Yine soruşturma yapılacaktı. Beklenilen kişiyse otel sahibi Jamie Anderssondu. Sessizce oturup onu bekliyorduk. Ne Salvador tek kelime etmişti ne de ben.
Nihayet bay Jamie geldi ve geciktiği için özür dileyerek yerine oturdu.
"Bay Jamie cinayet işlenen gece bu otele miydiniz?"
"Sanırım bu sorunuza cevap vermiştim. Hayır. "
Salvador "Emin misiniz?" dediğinde bay Jamie telâşlandı.
"Bu otelde olmadım. Ama..."
"Ama?"
"Gece bir kez buraya geldim. İçeriye bile girmedim. Sadece bahçede durdum. "
Salvador "Bahçede Elizabeth hanımla mı konuştunuz?" Dediğinde bay Jamie'nin gözleri şaşkınlıkla aralandı.
"Ne? Hayır! Hayır! Onunla değıl kızımla konuştum. Yemin ederim, o kadınla konuşmadım. "
"Ne konuştunuz?"
"Tartıştık. Kendisi anne ve babasının kim olduğunu yeni öğrendi. "
"Elizabeth hanımla evli miydiniz?" Bunu söylediğinde bay Jamie iğrenirmiş gibi bakmaya başladı.
"Hayır. "
"Anladım. " dedi Salvador. Demek ki Sofia onun resmiyen çocuğu değildi.
"Ama ben Sofia'nı seviyorum. Her ne kadar bana kızgın olsa da o benim kızım. Benim kanımdan ve benim canımdan. "
"Sofia'la konuştuktan sonra gittiniz mi?"
"Evet. "
"Neden bize tüm bunları daha önceden söylemediniz?"
"Sofia'la konuşmamın size bir yardımı olmayacağını düşündüm. "
"Bana neyin yardımcı olup olmadığına ben karar veririm. Bundan sonra bizden hiç bir şey saklamayın."
"Peki. " dedikten sonra ayağa kalkıyordu ama Salvadorun konuşmasıyla tekrar geri oturdu.
"Dün Jason'un odasında kimin çöp kutusuna zehiri attığını görmüş olabilir misiniz?"
"Hayır. Ben çöp kutusunun ilerisindeydim. Doğrusu kiminse atmış olabileceğini de düşünmüyorum. " dedikten sonra imayla bana döndü. Ne demek istiyordu bu adam? Neden kimse bana inanmak istemiyordu!
Ağzımı açacakken Salvador benden önce davranıp bay Jamie'ni gönderdi.
"Sen de hala Jason'dan mı şüpheleniyorsun?" Diyerek Salvadora döndüm. İfadesiz yüzü değişmezken gözleri bana çevrildi.
"Cinayeti çözenedek herkes benim için cinayetkar. " dedikten sonra tekrar konuştu: "Sen şüphelenmiyor musun?"
"Hayır. Kendi gözlerimle gördüğüm şeye inanacağım herhalde."
"Yanılıyorsun Aria. Gördüğümüz herşey doğru değildir. "
"Ne demek istiyorsunuz?"
"Neden hep tek bir ihtamli düşünüyorsun? Katilin tek kişi olmadığını düşünüyorduk ve öyle de oldu. Senin bayılttığın kişi ve onun yüzünü görmeyesin diye seni arkadan vuran birisi. Bir düşün Aria. Evet Jason'un çöp kutusu sen gördüğünde boş olmuş olabilir. Ama ya bu bir oyunsa. Katilin birini yakaladığımızda diğeri hemen içeriye girip zehir kutusunu atmışsa? "
"Kendi cinayet arkadaşını satmış olmuyor mu ama?!" Dedim direnerek.
"Hayır. Çünkü senin gördüğünü biliyordular. Ben Jason'u düşecek kadar sert itmedim Aria. Ben içeri hızla geçtikten sonra kendisini çöp kutusunun üstüne atmış ve çöpün boş olduğunu görmeni sağlamış. Sonra tüm otel ahalisi odaya giriyor ve o da kutuyu çöpe atıyor. Sen bunu bana söylüyorsun ve Jason'dan şüphelenmiyoruz. Ayrıca kimse de onun çöpe bir şey attığını görmediği için tehlikede olmuyor. Sen, ben ve Jasondan başka 10 kişi vardı o odada herhalde hangisinin attığını yüzlerine bakarak bulamayacaktık. Böylelikle de cinayet arkadaşının üzerinden tüm şüpheni çekmiş olacaktı. " Söyledikleri o kadar mantıklıydı ki! Ben bunları hiç düşünmemiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cinayet Ayrıntılarda Saklı (Tamamlandı)
Mystery / ThrillerDünyadaki en büyük suç neydi? Adam öldürmek mi? Yoksa mahvetmek mi? Hangisi daha kötüydü? 12 Aralık 2018... Dünyada işlenen binlerce cinayetten sadece birinin işlendiği bir tarih. O gece bir kadının kanı aktı beyaz zemine. O gece bir insanın ruhu...