41. Bölüm

5.3K 282 81
                                    


Medya: Wallpaper ve

BTS- A Brand New Day

Bütün ostlar muhteşem Yoongi ve Namjoon'unkini merakla bekliyorum.

İyi okumalaaaaaaaar.~~~~~~~

-_-_-_-_-__-__-_-_-_-_-__-_-_-_-_-_-_-__-_-_-

Young Shin'in Ağzından

Dans hareketlerini aklımdan tekrar ediyordum. Müzik programına sahne almak için konuk olmuştuk. Ve benim sesimin çıkmadığını söylemiştik ama playback yapabileceğimi her şekilde o sahnede olmam gerektiğini söylediler. Jin oppa dün akşam Namjoon oppa sayesinde herşeyi hatırlamıştı. Yemeği yemek için sofraya tabakları taşırken nasıl olduğunu anlamadığımız şekilde elinden bir tabak uçup Jin oppanın kafasına geldi. Anında yere yığılınca hepimiz korkuyla onun yanına çöktük onu koltuğa taşıyıp uyanmasını bekledik. Uyandığında ise garip bir şekilde herşeyi hatırlıyordu. Şimdi geriye kalan tek sorunumuz bir türlü çıkmayan lanet olası sesimdi. Ne kadar denersem deneyeyim sesim çıkmıyordu. Sahne sıramızın geldiğini duyunca sahnenin arkasına gittim ve mikrofonumu alıp açtım her ihtimale karşı. Hoseok oppa arkasını dönüp endişeyle sahneyi bekleyen beni görünce ellerini belime sarıp kendine çekti ve sarıldı bende kollarımı boynuna doladım.

Hoseok:

Herşey iyi olacak birazcık sabretmeliyiz sadece. Sesin elbette gelecek ve sen yine sesinle herkesi büyükeyeceksin. En başta Jungkook'u tabi.

Diyip güldü bende çaktırmadan güldüm ama beline vurmayıda ihmal etmedim. Her dakika bizimle dalga geçiyorlardı. Sonra diğerleriyle de sarıldık. Artık sahneye çıkmaya hazırım. Sahne karardıktan sonra biz çıktık ve başlangıç pozisyonumuzu aldık. Şarkı başlayınca ışıklar yandı ve çığlıklar yükseldi. Onlara güzel bir gösteri yapmak istediğim için dansıma çok çalışmıştım. Sesim çıkmıyordu çünkü anlamayacaklardı ama onları kandırmak beni üzüyordu. Herkes sırayla şarkısını söylemeye başladı ama dikkatimi çeken bir şey vardı benim arka vokallerim playback olmuyordu. Sadece onlardır umarım diyerek sıramı bekledim. Benim sıram gelince gözlerimi kapattım ve sesimin çıkmayacağını bile bile şarkıyı söylemeye başladım. Benim bölümüm melodisiydi ama sözleri yoktu. Kendimi biraz zorlayıp sesimin çıkmasını diledim ama çıkmadı. Gözlerim çoktan dolmuşu hatta akmaya başlamıştı. Şarkının normal versiyonunu açtıkları için playback yoktu ve ben söyleyememiştim. Akan gözyaşlarımı çaktırmadan silip dansa devam ettim ama ben sildikçe akmaya devam ediyorlardı. Jungkook'la düet bölümü gelince yanıma gelip elimi tuttu normalde fanlara bakmamız gerekirken birbirimize bakıyorduk. Şarkıyı söylerler bir sözü değiştirip

Jungkook:

Yapabilirsin sana inanıyorum

Demişti. Onun gözlerinin içine son kez bakıp gözlerimi kapattım ve sesimin çıkmasını umarak şarkıyı söylemeye başladım. Ağzımdan çıkan sesler kulağıma gelince hızla gözlerimi açtım hepsi dansı bırakmış beni gülümseyerek izliyorlardı. Gülümseyerek şarkımı söylemeye devam ettim. Jungkook'a sarıldım. Dansta böyle bir hareket yoktu ama yinede yaptım oda bana sarıldı ve şarkıyı söyledik sonra dikkat çekmemiz için diğerleride sarıldı ve Jimin oppanın kendi kısmını söylemesiyle şarkımız bitti. Sarılmayı bırakıp selam verdik ve sahneden indik. Kulise girince Menajer oppa gelip bana sarıldı.

Menajer:

Sesinin sonunda gelmesine sevindim. Ve playback konusunu mutlaka onlara hesap soracağım. Bizi zor durumda bırakmanın cezasını çekecekler.

Dedi ve sorumlu kişilerle konuşmak için bizim yanımızdan ayrıldı. Konuşamadığımı bilen herkes gelip geçmiş olsun dediler ve gittiler. Bizde bekleme odasına gidip oturduk. Sadece biz kaldığımızda Jungkook yanıma geldi ve kendine çekip sıkıca sarıldı. Sarılmayı bırakıp yanaklarımı burnumu alnımı kısacası bütün yüzümü öptü. Elleri hala yanaklarımdayken

BTS'in Tek KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin