Cinayet Ayrıntılarda Saklı (Tamamlandı)

3.

Hiç bu kadar şaşırdığımı hatırlamıyorum. Kitaplar okur, filmler izleriz ve bunları yaparken üçüncü bir şahıs gibi bize çok normal gelebilir. Ama karşımdaki adam bana bunların aslında çok şaşırtıcı olduğunu sübut etmişti.

"Şaşırdığını biliyorum. Ama vaktimizi senin kendine gelmen için harcayamayız değil mi?" dedikten sonra bir az sustu. "Bu arada Tony'e söyle eve gidebilir." Tony'e eve gitmek için izin mi vermişti az önce? Hem de herkes şuan ondan şüpheleniyorken.

"Affedersiniz, yanlış duymadım değil mi, Tony dediniz?"

"Hayır. Doğru duydun."

"Ama Tony şu an herkesin şüphelendiği ilk adam. " Az önce masaya bıraktığı bardağı tekrar eline alıp bir yudum içti.

"Benim dışımda herkes ondan şüpheleniyor bayan Aria. " Nasıl ondan şüphelenmezdi? Ağzından belkide dememesi gereken bir laf kaçırmıştı.

"Ama neden ondan şüphelenmiyor sunuz ki? Az önce koridorda cinayetin dün işlendiğini söyledi. Belkide katil kendisi." Bir yudum daha alıp bardağı tekrar masanın üzerinde koydu.

"Bakın katil her kimse çok akıllı ve bu adamın Tony olduğunu zannetmiyorum. Çünkü ağzından kolaylıkla bir laf kaçırdı ve bu tamamile tesadüfen oldu. Sadece eve gitmek istediği için düşünmeden söylenmiş bir laf. Hem kendin düşün sence bir kadını 12 defa bıçaklayıp, tavandan asmış birisi bu kadar kolay ağzından bir şey kaçıra bilir mi?" Kadına yapılan şeyi duyunca tekrar görüntü gözümün önüne gelmişti ve başım dönmüştü. Düşmemek için kapıya tutunduğumda Salvador yanıma gelip beni koltuğa oturtmuştu.

"İyi misiniz? " dediğinde kafamı olumlu anlamda salladım.

"Sadece kadına yapılanları duyunca midem bulandı. " dediğimde bakışları sevinirmiş gibi oldu. Benim midemin bulanmasına mı sevinmişti?

"Peki neden hiç katilin ben olduğumdan şüphelenmiyorsunuz?" Ben ne yapıyordum? Resmen adama kendimin katil olabileceğimi söylüyordum.

"Olamazsınız. Çünkü kadını görür-görmez bayıldınız ve tabi şimdi başına gelenleri duyduğunuzda yine kötüleştiniz. Herhalde bunları yapmış olsaydınız kadının yanında sizinde kendinden geçmiş bedeninizi bulurduk." dedi bilmiş bir edayla. Zaten biliyordu ya o ayrı.

"Belki de rol yapıyorum?" İnanamıyorum kendime! Şu an sırf onu sinir etmek için kendimi ateşe atıyordum.

"Sizce bir katilin "belkide katil benimdir" demesi normal mi peki?" Haklıydı! Onunla rekabete girmemeliydim. Beni haksız çıkardığında bir şey demeden ayağa kalktım. Gitmek istediğimi söyleyecekken kapı çaldı ve otel görevlisi olan Tony içeri girdi.

"Efendim, otelin sahibi Jamie Andersson geldi. Sizi bekliyor. "

"Tamam geliyorum." deyip oturduğu koltuktan ayağa kalktı. Hep birlikte dışarı çıktığımızda az önce yaşanan durumdan kurtulduğum için şükür ediyordum .

İki adam bir-biriyle tokalaşırken herkes sessizce onları izliyordu. Bu otelde çalışmama rağmen adamı ilk kez canlı bir şekilde görüyordum. Beyaz saçlı 60-lı yaşlarında birisiydi. Buna rağmen dik duruşundan ödün vermiyordu.

"Hoşgeldiniz bay Jamie. "

"Doğrusu hiçte hoş gelmedim. Otelimde yaşanan bu olay beni çok üzdü. Böyle bir caniliği kim yapar?! Kadını bıçaklamak ve asmakta nedir!"

"Haklısınız bay Jamie. Bu çok kötü bir durum. "

"Lütfen kim yaptıysa çabuk bulun ve bu rezalete bir son verelim." Umrunda olan şey gerçekten rezalet miydi? Otelinin adının kötü çıkması mı?