru." Derdi biliyordu.

Onun o halini düşünüp tebessüm etti. Kıskandığı zaman Emre'nin gözleri daha da bir koyu yeşil oluyordu yüzü kas katı kesiliyordu ve kırmamak için en özenli kelimelerini seçiyordu.

Emre güzel bir adamdı Ebru'ya göre. Huyu güzeldi. Sevmesi güzledi, aşkı anlatan hali çok güzeldi ve onu kaybetmeyi hiç istemiyordu.

Daldığı düşünceler arasında büyük demir kapının ağır ağır otomatik olarak açılmasıyla hızla başını kaldırdı ve derin bir nefes alıp verecek ayağa kalktı.

Bir yanı başka şey için bu saatte acil konuşmak istiyordur dese de diğer yanı acaba Ersin'i mi öğrendi diyordu ve bunun için hazır değildi.

Emre arabasını park edip içinden çıktı etrafına bakındı ve iki ağacın arasında ayakta duran Ebru'yu görmesiyle ona doğru yürüdü.

"Emre, canım."

Karşısında duran adamın boynuna atlayıp sıkıca sarıldı Ebru. Ona son kez sarılıyormuş gibi sıkıca sarıldı ondan karşılık olarak aldığı Emre'nin  sadece belinden tutmasıyla büyük bir sorun olduğunu anladı ve usulca geriye çekildi titreyen mavileri Emre'nin donuk bakan yeşillerine değdi.

"Aşkım."

Avuçları sevdiği adamın yanağına tutundu sakalsız yumuşak tenini okşayıp gözlerinin içine bakmaya devam etti.

"İyi misin sen?"

"Duyacaklarıma bağlı iyi olup olmayacağım Ebru."

Emre usulca yanaklarını tutan sevgilisinin ellerini indirdi Ebru'nun şimdiden içinde bir şeyler kırıldı.

"Oturalım mı?"

Başını salladı Emre yan yana oturdular Ebru açık olan saçlarını kulağının arkasına sıkıştırıp Emre'ye baktı Emre de başını çevirip tedirgin bakan mavilere baktı.

"Gecenin bir yarısı buraya gelmek istemezdim seni zor durumda bıraktım özür dilerim ama sabahı bekleyemedim."

"Önemli değil sorun yok sevgilim benimle acil olarak konuşmak istediğin konu nedir?"

AŞKIN ATEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin