Cinayet Ayrıntılarda Saklı (Tamamlandı)

6.

Duyduklarıma inanmakta güçlük çekiyordum. Nasıl olabilirdi? Eğer Sofia Jamie'nin kızıysa demek ki Elizabeth'in de kızıydı. Ölen kadın Sofia'nın annesiydi.

"Peki Sofia bayan Elizabeth'in annesi olduğunu biliyor mu?"

"Yeni öğrendi."

"Sizin babası olduğunuzu biliyor mu?" dediğimde biraz durdu. Salvadora bakıp bana döndü.

"Evet. Ama sadece 2-3 aydır. "

"Bize bunu neden söylemediniz?"

"İlgiyi üzerime çekeceğimden ve katilin benim olduğumu düşüneceğinizden korktum. "

Salvador bir süre düşündükten sonra adama döndü. "Peki. Söyleyeceğiniz başka bir şey yoksa gidebilirsiniz. " Bay Jamie kafasıyla onaylayıp ayağa kalktı ve bana son bir bakış attıktan sonra dışarıya çıktı.

***

Gece saat 11-di ve ben Salvadorun odasındaydım. Jamie çıktıktan sonra beni serbest bırakmış ve düşüneceğini söylemişti. Bende yemek yemiş, Alice'le konuşmuş ve cinayetle ilgili bir az düşünmüştüm. Sanırım bir az da Salvador hakkında düşünmüştüm. Karşımdaki iri bedenine baktığımda etkisine kapılıyordum. Düşündüğünde ellerini siyah saçlarının arasına geçiriyor ve sakallarını sıvazlıyordu. Bu ise gerçekten hoş bir görüntüydü. Ah, tamam kendimi kaybediyordum.

"Ne düşünüyorsun?" dediğinde bu gün artık benimle daha samimi konuştuğunu fark ettim.

"Hi-ç. Cinayetle ilgili. " Bunun üzerine dudağını kenarı kıvrıldı. İnanmamıştı!

"Beni neden çağırdınız? "

"Seninle bir anlaşma yapacağız. " dediğinde sağ kaşım havalandı.

"Tehlikede olduğunda bana bildirmek için bir anlaşma. "

"Neden tehlikede olacağımı düşünüyorsunuz? "

"Bir katille aynı oteldeyiz Aria. Ve sen cinayeti çözen bir dedektife yardım ediyorsun. Sence başka sebepe gerek var mı?" Haklıydı. Bir şey demeden sustum. Sonraysa bu konuyu es geçerek "Nasıl size bildireceğim?" dedim.

"Öpeceksin." dediğinde az önce bana ikram ettiği kahvemden aldığım yudumu ileriye püskürttüm. Öpecek miyim?!

"A-anlamadım?"

"Tehlikede olduğunda eğer yanındaysam beni öpeceksin. Kimse bununla bana bir şey anlatmaya çalıştığını düşünemez. Yanında değilsem bununla bana ulaşacaksın. Sadece yeşil butonu basman yeterli." dedi ve elime küçük bir cihaz verdi.

Öpecektim demek! Ne kadar güzel bir yöntem! Utançtan geberirdim herhalde. Ve şuan da farklı olduğumu düşünmüyorum. Kafamdan aşağıya sıcak su boşaltılmış gibiyim.

"P-peki." dedim sesimin titremesine engel olamayarak. "Ben artık gitsem iyi olur." dedikten sonra ayağa kalktım. Gidip sadece güzel bir uyku çekmek istiyordum ve şuan ki sıcaklığımı soğutacak bir duş almalıydım.

"İyi geceler Aria." dedi bilmediğim bir ifadeyle. Bu adam çok garipti. Onu hiç bir türlü çözemeyecektim.

Bende "İyi geceler." dedikten sonra odadan çıkmış kendi odama doğru ilerlemeye başlamıştım. Kartımla odanı açtığımda rahat bir nefes alıp verdiği siyah cihazı yatağın üzerine fırlattım. Duşa gireceğimin vermiş olduğu mutlulukla gülümseyerek lavaboya taraf döndüm. Bir adım atmıştım ki bir el ağzıma dolandı ve boğazıma bıçak yasladı.

Ben onun elinde çırpınırken o beni bir eliyle boğmaya başlamıştı. Ne kadar karşı koysamda yapamıyordum, kurtulamıyordum. Nefesim kesiliyordu ve ben korkuyordum. Onu durduransa kapının çalması olmuştu. Ben bu duruma şükür ederken boğazımdaki eli yavaşça boşaldı. Ama hala ağzımı tutuyordu.