Doktor Sorunsalı

220 14 1
                                    

O güzel, huzurlu gecenin sabahı da aşırı huzurluydu. İçimi kemiren derdimi bir kenara iterek sabah ilk uyanan olmanın keyfini çıkartmaya karar verdim. Kuzey'in kusursuz yüzünü izleyip iyice hafızama işledim. Elim benden bağımsız yüzüne gitti. Minik okşamalarla sevdim onu. Yüzüne gölge düşüren kirpiklerini sevdim, pembenin en tatlı tonunda olan dudaklarını sevdim, elime batan yeni çıkmış sakallarında gezdirdim elimi doyasıya..

"Güne senin dokunuşlarınla başlamak da varmış." Elimi tutup avcumu öptü sevdiğim.

"Günaydın." Günaydın Kuzey yıldızım...

"Günaydın günümü aydınlatan güzellik."

"Kalk hadi kalk fazla romantiğe bağladık yine. Bakalım bizim ayyaşlar ne yapıyor." Yataktan kalkmaya çalışırken beni kolumdan çekmek suretiyle göğsüne yapıştırdı.

"Bırak şu ayyaşları. Şimdi ben odandan çıkınca sen hazırlan da İzmir'in havasını içimize çeke çeke bir kahvaltı yapalım dışarda." Saçlarımı okşayıp öptü.

"E iyi de diğerleri ne olacak? Kız kardeşin mesela?"

"O çabuk toparlanır biz dışardan gelmeden hepsini de kendisine getirir." Yataktan kalkarken tatlılıkla söylendi. Bense hala yattığım yerden ona bakıyordum. Elini saçlarına atıp karıştırdı. İçimi mest ederken bakışlarını tavana kaldırdı.

"Defne'm kalk şu yataktan. Yoksa yanına geri gelirsem bir daha ordan hiç çıkamayız." İmasını anladığım gibi yataktan fırlayıp odasında bulunan banyoya attım kendimi. Arkamdan gelen kahkaha seslerini duyduğumda bende sırıtmadan edemedim.

Kısa bir banyo yaptıktan sonra mavi omuzdan bağlamalı elbisemi giyip sandaletlerimi ayağıma geçirdim. Saçlarıma yeni yıkandığı için şekil vermek bazen zor oluyordu bende Kuzey yıldızımı bekletmemek için at kuyruğu yaptım. Yüzüme de ufak bir makyajla işlem tamamdı. Hazırlanıp odadan çıkacağım an aklıma geldi herşey.

KUZEY'İN ODASI DOLUYDU! Bu adam nerde, nasıl hazırlanacak? Hadi başka odada hazırlandı diyelim, kıyafetlerini almak için mecbur oraya girecekti. Hay lanet!

Odadan fırlayıp Kuzey'in kaldığı odaya yönlenmiştim ki sert bir bedene tosladım. Görmeye gerek yok kokusundan belli kim olduğu.

"Sena verdi odadan kıyafetlerimi merak etme."

"Zihin mi okuyorsun Kuzey yıldızı?"

"Kuzey yıldızı mı?"

"Soruya soruyla karşılık vermek demek?!" Gülerek sarıldı bana. Gerçi zaten kollarındaydım..

"Hayır güzellik zihin okumuyorum. Mavi sana fazla yakışıyor ya, gözlerimi nasıl senden alacağım ben bugün?"

"Hımm.. gözlerini benden almamaya ne dersin?"

"Zaten hiç bir zaman senden başka yere bakamıyorum ki.."

....

"Kuzey'im.. benim sana bir şey söylemem lazım."

"Dinliyorum güzelim."

Derin bir nefes alarak başladım anlatmaya evde olanları. Hepsini tek nefeste bitirip gözlerimi bakmaya kıyamadığım gözlere çevirdim. Kuzey başını tabağına eğmiş öylece duruyordu.

"Bir şey söylemeyecek misin?" Korkuyla masanın üzerinde duran ellerine uzandığımda geriye çekildi.

"Ne diyim Defne? Sen kararını vermişsin bile. Evlenirsen haber ver olur mu?" Sinirlendiği her halinden belli. Nasıl sinirlenmesin ki? Yine sessiz duruyor ben onun yerinde olsam kıyameti koparmıştım.

Kuzey EsintisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin