Hep Destek Tam Destek

157 16 0
                                    

Baş komiserin odasına çıkartma yapmış 3 ciciş gibi duruyoruz şu an. Iyk kendimden tiksindim. Ama an itibariyle durum bu. Baş komiser Murat amca ve onun has yardımcısı Süleyman'a dil döküyoruz da Nuh diyorlar peygamber demiyorlar.

"Yav Murat amca Allah aşkına sen bu gerzeğe ne bakıyorsun. Şerefli memur arkadaşım dedi de Sülo adama taktığı için aldı getirdi buraya."

"Kızım yalvarmayın boşuna. O adam bu gece misafirimiz. Ayrıca gözümün içine baka baka şerefsiz dedi. Bana dedi."

"Ay dediyse dedi be. Sende ne o mafyatik hareketler. Adam seni başımıza dadanmış mafya sanmıştır. Sığır. Al bende hakaret ettim hadi beni de at içeri."

"Sen evimin kraliçesi olacak kadınsın ne hakaret etsen burdan girer burdan çıkar." Kulaklarını işaret ettiğinde içimden kopsun onlar diye dua ettim.

"Sülo abartma abi ya. Bırak adamı tamam." Mevomun sevdiceği Dergah bile destek kuvvete gelmişti ama yok olmuyor. Yıkamıyoruz katır inatlıyı.

"Dergah kardeşim sen durumu bilmiyorsun. Dallama getirmiş bir çiçek ama varya üff odanın yarısını kaplamış."

"Lan sığır bana mı getirmiş. Defne'ye getirmiş. Sanane saaaa naaaa neeeeee?" Damla gibi ponçik bir insanın bile gözlerinden alev çıkarttırabiliyor bu mal değneği Sülo.

"He baldızıma asılmasına göz yumayım yani?!" Ağzımı açmış sövüp sayacakken kapının tıklatılmasıyla açılan ağzımı kapattım. Gel diyen Murat komserin ardından Kuzey yanında bir adamla içeri girdi.

"Hayde buyrun cenaze namazına." Normalde benden gelecek tepki Merve'den geldi bu kez. Ben kitlendim çünkü. Çok yakışıklı be. Çok özlemişim. Daha dün gördün diyen iç sesime tokadı bastım. Dün gördük diye özlemeyelim mi yani!

"Aay." Attığım çığlıktan sonra tüm kafalar bana döndü. Damla napıyorsun Damla. Ne diye cimcikliyorsun be?

"Dergah, al kızları çıkar koçum sen. Bende gelirim birazdan." Sülo'nun lafıyla odadan şutlandık da şutlanmaz olaydık.

Tüm Ulusoy'lar burada ya. Vay ben bendeki şansı. Tüm derken baya baya tüm. Babalar anneler kadrosu da burda. Nebahat Hanımla göz göze geldiğimizde gözlerimi kaçırdım. Nasıl bakayım kadının yüzüne?

"Defne ne oldu? Ali neden burda?" Sena koşup yanıma geldi ardından da herkes. Ayıkla şimdi pirincin taşını. Sena'ya bir dakika işareti yaparak kapıyı falan tıklamadan baş komserin odasına geri daldım. Kuzey'i umursamadan direk yönümü Süleyman'a çevirdim.

"Bırak Ali'yi bak gebertirim seni Süleyman. Senin salaklığın yüzünden adamın bütün ailesi dışarda. Lan ben insanların yüzüne nasıl bakayım şimdi. Rezil ettin beni. Çabuk bırak o adamı."

"Defne'cim bu işler böyle yürümüyor yalnız."

"Öyle mi Süleyman? Gerçekten beni karşına almak istiyor musun? Hele ki isteme durumlarına çeyrek kala. Kapıda köpek olursun da o kızı alamazsın Sülo."

"Anası babası verecek Damla'yı bana baldız delirtme beni."

"Enişte dedik bağrımıza bastık da... Sülo'cum biz sana deli dedik diye mi sen buraların tek delisini kendin zannettin? Bak sen deliysen ben zır deliyim. Sen Adanalıysan ben arnavut-laz karışımı bir şeyim. Bak sizi ayırır o Damla'yı da te o içeri soktuğun Ali'ye yar ederim. Yapamam diye düşünme bilirsin yaparım. Kısacası Damla'yı seviyorsan Ali'yi bırak." Sülo, Murat amcaya döndü. İkisi bir müddet gözleriyle konuştular.

"Tehdit çok kuvvetli komserim. Bu deli ne diyorsa yapar. Çıkartsak mı hı? Arkadaş anlamıştır zaten vermek istediğimiz mesajı."

Defol git Süleyman ne yaparsan yap diyerek bizi odadan kovdu Murat komser. Kuzey ve avukatları olduğunu sonradan çaktığım adam da ardımızdan çıktı. Sena hemen yanımızda bitti. Ardında ağlamaktan harap olmuş gözlerle Ali'nin kardeşleri geldi.

Kuzey EsintisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin